Chapter IX

6.8K 348 328
                                    


Yongbok pislenmiş üstlü, dağılmış saçlı ve yüzü yara bere içinde olan bedene şaşkınca bakıyordu.

Kimin yaptığından emin bir şekilde.

Hyunjin'in bileğini tutmaya çalışmıştı lakin Hyunjin bunu kabul etmeden kendisini geriye çekmişti. O iyileşmek değil, neden dayak yediğini bilmek istiyordu. Yongbok artan kaygısı ile Hyunjin'e adım atmıştı.

"Hyunjin... Ben, özür dilerim."

Sarı tutamlarının arasından, darbe yediği yerlerin sızısından zar zor Yongbok'a odaklanmıştı Hyunjin. Bakışlarında büyük bir kızgınlık söz konusuydu.

"Bana, ne yaptın Yongbok?"

Yongbok büyük sıçmıştı.

Hyunjin'in kolunun altına girmişti. Belinden tutacakken Hyunjin'in dudaklarının arasından acı dolu bir inilti çıkmıştı. Yongbok panikle nereyi tutacağını bilemeden koridorda adım atmıştı.

"Burada açıklayamam, odana gidelim. Yaralarını temizlerken söz veriyorum açıklayacağım."

Hyunjin sessiz kalmış, zorlayarak da olsa yürümeye başlamıştı. Başını eğip beyaz formasına baktığında taze kanları görebilmişti.

Hyunjin'in odasına girdiklerinde Yongbok uzun bedeni yatağa doğru bırakmıştı. Gözleri bedenine gittiğinde ise yaptığından dolayı içi büyük pişmanlık ve vicdan azabıyla dolmuştu. Buraya kadar gideceğini tahmin etmemişti. Durumu toparlayamayacağına emindi. Hyunjin'in önünde eğilip gömleğinin yakasına elleri uzandığında Hyunjin bileğini tuttuğu gibi durdurmuştu.

"Arkanı dön, ben yaparım."

Hyunjin'in sesi kısık çıkmıştı. Ne kadar kılını kıpırdatamayacak gibi hissetse de Venom olduğuna dair şüpheye düşmesini istemiyordu. Yongbok başını sallayıp sırtını dikleştirmişti.

"Ben de sana pijama çıkarayım o zaman."

Hyunjin'in siniri onu çok korkutmuştu. Arkasını dönüp dolabını açtığında ise rengine göre düzenlenmiş, hepsi ütülü ve özenle asılmıştı. İlk defa bu kadar düzenli birisini görüyordu. Gözleri dolabını tararken kareli pijama takımı bulup parmak uçlarında erişmeye çalışıyordu. Birkaç defa denemiş, pes etmek istercesine derin nefes vermişti.

Daha uzun bir kol ondan önce davranıp gözüne kestirdiği pijamaları alana kadar.

Anında her şey ağır bir buz saldırısına uğramış ve donmuş gibiydi. Hyunjin gayet sinsice davranmış ve arkasında olduğunun farkında bile olmamıştı. Hyunjin'in mırıltılı sesi kulağına o kadar yakından gelmişti ki, sıcak nefesini ensesinde hissetmişti.

"Arkanı dediğimde dönersin."

Yongbok sadece başını sallamakla yetinmiş, sertçe yutkunmuştu. Hyunjin üzerini yavaşça değiştiriyordu. Bütün bedeni ağır sızı içindeydi. Yatağına inildiyerek otururken boğazını temizlemişti. Yongbok yönünü dönmüştü. Uzun bedenin saçları dağınık, yüzü kir ve kan içindeydi.

"Ben, yaralarını temizleyeyim."

Hyunjin başını sallamakla yetinmişti.

Komodinin üstündeki kaptaki suyun içi artık toz pembeydi. Hyunjin'in yarılmış kaşını havluyla silen Yongbok özenle canını yakmamak adına narin dokunuşlar yapıyordu. Hyunjin, Yongbok'u izlerken sessizlikten sıkılmıştı.

"Anlatmayacak mısın?"

Yongbok elindeki havluyu sıkmış, kanlı bezi suyla temizlemeye karar vermişti.

No Strings Attached (Hyunlix) ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin