quarante-sept

249 12 387
                                    

yukarıda hepimizin kalbini yerinden oynatıcak bi cover var galiba... bakabilirsiniz

bekletmemi şerefine nispeten olayı ve daha uzun bir bölümle karşınızdayız

fazla uzatmıyorum, ama sonda sizle biraz dertleştim. benle dertleşmek isterseniz beklerim...

iyi okumalar :,]

-⤝♆*♆*♆⤞-

Odasının kapısı ısrarla tıklatıldığında gözlerini araladı, Wymond. Bir an önceki gece yaşananları bir rüya sanmıştı. Ancak hayır... Meredith hâlâ burada, kollarının arasındaydı.

Kapı ısrarla çalınmaya devam edince usulca kapıya döndü. Bu saatte onu rahatsız etmeye cüret ettiklerine göre mesele mühim olmalıydı. İstemeye istemeye kollarının arasındaki karısını bıraktı ve yatağı fazla hareket ettirmeden kalktı. Kötü bir şey olmamasını umarak kapısını açtı.

Kapının önündeki uşağı hızla reverans yaptı, "İyi sabahlar, ekselansları. Sizi bu denli erken rahatsız ettiğim için af buyurun, ancak şahsınıza bir mektup var. Burgundy'den geldi. Mühim olabileceği için gelir gelmez getirmemizi buyurmuştunuz."

Wymond yutkundu ve arkasına döndü, uyuyan karısına baktı. Sanki o mektubu açarsa bu huzura veda edecek gibi hissetmişti.

"Ver." dedi kısaca.

Mektubu getiren uşak başını hızla eğerek reverans yaptı, "İyi istirahatler, ekselansları."

Wymond kapıyı kapatıp içeri geçtiğinde bir karısına bir de mektuba baktı. Hâlâ açıp açmama konusunda kararsızdı. Açmayıp bir kenara koymayı düşündü, ama ardından da kendine bu konuda bencil olamayacağını hatırlatıp mektubu açtı.

Saygıdeğer Beaufort Dükü Wymond Ewart,

Bu mektubu kaleme alırken büyük hayal kırıklığı içinde olduğumu söylemeliyim. Zira ilk kez tüm iyi niyetim ve misafirperverliğimle evime aldığım, pek saygı duyduğum bir adam, bir soylu, bir dük tüm bu hoşgörüme karşın şahsına hiç yakışmayacak bir harekete cüret etti. Cüret etmekle de kalmadı, bir an olsun ne yaptığını düşünmedi, kendini hiç sorgulamadı ve başladığı işi bitirdi. Ne yaptığınızı burada dillendirmeyeceğim, zira siz çok iyi biliyorsunuz. Ancak iyi niyetimin bu denli suiistimal edilmesiyle ilk kez karşılaştığımı söylemem gerekir.

Bu işe ne cüretle kalkıştığınızı inanın bilmiyorum. Zaten bu oldukça erdem ve terbiyeden nasibini almamış hareketinizi anlamam, anlamlandırmam mümkün değil. Ancak şunu bilin ki karşınızda sandığınızdan çok daha güçlü bir adam var. Ne sanıyordunuz? Yaptığınız hadsizliğin, pisliğin gün yüzüne çıkmayacağını mı? Ben aptal bir adam değilim... kimsenin de beni aptal yerine koymasına izin vermem.

Ve bilmenizi isterim, bu işin içinde yalnız olmadığınızın, içine matmazeli de karıştırdığınızın farkındayım. Kendi pis işlerinize kendi misafirinizi, bir kadını karıştırmak... asla bir beyefendinin yapacağı iş olamaz. Ancak görüyorum ki yanılmışım. Size güvenip evimde ağırlarken unvanınızdan önce nasıl bir adam olduğunuzu tetkik ettirmeliymişim.

Beni bu denli hafife alabileceğinizi sanıyorsanız bilin ki yanılıyorsunuz. Zira hırsızlığınız ve itibarınız artık iki dudağımın arasında. Beni aptal yerine koymak sizin haddiniz değil. Elbette bana karşı yapılan bu saygısızlığı unutmayacağım. Ancak bu oldukça saygısız, çocukça hareketinizi şahsıma yakışacağı gibi bu seferlik affedeceğim.

Tabi, ufak bir iyiliğiniz karşılığında.

Yanınıza aldığınız mektuplardan birinde de yazıldığı gibi ağabeyim Philippe, artık dukalığımda değil. Tuttuğum dedektif bana çoktan topraklarınıza girip kayıplara karıştığını söyledi. Bakmayın, sizden bir iyilik istesem de aslında en büyük iyiliği size yaptığımın farkındayım. Ancak gelin görün ki kardeşimin ülkenize girmesine hiçbir seferinde engel olamasanız da, benim meseleyi teftiş ettirmeme engel olmayı başarıyorsunuz.

mon chéri | harry stylesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin