Bölüm şarkıları;
🎶 Ateşle Oynama
🎶 Play with Fireİyi Okumalar...
------------------
Bu hale düşeceğimi bilsem değil Ateşli Aslı'ya çiğköfte fırlatmak, Samsat'tan içeri adım bile atmazdım.
Samsat abinin bizi basmasından sonra her şey çok hızlı gelişmişti. Dükkanımı dağıttılar, mahvettiler diyerek polisi çağırmış bizi tutuklatmıştı.
İnsanlar çok bencildi. Resmen kısıtlanıyorduk. Biz en önce insan olarak, özgür varlıklardık. Birine çiğköfte fırlatmamıza ne hakla karışırlardı? Hani neredeydi özgürlüğümüz? Nerede eşitlik? Nerede adalet? Nerede Justin Bieber'ın ev adresi?
Polisler bize kelepçe taktıkları gibi hepimizi birer arabaya tıktılar. Tam ben hapislerde naparim diye ağıt yakacakken polis olduğum aklıma geldi.
"Siz kim oluyorsunuz da komiserinizi kelepceliyorsunuz serseri maymunlar!"
"Poliscilik oynamıyoruz ne komiseri? Saçma sapan konuşma, işimizi de zorlaştırma."
Sinirlerim iyice tepeme çıktı. Sadece elim bağlıydı ayağım değildi. Şimdi siz görürsünüz diyerekten hafifçe koltuktan aşağı kaydım, ayağımı iyice uzatıp şoför abimin kel kafasına bir tane çaktım.
Slap diye ses gelince sessizce kahkaha attım. Cemre olsaydı şimdiden eşeğe dönüşmüştü; Yokluğuna şükrettim.
36,5 ayak performansımdan sonra iki yanımda oturan serseri maymunlar sinirlendi ve belinden silahlarını çıkarttılar.
"Adam akıllı dur yoksa emniyete kadar sağ çıkamayacaksın!" dedi sayın abim kafama silah dogrultarak.
Daha fazla bir şey dememeye kadar verdim. Zaten karakola gidince polis olduğum anlaşılacaktı. Bende onlar oyle donmus kalırken twerk atıp onları sok edecektim.
Yolda geçen uzun zamanın ardından karakola vardık.
Sağ yanımda oturan kadın meslektaşım olan haddini bilmez hemen arabadan inip benim inmem için kafasıyla işaret etti.
Beni tutuklayan da aynı kişiydi. Çiğköfteci de Cemre gelen polis arabasının Samsatçı abinin şakası sanıp polislere nah çekince, polis de kimliğini göstermek zorunda kalmıştı.
Polis olduğunu zaten biliyordum o yüzden kimliğin gerçek olup olmadığına bakmak yerine ismine baktım... Zeynep Melek Ekmekçi.
Gülcan'ın da soyadı aynıydı. Tutuklanırken ne işler döndüğünü sorguladım.
Benim çalıştığım karakol olduğu için göğsümü kabartarak havalı bir şekilde inme kararı aldım. Tam moda girip zengolar gibi iniş yapıyordum ki hadsiz 'Komiser Zeynep (Polis olmuş ama adam olamamış.) beni beklemedi. Kapıya doğru eğilip kolumdan tuttuğu gibi arabadan dışarı çekti.
Cücük kadar boyum olduğu için bir yere çarpmadan inmiştim.
Sert ve sexy ifademle tam olay çıkartacakken eliyle başımı aşağı eğdi ve sürüklemeye başladı.
"Ya yemin ediyorum ben bir şey yapmadım. Sadece çiğköfte yemek istemiştim. Ne olmuş elimi leğene daldırmışsam? Çok açtım ve samsat abi de dışarıdaydı. Gelmesini bekleyemedim, göz hakkı diye bir şey var!"
"Boşuna yorulma. İfadeni sorgu odasında vereceksin zaten."
"Ya ne sorgusu? Benim suçum yok diyorum. Asıl suçlu samsat abi de. Ben çiğköfte yemek için onun dışarı da sevgilisiyle erotik konuşmalarının bitmesini mi beklicektim bir de?"