ATAK

DİLEK

Kabin güzeli... O günden sonra bu iki kelimeye yüklemediğim anlam kalmadı.Bana neden öyle dedi gerçekten beni güzel buluyor mu ? Diye düşünmekten yapamadım.Tipi ve ukalalığına bakılırsa etrafında fazla kız olmalıydı.Peki dün akşam beni niye kurtardı.

Onu aklımdan çıkarmak istiyorum ama en fazla on dakika dayanabiliyorum.Yapmam gereken o kadar iş varken oturmuş onu düşünüyorum.Bu düşünceleri kafamdan kısa süreliğine atıp yataktan kalktım.Saat 9'a geliyordu.Yüzümü yıkadım.Mutfağa indim.Kahvaltı hazırladım.Pek fazla bişi yiyemedim çünkü canım istemiyordu.Meyve suyumu aldım.Televizyonun karşısına geçtim.Sevdiğim hiçbir programla karşılamayınca laptopta takılmaya karar verdim.En sevdiğim müziği son ses açtım.Müzik eşliğinde birazcık ortalığı toparladım.Uzun zamandır babamları ihmal etmiştim.Onlar Ankara'da yaşıyorlardı.Babam küçük bir şirkete sahipti.Bugüne kadar hiç oraya gitmek nasip olmadı.Annemde sevecen bir ev hanımı bide küçük kardeşim var.17 yaşında lise öğrencisi dersleri pek iyi sayılmaz.Çapkınlıktan zaman bulamadığı için genelde ders çalışmaz.

Telefonumu aldım, annemi aradım.Biraz sitemliydi.Kısa yaklaşık yarın saat konuştuk sonra telefonu kapattım.bütün günü müzik dinleyerek ve onu düşünerek geçireceğim için kızların bütün tekliflerini kibarca reddettim .

Akşam ferahlığı İzmir sahilleriyle birleşince inanılmaz oluyodu.Bende daha fazla dayanamayıp sahile çıkmak için hazırlandım.Vazgeçilmezim olan şortlarımdan birini giydim üzerine tek omzuma açıkta bırakan tişörtümü geçirdim.Parmak arası sandaletlerimi de giyip yürümeye başladım.Sahil boyu yürüdüm.Üç tane karadutlu dondurma yedim ve eve döndüm.Farkında olmadan bütün hayatımı etkilemişti.Onu düşünmemi sağlamıştır.Peki ben neden bu tuzağa düşmüştüm? Sebebi belli çünkü çok YAKIŞIKLIYDI.
Eve geçtik sonra pijamalarımı giyip yattım.

Yeni güne merhaba.Bugün onu görme dileğiyle...

Yataktan kalkıp yaklaşık beş dakika boş boş tavana baktıktan sonra kalkıp yüzümü yıkadım.Üzerimi değiştirdim.Mini kot eteğimi üzerinede sıfır kol düz beyaz gömleğimi giydim.Gömleği göbeğimin üzerine bağladıktan sonra altına "Süperga" beyaz ayakkabımı giydim.

"Süperga" demişken aklıma Aras geldi. Acaba şimdi neredeydi ? Hangi okula gidiyordu ki yada okuyor muydu ? Bence kesin baba parasıyla okulu bitirmek için okuyan serserilerden biriydi.

Hazırlandıktan sonra Hazal'ı aradım sonra arabama binip önce Hazallara uğradım. Onu aldım ardından Berrak'la da buluşup dersin olduğu sınıfa geçtim.

Hoca sıkıcı ses tonunda dersini anlatmaya devam ederken ne zamandan beri dersle ilgilenmeyen bir kız olduğumu düşündüm.Cevap belliydi. Kabin serserimle karşılaştığım günden beri. Yine derin düşüncelere daldım konu belliydi zaten. Birkaç dakika sonra Hazal'ın sesiyle kendime geldim.

"Kızlar farkettiniz mi bilmiyorum ama hayatımız çok sıkıcı olmaya başladı. Siz benim ritmime ayak uydurmazsanız kendime yeni arkadaşlar bulmak zorunda kalıcam ki biliyorsunuz bu konuda üstüme kimseyi tanımam." dedi. Haklıydı da gerçekten arkadaş canlısı bir kızdı. Bir gün takıldığı çocukla ikinci günü beraber geçirirse canı sıkılırdı. Bu arada cidden de hayatımız sıkıcı olmaya başlamıştı. Önceden kafamı kurcalayan yönler yoktu ve bende Hazal kadar olmasada eğlenceli bir kızdım. Hazal'a cevap vermek için yerinden kalktı.

"Haklısın galiba eğlenceli bişiler yapsak çıkışta hepimiz için iyi olur" dedi.

Bende onları onaylayınca arabamıza binip eğlence merkezine gittik.Önce gondola bindik ki gerçekten gülmekten karnım ağrımıştı çünkü Berrak feci tırsmıştı. Ardından bowling oynadık ve kazanan Hazal'dı ama bende iyi iş çıkardım. Sonra birşeyler yemek için yakınlardaki bir cafeye oturduk. Birşeyler atıştırdıktan sonra kızları evine bıraktım ardından evime gidip pijamalarımı bir an önce giymek için yukarı çıktım. Beyaz üstünde şirinler baskılı pijamalarımı giyip kendimi yatağa bıraktım.

Göz kapaklarımla savaşımdan mağlup çıktıktan sonra küçük bir dilek tuttum ve kendimi uykuya teslim ettim .

"Rüyamda onu görmek dileğiyle"