24.BÖLÜM - YARALAR KABUK TUTAR

545 58 114
                                    

5 yıl sonrası
Lilith.

"Mattheo ne yapıyorsun içeride sattlerdir!"

Sonunda banyodan çıkmıştı. Saçlarının kıvırcığı normalden daha belirgindi üstelik kıyafetleride.

"Onun için mi bu hazırlık?"

"Çok mu belli oluyor ya?"

Yaklaştım ve gömleğinin açık kalan düğmesini ilikledim.

"Biraz anlaşılıyor sanki."

"Yalnız sende ateş ediyorsun, ne için bu hazırlık."

Yutkundum çünkü o gün gelmişti.

"Geri dönüyoruz Mattheo."

"Ne."
"O kadar zaman geçti Lilith, bırak böyle devam edelim."

"Bırakamam Mattheo son bir işim daha var."

"Ya daha ne işi kızım?"

"Birini öldürmem gerek."

Mattheo birden gülmeye başladı ama benim ciddi olduğumu farkettikten sonra gülüşü yarıda kesildi.

"Merlin, sen ciddisin!"
"Tamam kim bu şanslı?"

"Bellatrix Lestrange."

" SEN CİDDEN ÇILDIRMIŞSIN. O kadın manyağın teki, sana asla acımaz."

"Bende ona acımayacağım. Tıpkı babamı hiç acımadan benden alırkenki gibi."

"Draco'nun teyzesi olduğunu biliyorsundur umarım."

"Tabiki biliyorum. Kimse umrumda değil benim amacım farklı."
"Ve sana sadece birkaç saat veriyorum. Git kızla konuş ve gel işimiz bittikten sonra geri dönersin. Dönebiliceğin bir limanın var."

"Emirlerde vermeye başlamışız eyvah."

"Hadi yürü."

"Tamam patron."

Yanağımı sıkıp, koşarak kapıyı açtı ve çıktı. Kendimi şöminenin önündeki koltuğa bıraktım. Odunların yanarken çıkarttıkları sesleri dinledim. Aradan 5 yıl geçmişti, büyümüştüm. Düşüncelerim büyümüştü ama acılarım küçülmedi.
Bu kadar zaman sonra oraya dönmek içime korku salmıştı ama bu korkudan beslendim. Oraya geri dönecek hepsinin suratına tekrardan bakıcaktım,ama farklı biri olarak. Üzüldüğüm bir şey varsa giderken ikizlere bencillik edip habersiz bırakmamdı. Onlar benim sadece iyiliğimi düşünücek nadir insanlardı.

Draco'yu merak ettim. Gördüğüm, baktığım her gözde onunkileri aramıştım.
Yağmur her yağdığında kötü anılarım değil onunla olan anılarım aklıma gelmişti. Acaba nasıldı, eminim ki mutludur. Suratına, saçlarına dokunmayı özlemiştim. O gün yaptığı iğrenç şey aklımdan silinmiyordu.Ağzından çıkan her kelime beynimin içinde yankılandı. Şimdi de daha düşman olarak karşı karşıya gelecektik. Bu sefer kinle atacaktı kalplerimiz. Gardımı indirmeye niyetim yoktu. Aşk çoktan bitmişti.
Oturduğum koltuktan kalktım ve dışarıyı izlemeye başladım. Hava karanlıktı.
Mattheo buraya taşındığımız yıl adı Rose olan bir kızla tanıştı. Kız onun tersine sakin, ve narin biriydi. Balköpüğü saçlara, beyaz bir tene sahipti. Onu ilk gördüğünüzde nasıl bir karaktere sahip olduğunu anlardınız.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ARAFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin