15: Neşelenin

9 2 2
                                    

(Fotoğrafın sağı solu güzel,her detayı şahane. İyi okumalar🌼)

-İyi misiniz?

-Ameliyattaydım biraz kötü oldum.

-Ama ağlıyordunuz, dediğinde bir şey diyemedim.

-Yakaladım sizi değil mi, diyerek güldü ve ben de gülüp başımı çevirdim.

-Sanırım öyle oldu, dediğimde ayaklandı ve elini uzattı.

-Kalkmanıza yardımcı olayım, dediğinde elimi kaldırıp elini tuttum ve kalkmama yardım etmesine izin verdim. Ben kalktığımda biraz bakıştık.

-Ben gidip ellerimi yıkayayım.

-Peki, sonra buraya gelirsiniz. Kahve alıp sizi burada bekleyeceğim.

-Peki, dedim ve lavaboya gittim. Suyu açıp yüzüme su çarptıktan sonra ellerimle tezgahı tuttum ve suyun akışını izledim. Sonra kendi kendime gülüp tekrardan su çarptım yüzüme ve ellerimi yıkadım. Kendimi kurutmak için peçete aldıktan sonra ensemi de onunla silip iyice kurulandım ve sonra odamdan doktor önlüğümü alıp kalemimi cebime yerleştirerek çıktım. Bahçeye gittiğimde yine kedilerle oynuyordu. Yanına gittim ve kahvelerden birini aldım.

-Kedileri çok mu seviyorsun?

-Çok tatlı değiller mi?

-Öyleler, dedim ve kahvemden bir kaç yudum aldım. O da kendi kahvesini içmeye başladı.

-Ablanla kardeşini gördüm.

-Evet yanıma gelmişlerdi. Konuştunuz mu?

-Biraz. Durumdan bahsettim sadece.

-Peki, diyerek sustu. Biraz tuhaf hissettiğim için yeni bir konu açmak istedim.

-Şey...ablanla Woong'un arası biraz yakın sanırım değil mi?

-Ah evet, dedi ve biraz güldü.

-Sanırım yakında ilişkilerini duyururlar.

-Öyle. Umarım mutlu olurlar.

-Sizin neden hayatınızda kimsenin olmadığını sorabilir miyim?

-Sordun sayılır.

-Ah doğru, dedi ve eliyle ağzını kapatıp gülümsedi.

-Özel bir nedeni yok. Sanırım mesleğimin üzerinde çok fazla durdum.

-Kimse sizden hoşlanmadı mı?

-Belki hoşlanmıştır bilmiyorum ama ben görmedim.

-Benim gibi.

-Sende mi işkoliktin? Çevreni fark edemeyecek kadar?

-Hayır...benim sorunum çok farklıydı aslında.

-Ne gibi?

-Ailem dışında yakın arkadaşım da çok olamadı. İşitemediğim için iletişimde zorluk çekiyordum ve insanlar zorlandıkça iletişim kurmaktan çekiniyorlardı. Bu yüzden kimse ile doğru düzgün konuşamadım bile.

-Kırıcı.

-Öyleydi ama artık hallettik. Sayenizde.

-Lafı mı olur?

-Özeldi.

-Daha özellerini yaşamanı diliyorum.

-Umarım, dedi ve sonra kahvesini içmeye odaklandı.

-Üşümüyor musun? Hava biraz soğuk.

-Yok iyi böyle.

-Güzel, diyerek sohbeti sonlandırdım. Biraz sonra ayaklandı.

HEARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin