MarabaAlın size yakınlaşmalı soft bi bölüm
*bölümü fırlatır
Yazarken full indigo dinlediğimden midir nedir joon'un en tatlı soft olduğu bölüm bu olduu
O zamaan iyi okumalarrr 🍑
××××××××××××××××××
-Namjoon-
Hastaneden çıkalı iki gün olmuştu. Şu an hâlâ oturamadığımdan ve uzun süre sırt üstü yattığımda yine popom ağrıdığından dolayı yan bir şekilde, cenin pozisyonunda koltukta uzanıyordum.
Karşımdaki televizyonda winx açıktı. Ama o kadar uzun süredir yatıyordum ki, o kadar sıkılmıştım ki favori bölümümü izlemekten bile bıkmıştım. Düşünün, ben winx izlemekten sıkılmıştım. Çok ciddi bir durumdu bu.
Ağlar bir ifadeyle Jin hyungun marketten gelmesini bekliyordum. Onu abur cubur almaya göndermiştim. Dayak yediğimden beri her istediğimi yerine getiriyordu kendini suçlu hissettiğinden dolayı ve yanımdan bir saniye bile ayrılmıyor, bana bakıyordu.
Ne istesem oluyordu yani, ama vücudumdaki morluklar ve ağrılar geçseydi daha mutlu olacaktım. Popom çok ağrıyordu ya.
"Joonie, ben geldim!" Anahtar sesiyle birlikte sesini duyduğumda kapıya doğru döndüm. Hemen içeri girip elindeki abur cubur dolu poşeti masaya bıraktığında parlayan gözlerle abur cuburlara baktım. Bebeklerim benim!
"Abur cuburları benden daha çok seviyorsun resmen." Tripli bir ifadeyle konuştuğunda gülerek kafa salladım. Onunla uğraşmaya bayılıyordum.
"Abur cuburlarım varken sen de kimsin?" İçlerinden bir tanesini kapıp pektini açmaya çalışırken konuştuğumda kaşlarını çatıp hemen önüme, yere oturmuştu.
"Hatırlatayım. Götünü kırdığın için işemeye bile kucağında taşıyıp götüren o koca yürekli güçlü beyefendiyim."
"Yapmak zorundasın zaten, köle."
"Her yerin yaralı olmasa şu an ensene bir tane yapıştırmıştım." O sinirle konuşurken yüzüne gülerek baktım. Sinirli göründüğünü sanıyordu ama aksine sevimli görünüyordu.
"Hyung, yaklaşsana."
"Niye be?"
"Ya yaklaş, sana çok önemli bir sır vereceğim." Dediğimde merakla yüzünü daha çok yaklaştırmıştı yüzüme. Biraz eğilerek dudaklarımı kulağına yaklaştırdım.
"Ben aslında yamyamım." Fısıldadığımda gülerek geri çekilmişti.
"Bu kanıya tam olarak nasıl vardın?""Çünkü seni yemek istiyorum!" Yine yanaklarını tutup çekiştirmeye başladığımda çığlık atıp uzaklaşmaya çalışmıştı.
"Ne istiyorsun sen benim yanaklarımdan?!" Hâlâ ellerimi uzaklaştırmaya çalışırken konuştuğunda gülerek ellerimi çektim. Rahat bir nefes verip acıyan yanaklarını ovuşturmuştu ardından.
"Al bu yanaklar senin olsun! Nedir bu senin elinden çektiğim ya?"
"Üzgünüm hyung, poğaça yanaklara sahip olmak senin suçun."
"Kes be kes. Daha götünün üstüne oturamıyorsun." Gülerek konuştuğunda sinirle yüzüne baktım.
Yeter ama ya, bu iki gündür Jin hyung, Dahyun ve Chae götümü kırdığım için benimle dalga geçip zorbalık yapıyorlardı. Sanki bilerek kırmıştım ya, bu zorbalığı hak etmiyordum!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Crazy Over You
Fanfiction"En yakın arkadaşlar öpüşmez hyungiem, bizim aksimize. " [Namjin]