Uşaklardan biri salondan içeri girip Faith'e Bay Lucas'ın geldiğini haber verdiğinde kadın şaşkınlıktan elindeki kalemi düşürmüştü. Bu şaşkınlığı yaşayan tek kişi o değildi; Noah, Acklamları ziyaret etmek üzere kapıda Bay Lucas ile karşılaştığında afallamıştı. Sarsak bir gülümsemeyle adamı selamladı.
"Bay Lucas, sizi görmeyi beklemiyordum."
Bay Lucas coşkuyla onu selamladı. "Ah, siz mektubumu Bayan Faith'e ulaştırdıktan sonra kendisi bana cevap yolladı."
Noah'nın kaşları kalktı. "Öyle mi yaptı?" diye mırıldandı.
Bay Lucas devam etti. "Epey iyi olduğunu belirtti ancak onu görme isteğimi bastıramadım. Londra'dan ayrılalı üç ay oldu. Bu uzun bir süre." Adam özlemle iç çekti. Noah buna dikkat etmemeye gayret etse de içinde büyüyen hissi engelleyemedi. Faith'le selamlaşmak bir yana dursun haftalardır göz göze bile nadiren gelmişlerdi. Şimdi bu adamın gelip ona kur yapmasını mı izleyecekti? Ne harika, Faith Acklam dolaylı yoldan bile ona eziyet ediyordu!
Bay Lucas hatırladığı şeyle kocaman gülümsedi. "Ah, size teşekkür etmeliyim elbette. Mektubu ona ulaştırmanız benim için çok değerli."
Noah zoraki bir biçimde tebessüm etti. "Rica ederim."
Kapı açıldı. Bay Fitzgerald iki adamı da selamlayıp içeri davet etti. Uşaklardan birini Bayan Faith'e haber vermeleri için yolladı. Noah ise direkt olarak Henry'nin yanına, bahçeye çıkmıştı.
Faith, Bay Lucas'ın içeri girmesiyle ayağa kalktı. Adam bunca yolu gelmiş olamazdı. Faith ona üzülerek baktı. Zavallı adam, ona karşı hep çok iyiydi. Faith böyle bir şeyi hak etmiyordu. Onun birine aşık olup evlenmesini dilerdi.
"Bay Lucas! Bu ne büyük bir sürpriz!" Yüzündeki gülümseme gerçekti. Bir dostu görmek her zaman güzeldi ve Bay Lucas'ın gelmesi biraz olsun gerçeklerden uzaklaşmasını sağlayabilirdi.
"Bayan Faith, sizi görmeyi ne büyük arzuyla beklediğimi bilemezsiniz." Adam birkaç adımda ona ulaştı. Cebinden ufak bir hediye kutusu çıkarıp kadına uzattı. "Sizin için yeni tohumlar getirdim."
Faith adamın elindeki minik kutuya baktı. Kaşları büzüştü. Gözleri yaşlarla doldu. Neden bilmiyordu ama kendini fazlasıyla kırılgan hissetti. "Ben..."
Bay Lucas endişeyle onu süzdü. "Sizi üzecek bir şey mi söyledim?"
Faith başını iki yana salladı. Burukça gülümsedi. "Hayır, bu... Çok güzel. Teşekkür ederim."
Adam kutuyu ona uzatırken, "Severek büyütmeniz dileğiyle." dedi.
Sonrasında birlikte kanepeye yerleşip Londra'dan ve taşradan söz ettikleri bir sohbete başladılar. Kısa sürede Mollie de onlara katılmıştı. Bir süre sonra ise Bay Lucas'ın evlerini ziyaret ettiğini öğrenen Henry, Noah ile salona gelerek adamı selamladı. Faith kapıdan içeri giren Noah ile göz göze geldi. Adamın bakışları duygudan yoksundu.
"Lordum,"
"Bay Lucas, ne hoş bir sürpriz." dedi Henry, kibarca. Tekli koltuğa kurularak bacak bacak üstüne attı ve devam eden sohbete dahil oldu. Bay Lucas sezondan bahsederken Henry onun sözüne dahil oldu.
"Bu sezon için yeni bir nişan var mı? Londra'daki dostlardan epey habersiz kaldık."
Noah ve Faith göz göze geldi. İkisi de Henry'nin niyetinin Anna hakkında bilgi almak olduğunu biliyordu. Noah'ya olup biteni soramayacak kadar duygularını dile getirmekten, yaşadığı gerçeklikten kopmaktan ve kendini sonu olmadığını düşündüğü bir hayal alemine atmaktan korkuyordu. Hiç değilse Faith onun böyle düşündüğünü sanıyordu. Öyle ki bir yerde Henry'i anlıyordu. Ancak doğru olan bu değildi. Bir şeylerin yanlış gittiğini Faith de biliyordu. Böyle olmalarının iyi olmadığını biliyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/313099334-288-k480467.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Unutmamı İsteme
Fiksi SejarahNot: Bu kitap Acklam Serisinin ikinci kitabıdır. Faith Acklam, aristokrasiden nefret ederdi. Ancak son zamanlarda nefret ettiği bir şey daha olduğunu keşfetmişti; Noah Binham'ın evlilik hakkındaki düşünceleri. Genç adamı gerçek aşk ve doğru insan zı...