BİR CAZ GECESİ (Askıda)

3.Bölüm

Tenime vuran ılık su rahatlamama neden olurken aklımdaki düşünceler aynı zamanda huzursuz olmama neden oluyordu.

Tenime değdirdiğim lifi kabinin bir ucuna umursamazca atarken bir elimi ne yaptığımı bilmeden karnıma değdirdim ve yavaşça sürterek aşağıya indirdim.

Kadınlığıma değen parmaklar saatler öncesine ait bir kaç sahnenin zihnimde yankılanmasını sağladığında bedenim tuhaf bir hisle irkildi ve aynı hızla bende elimi oradan çektim.

"Kahretsin!"

Sessizce mırıldandığım kelime suya karışırken elimi uzatarak çeşmeyi çevirdim ve suyun tamamen kapanmasını sağladım. Ellerimi arkaya atıp saçlarımı geriye savururken hepsini tek omzumda toplayıp döndürerek sıktım ve suyun zemine düşmesini sağladım.

Yavaşça arkamı dönüp uzanarak kabinin kapısını yana kaydırdığımda beklemeden birkaç adımda oradan çıktım. Kenarında her daim asılı olan havluma uzanıp aldım ve beklemeden arkamdan geçirip vücudumun etrafına sararak sabit kalmasını sağladım.

Bir diğer havluyu alarak eğilip saçlarımı sarar sarmaz geri doğruluğumda banyonun kapısına ilerledim.

Kulpu parmaklarımın arasında kavrayıp aşağıya indirir indiremez kapıyı kendime çekerek dışarı çıktığımda lambayıda kapatmayı unutmadım.

Sessizce koridorda ilerlerken Elvan'ın kapısının açık olduğunu ve lambasının yandığını gördüğümde oraya ilerlemeye karar verdim.

Yaklaştığım kapı oluğuna omzumu yaslar yaslamaz başımı içeriye uzattığımda kaşlarımı havalandırdım. Elvan değiştirmediği kısa elbisesiyle yatağın üstünde bağdaş kurarak oturmuş ve öylece bomboş gözlerle karşı duvarı izliyordu.

İlgisini çekmek için önce hafifçe boğazımı temizlediğimde irkilerek bana döndü ve ben hemen ardından "İyi misin?" diye sordum.

Boş gözlerle yüzüme baktı ve ardından omuz silktiğinde düşünceli bir sesle "Sence Kutay İstanbul'a neden geri döndü. Mezuniyetten sonra burada çalışmayacağını söylediğinde çok emindi." dedi.

Senin için geldi.

İçimden geçen sırıtmayı dudaklarıma yansıtmamak için çaba harcarken tek kaşımı kaldırdım ve manidar bir sesle "Mezun olmamızın üzerinde yıllar geçti. Fikri değişmiş olabilir." dediğimde sıkıntıyla aldığı nefesi tekrar sıkıntıyla dışarıya verdi.

İçindeki yaşadığı çelişkiler onu kararsız kılıyordu.

Tıpkı benim gibi.

Elvan'ın yüzünün aldığı ifadeye başımı iki yana sallarken kapının oluğuna yasladığım omzumu çektiğimde öne attığım adımlarla kendi odamın yolunu tuttum.

Odama girmeden hemen önce "İyi geceler." diye seslendim fakat bir cevap alamadım.

Bu gece iyi geceler değildi.

***

Şirkete az yolumuz kalmışken arabanın radyosundan açmış olduğum rastgele bir müzik kanalından sessiz sessiz yankılanan ritmi dinliyorduk.

Direksiyonu kavrayan ellerim sabit dururken gözlerimi birkaç saniyeliğine yoldan ayırarak yana çevirdiğimde Elvan'ın dün geceden beri olduğu gibi boş gözlerle ön camdan dışarıya baktığını gördüm.

Başımı iki yana sallayarak bakışlarımı tekrardan yola çevirdiğimde aldığım nefesimi dışarıya verip "Daha ne kadar bu konu hakkında düşüneceksin." dediğimde başını bana çevirdiğini hissettim.