AMCASININ YİĞENİ Tamamlandı. +)18.

9. BÖLÜM

AVM'nin içine girdiğimiz zaman kendine 3 tane çok harika kapalı elbise seçmişti üçünü tek tek denemişti gerçekten üçü de çok güzel bir şekilde yakışıyordu mağazada çalışan kızlar kendi aralarında konuşurken kulak misafiri olmuştum duymuştuk miran evlenmiş ama gerçekten böyle güzel bir kızla evlendiğini hiç bilmiyorduk demek ki Miran aga haklıymış.

Zeynep'in üstüne kuma almaktan biz bile böyle bir güzelliğe bakarken adam nasıl bakmasın dediğinde yine gururla teslana bakmıştım neslihan'ın gerçekten kendine has bir güzelliği vardı 7/24 saat çalışırdı elinde bilgisayara eksik olmazdı ve kendine de çok güzel bir şekilde dikkat ediyordu bunca işin altında nasıl kalkıyordu ona bile şaşırıyordum ben bir erkek olarak bir şirkete yönlendirirken bu kadar yoruluyorsam o bu kadar şeyi nasıl başla çıkıyordu ben anlamıyorum ona bakarak tekrar elini sımsıkı tutarak kendime doğruken çektim elimi omzuna koyarak koltuğumun altına koyarak sımsıkı sarıldım ona kimsenin ona bakmamasını istiyordum kendini benden saklamıyordu kendini benden çekmiyordu sadece bazı kuralları vardı onu da zamanla çiğneyecektim onu alarak bizim konağa doğru gittiğimizde onunla yol boyu konuşmuştuk kendinle ilgili konularda asla ileri gitmemişti sınırları vardı öyle bir yetişmiş ki sanki kendini anlatsa kötü bir şey yapmış gibi hemen tekrar önünü kesiyordu başka konuya atıyordu konağın önüne geldiğimiz zaman arabayı durdurarak tekrar onun elinden tutarak onların kapısında içeriye girdiğimizde.

Zeynep karşımıza çıkıp sinirle bana bakıyordu onu kırmak istemiyordum çünkü sonuçta o da bir genç kadındı bütün hayatı heba olmasını istemiyordum destanın elini bırakarak Zeynep'e doğru yol aldım istersen seni de yarın götürürüm dediğimde Zeynep hiçbir şey istemiyorum senden nefret ediyorum bu kadar çabuk beni unutacağını tahmin etmemiştim diyerek gözyaşlarını silerek yukarıya doğru yol aldığında kalbim çok kötü olmuştu çünkü ben bir kadını asla üzmek istemezdim arkasından giderek lütfen beni de anla babamın zoruyla bazı şeyler yapmak zorundayım dediğimde bana bakarak senin hızını değiştiğini görmüyor muyum gözlerim kör mü sana güvendim hata ettim beni yarı yolda bırakmayacağını zannettim ama yine beni yarı yolda bıraktın dediğinde elimi omuzuna koyarak sarıldım kusura bakma.

Zeynep seni kırdığımsa bundan sonra daha dikkatli olurum dedikten sonra beraber sofraya inerek masada oturur oturmaz yemek yemeye başlamıştık destan sürekli babamla konuşuyordu babamla aralarındaki sorunu halletmeye çalışıyordu Zeynep sürekli kulağımda bir şeyler söylüyordu aklım onda değildi babamla destanın arasında bizden gizli ne olabilirdi ki bir türlü anlam veremiyordum sorsam devlet sirıymış gibi destan saklıyordu hiçbir şeyi söylemiyordu yemek bittikten sonra destanın elinde çay tepsisi ile birlikte bize doğru geldiğinde çalışan pınar'a bakarak destan zaten gün içerisinde çok yoruluyor ona siz mi.

Çay gönderdiniz dediğimde hayır dsetan hanım o kendisi getirmek istediği dediğinden destan bana bakarak amcam benden çay istedi ve ben de ona çay demleyerek getirdim dedikten sonra babamın eline verdiği çayla babam sırtını sandalyesine daha çok sinek eline sağlık güzel kızım dediğinde hepimize dağıttığı çayla destan babamın yanına geçerek tekrar konuşmasına da almıştı çaydan aldığım yudumla gerçekten muhteşem bir çay demlemişti babam haklıymış demek ki bunu da geçmişti destan hanım çaydan sonra herkes kendi odasında çekilirken ders sana bakarak gece yarısı senin yanına geleceğim dediğimde ayır karının yanında kal istersen bu akşam hiç gelmeyebilirsin sorun yok dedikten sonra odasına geçtiğinde ben Zeynep'in odasına geçtim Zeynep ile birlikte yatarken.

Zeynep'in sürekli kıvır kıvır bir hareketlilik olduğunu hissedince uyku tutmadı beni odadan çıkarak destanın odasına gittim destan yatıyordu yatağına uzanarak onun yüzüne seyretmeye başladım muhteşem bir güzelliğe sahipti bazen beni gerçekten çok zorluyordu onun güzelliği nu alıp içime sokasım geliyordu kollarıma sarıp göğsüme dayadığımda sanki göğsümde eriyormuş gibi hissediyordum öyle bir güzelliğe sahip ki yine ben bugüne kadar hiç yaşamamışım demek ki sevginin ne olduğunu hiç bilmemişim hayatımda ilk defa bazı duyguları ben de yaşadığını fark ettim arkasını hafif dönecekken tekrar onu kendime çektiğimde kolumu şakağına dayak onun yüzünü seyretmeye başladım.

Böyle bir güzelliğin bana ait olması beni mutlu ediyordu onun yanağına kondurdum öpücükle hafiften gözlerini arayarak bana baktı sen neden odanda değilsin de buradasın dediğinde uykum tutmadı beni Zeynep de zaten uyumama izin vermedi sürekli kıpırdadı durdu dediğimde sırtını yatağına dayayarak bana baktı ne hissediyorsun Zeynep konusunda dediğinde ona bakarak kendimi suçlu hissediyorum.

Zeynep'i mutsuz etmekten korkuyorum kaç yıllık karımdır sonuçta bana güvenmiş dediğimde bana bakarak hani onu seviyordun dediği zaman yüzüne bakarak sevginin ne olduğunu bilmiyordum ki sevgi olup olmadığını bileyim ama yine de ona kırıp kırılmaktan korkuyorum dediğim zaman yüzüme bakarak sen onun için üzülüyor musun dediğinde evet çok üzülüyorum kendimi çok kötü hissediyorum hatta kaç gündür öyle kötü hissediyorum ki ne senin yüzüne bakabiliyorum ne onun yüzüne bakabiliyorum dediğim zaman yataktan hızla ayağa kalkarak kolumdan tutarak sana bir şey göstereceğim ama kesinlikle bana söz vereceksin ben kendini açıkla demediğim sürece de hiçbir şey yapmayacaksın dediğinde başımı ona çevirerek söz veriyorum ama neyi göstereceksin dediği zaman bana yemin et dedi yemin ettiğimden kolumda tutarak beni çağırdığa doğru götürdü arka bahçeyi bana göstererek şimdi burayı seyret dediğinde baktığım yerde yabancı bir adamın durduğunu gördüm ve.

Zeynep'in arka bahçeye çıkarken adama sımsıkı sarılıp eline bir zarfı verdiğini görünce tekrar destanı dönerek bu nedir dedim destan yüzüme bakarak akrabası değil arkadaşı değil kardeşi hiç değil seninle evlenmeden önceki sevgilisi ve halen görüşüp buluştuğu sevgilisi senden aldığı bütün paraları altınları her seferinde zarfa koyarak ona veriyor sözde adam ona ev kuracakmış öyle zannediyor ve seninle çocuğun olmadığını söylüyor aslında oldu iki tane çocuğun oldu ikisini de iki buçuk aylıkken gitti kürtaj etti dediğinde yerinde mı gibi çakılıp dizlerimin beni taşımadığını hissettim benim karım ve benim evimde yaşarken benim paramı başka birine yedirerek ve benim çocuğumu gidip benden izinsiz kürtaj ettiriyor benim haberim olmuyor ben burada ağlayayım diye geçiniyorum yüzüme bakarak inanmıyorsan yarın seninle kürtaj yaptığı hastaneye beraber gidebiliriz dediğinde şok olmuş bir vaziyette yüzüne baktım destan bunu doğru söylemiş olamazdı evet.

Zeynep sevgilisi olabilir ama iki evladına kıyacak kadar cani bir insan mıydı ben mi onu tanıyamadım yoksa derslerine bakarak başımı evet anlamında sallayarak onayladım onu tam aşağı inip Zeynep'in yanına gidecekken destan koluma girdi yemin ettin gitmeyeceksin zamanı gelince hep beraber bunu açıklayacağız ben zaten seninle evlenmezdim eğer onun seni aldattığını senin çocuğunu kürtaj ettirdiğini duymasaydım hayatta seninle evlenmezdim ve bunu yaparken ailemizi düşünerek yaptım ve bunu yine sessiz bir şekilde halledeceğim bana bırak dediğinde yüzüne samimi bir şekilde bakarak milletle elimi yanağına koydum gerçekten.

Allah'ın bir mucizesiydi bana sanki gökyüzünden bir melek göndermişti  gibiydi ona bakarak eğer bu akşam onu görürsem kendime engel olamam dediğimde elimden tutarak beni kendi odasına götürdü onun yüzüne bakarak bunları nereden biliyorsun diye sormayacağımı biliyorum ki bana söylemeyeceksin dediğinde ellerini ellerimin üstüne koyarak evet doğru biliyorsun söylemeyeceğim çünkü ben güvenmediğim insanlara kolay kolay her şeyimi söylemem dediğinde yüzüne minnetle bakarak bana güvenmiyor musun dediğimde daha değil daha zamanı var dedikten sonra beni yatağa yatırarak üzerime örtü yarın bizi uzun bir gün bekliyor şimdi dinlen dese de gözlerimi kapatır kapatmaz Zeynep'e başka biriyle görmem benim canımı sıkıyordu evet çünkü koskoca 4 yılımı ona harcamıştım kolay değildi beni 4 yıl boyunca aldatırken ben kör müydüm gözüm görmüyor muydu daha dün evime gelen bir insan bunu fark ediyorsa demek ki gerçekten ailem hakkında ben çok koruyucu bir insan olmadığımı anladım gece boyunca ona sımsıkı sararak uyumuştum kokusunu her içime çektiğimde bana huzur veriyordu belki de onun dediği gibi benim çevreme dikkat etmem gerekiyordu sahip.