Oy ve yorumu unutmayalım🍫
•••Sevgililer günü.
İnsanların sevdiği kişiye çikolata verdiği tatlı ama bir o kadar da stresli bir gün. Açıklamam gerekirse genelde bu çikolatalar üzerinden aşk itirafları yapılırdı. Mavi kurdele arkadaşlığı temsil ederken pembe kurdele tabiri caizse 'Senden hoşlanıyorum! Benimle çıkar mısın?' demenin bir yoluydu. Tatlıydı ve biz koreliler tatlı şeyleri severdik.
"Açık pembe mi olsun koyu pembe mi olsun magenta mı a şu hangi ton- aman be abi sen bana bütün pembelerden ver."
Jisung'un heyecanı beni gülümsetirken kucağımda ki çikolata kutusuna daha çok sarıldım. Yarın sevgililer günüydü ve hazırlık için dışarı çıkmıştık. İkimiz çikolatayla kurdele seçerken Seungmin'le Felix süslemek için eşya bakmaya gitmişlerdi. Daha doğrusu Felix gitmişti ve zorla Seung'u sürüklemişti. O bu tarz şeyleri pek sevmezdi.
"Bütün pembeleri aldım ama... Ya veremezsem? Vermezsem ama her zaman içimde kalacak..."
Az önce ki eğlenceli hali yok olan arkadaşıma baktım. İki yıldır Minho hyungu seviyordu ama bir türlü açılamamış hep içinde yaşamıştı aşkını. Şimdiyse hyungun son senesiydi yani başka şansı olmayacaktı. Yavaşça yanına yaklaştım ve kafamla kafasını ittirdim.
"Gergin olmayı bırakmalı ve akışına almalısın bazı şeyleri. Kabul eder veya etmez sonuç olarak sen denemiş olursun. Ayrıca seni sevmeyen ölsün. Bu kadar netim bu konuda."
Gülümsediğimde o da gülümsedi. Minho hyung kabul etmese dahi onu kıracak bir şey yapmazdı. Bu yüzden sanırım biraz rahattım.
Kurdeleleri aldık ve buluştuğumuz kafeye yürümeye başladık. Evde yapmak yerine her zaman gittiğimiz kafeye gidip yapma kararı almıştık. Böylelikle ortalıkta kirlenmemiş olacaktı.
"Yemin ederim ki..." Seungmin beş dakikada bir yaptığı yakınmaya başladığında Felix araya girmiş ve onu susturmuştu. "Biliyoruz seung. Çok saçma ve evet aşka inanmıyorsun ve yine evet bizimle olan arkadaşlığını sorguluyorsun."
"Ve hala bana kurdale bağlatıyorsunuz."
"Çünkü güzel bağlıyorsun." Jisung'a hak verip çikolatayı paketlemeye devam ettim. Cidden güzel bağlıyordu. Oysa ben öğretmiştim.
"Sizce bu sefer Jeongin'e kaç tane çikolata gelir? Ben bahsi 20 den aşağısıyla açmam."
Güldüklerinde bende güldüm. Geçen sene kimseyi kırmayayım diye çikolata yiyemez hale gelmiştim. Hele ki pembe kurdeleli ile gelenler... Tanrım, evet okulun tatlı çocuğu olabilirim ama bence bu biraz abartıydı.
15 tane aşk itirafı kesinlikle normal değildi.
"Harbiden hiçbirini de kabul etmedin."
Evet anlamında başımı salladım ve yaptığım paketi kurdalelemesi için önüne koydum.
"Aslında istiyorum bir sevgilimin olmasını ama yani..." Yeni bir kutu aldım ve onlara baktım. "Bilmem. Sanırım hala doğru kişiyi bulamadım."
"Yaa öyle deme. Daha çok küçüğüz yeni yeni kendimizi fark ed-"
"Felix iki yıldır sevgilin var. İki yıldır bize ihanet ediyorsun üstüne üstlük bunları söylerken önünde kırmızı kurdele var. TANRIM SENDEN NEFRET EDİYORUM!"
Jisung, atağa geçip Felix'in çikolatasını almaya çalışınca kahkahamı tutamayıp güldüm. Kırmızı kurdele sevgiliye verilen kurdeleydi ve yıllardır açılamayan onun için bu baya sinir bozucuydu. Ona biraz hak veriyor olabilirdim.
"Ellerini sevgilimin çikolatasından çek sincap! Ayrıca o pembe yakışmamış."
Paketine laf atılan sincap yerine geri oturdu ve kurdeleyi çıkardı. Cidden hemen etkilenen bir yapısı vardı.
"Felix edeceğim ağzına ONDUR BEN BAĞLIYORUM KURDELESİNİ!"
---
"Ay ya başaramazsam. Bak çok rezil olurum. Üstüme adımı da yazdım. Ay yazmasamıydım. Dur kartı atayım."
"Jisung mal mısın beni mi sınıyorsun? Kart olmasa nasıl bilecek adam senin olduğunu. Bak yemin ederim başkasıyla arasını yaparsın onlar evlenir sende çocuklarına bakarsın."
Sakinleştirmek yerine daha da panik yaptıran Seungmin'e gözlerimi kısarak baktım. Okulun soğuk prensi olduğu için bu konularda hiç endişelenmiyordu yani Jisung'u anlamaması normaldi.
"Gözlerime bak." Dedim omuzlarından tutup. Bir yandan da tombul yanaklara bakmamak için kendimi tutuyordum. "Minho hyung öyle kötü veya burnu havada olan biri değil. Sana olan duyguları o yönde olmasa bile seni asla kırmaz. Sakin ol tamam mı? Ayrıca 20 dakikadır lavobadayız artık çıkabilir miyiz?"
Ben gülümseyince o da gülümsedi ve elimi tuttu. İçim sımsıcak olmuştu yine. Beklentiyle Seungmin'e baktım. Grup sarılışı-
"Aklından bile geçirme."
Aman be. Soğuk nevale.
Birlikte lavobadan çıktık. Seungla ben sınıfa doğru giderken Jisung çikolatayı bırakmak için hyungun sınıfına yönelmişti. Hadi sincabım sen yaparsın!
Sınıfa girdim. Tahmin ettiğim ama asla istemediğim şekilde sıram da bir sürü kutu vardı. Umarım hepsi pembe değildir...
Yavaşça sırama vardım ve incelemeye başladım. Bazıları çok lüksken bazıları normaldi. Her türden çikolata vardı şuan karşımda. Çoğu pembeydi ama korktuğum gibi mavilerinde sayısı az değildi. Bu beni sevindirmişti açıkçası.
O sırada kutuların arasında sadece ambalajla kaplanmış bir çikolata gördüm. Beceriksizce yapılmıştı. Diğerlerinin aksine kırmızı üstüne pembe değil sarı üstüne pembeydi paket ama ilginç bir şekilde hoşuma gitmişti bu.
Elime aldım ve gönderen kişinin ismi-
Hwang Hyunjin.
Gözlerimi kıprıştırıp arka çaprazıma baktığımda siyah kapşonunu üstüne çekmiş kafasını tamamen sıraya gömmüş olan o çocuğu gördüm.
Okulun sessiz, hasta çocuğu bana pembe kurdeleli çikolata göndermişti.
•••
İflah olmaz bir şekilde ficlerimi taslaktan bir bir çıkarıyorum bindik alamete gidiyoz gıyamate yani
Seviyorum sizi
Kremalandınız💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chocolate •Hyunin• ⚜️
FanfictionSevgililer gününde okulun sessiz çocuğu, Jeongin'e pembe kurdeleli bir çikolata verir. •insomia •alerjik astım •anoreksiya Başlangıç tarihi: 14.04.2023 Bitiş tarihi: 22.03.2024