Hangi öksüz bulutun başını okşasam,nemlenir gözlerim
ve
ne zaman gölgesinin elinden tutsam,sırtlarım yükünü,
ağırlığı ağırlığıma denk yeryüzününTeslim oluyoruz karmaşasına,
sağanak yağmurlara boyanmış silüetinden kaçamıyoruz.
Şehrin yontulmuş avuçlarına iniyoruz duman duman.
Tanrı tanımaz,bir put perestin
Tanrı anlamaz hali;
halimizKaç kere toprağın kokusuna,eğildim
yüzüm yere yakın,
ağaçların gövdesinden akan yaşlardan bile,
kaç öksüz bulutu sakındım
"Ağaç yaş iken eğilir"
dediler,
kırıldım
o zamanlardan kalma
maviye kırgınlığım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
METAFORİZMA
PoetryNe kadar gerçek olursa yazdıklarım, o kadar derine gömeceğim yüzündeki kırıkları... Beni anlaman değil derdim, karanlığımı üzerine yakıştırman . Hadi kendini günyüzüne çıkar! " by son mısra"