Geçmişten Görüntüler

228 22 29
                                    

Hastanenin girişinden Ömer'in geldiğini görünce kalktım. Yanıma gelince sarıldık.

Ömer : Bunlar niye kaza yapmışlar ? Biliyor musun ?

Emre : Hayır, bilmiyorum ama keşke engelleyebilseydim diyorum. Geleceği gördüm, kaza yaptıkları anı da gördüm ama o anı görürken uyuyordum ve uyanmadım. Niye bilmiyorum.

Ömer : Artık geçti. Beklememiz gerek.

Emre : Aynen öyle.

15 dakika sonra Ali'nin girdiği ameliyathaneden doktor çıkıp bize doğru gelmeye başladı. Ayağa kalkıp doktoru dinlemeye başladık.

Doktor 1 : Siz Ali Bey'in yakınları mısınız ?

Ömer : Arkadaşlarıyız. Ali'nin durumu nasıl ?

Doktor 1 : Organları genel olarak iyi durumda, vücudunda kırıklar var. Vücudunda dediğim de sağ omzu ve sol bacağı kırılmış. Diğer yerlerindeki kemikler zedelenmiş sadece. Ali Bey'e sıkıntı çıkaracak yerler kırık olan yerler olur sadece. Onun dışında kan değerleri falan ortalamanın biraz altında ama iyi duruyor. Vücudu kanın biraz az olmasına bir tepki vermiyor. Belki de her zaman böyleydi. Kafasını da sert bir yere vurmuş herhalde. Onun için travma oluşabilir. Geçmiş olsun.

Emre : Sağolun Doktor Bey.

Yerime geri oturduğumda yine bir görüntü geldi. Yine mi gelecekte bir şeyler o-oh, hayır. Gelecek değil bu. Geçmişten sahneler.

O sırada geçmiş ( böyle anlatacağım geçmişi. Emre'nin ağzından geçmişi öğrensek fazla anlamazsınız diye düşünüyorum )

Hürkan Gügen'den

Bilincim yerine geldiğinde bir çok düşünce ve konuşma sesleri duyuyordum. Ah ! Ne bu gürültü ya ? Gözlerimi açıp baktığımda Emre hâlâ uyuyordu. Gülümseyip yanağına öpücük kondurup yataktan kalktım. Emre'nin üstüne ince bir battaniye serip odadan çıktım. Aşağıdan diğerlerinin seslerini duyuyordum ama çok değişik konuşuyorlardı. Nasıl desem ? Bunlar sabah kalkınca da mı içki içtiler ? Sarhoş gibi konuşuyorlar ve ortam çok fazla içki kokuyordu. Lavaboya girip elimi yüzümü yıkayıp aşağıya indim. Harbiden de sabah sabah içki içiyorlardı bunlar.

Ali : Aa, bakın. Hürkan'da gelmiş. Hürkan sende bizimle içsene. ( saçma sapan bir şeyler yazıp parantez içinde asıl olarak ne dediklerini yazmayacağım. Uğraşamam öyle. Bunlar sarhoş işte anlayın. )

Mert : Harbiden ya, gel. Sonra gezeriz dışarı da.

Hürkan : Siz sarhoşken mi ? Olmaz.

Kaan : Hadi ama Hürkan. Eğleniriz ne olacak.

Hürkan : HAYIR DEDİYSEM HAYIR !

Mert : Sen kime bağırıyorsun ya ?!

Hürkan : Siz sarhoşsunuz kendinize gelin.

Bir anda bacağımda el hissettim. Baktığımda Umut'tu. Ne yapıyorlar lan bunlar ?!

Umut : Eğleniriz yaa, anlarsın.

Umut'u yerden kaldırıp hasar almayacak şekilde duvara attım.

Hürkan : KENDİNİZE GELİN LAN. SARHOŞSUNUZ AMK.

Mert : Bağırma demedim mi ben sana ?

Hepsi birden evden koşarak çıktılar. Ne yapacağım lan ? Emre'yi uyandırsam mı ?

Kaan'ın düşüncesinden duyulanlar : Arabayla gezeriz artık.

Vampir Aşkı | Mengola Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin