18. BÖLÜM
"KUZEY IŞIKLARI"bohnes - aurora borealis.
nf, britt nicole - can you hold me.
ಇ9 AĞUSTOS 1945
JAPONYA • HİROŞİMA."Madem bu dünya bile yok olacak bir gün.
Sevginin bitmesine insan neden üzülsün?
Sevgi mi kaderi kovalar, kader mi sevgiyi?
Daha kimseler çözemedi bu bilmeceyi."
— Hamlet, William Shakespeare.Dişlerim tıpkı avına kenetlenen bir aslan gibi baş parmağımın etine gömülmüş, içimi yiyip kemiren endişe zihnimi hâkimiyeti altına almıştı. Attığım her adımda ayak tabanlarımın tarifsiz ağrısı bana göz kırpmasına rağmen yerimde sabit bir şekilde kalmayı başaramıyordum.
Dalgaları kıyıya vuran hırçın denizden farksızdım. Ağzıma yayılan kanın tadını damağımda hissettiğim her an, kuvvetlendiğimi hissediyordum. Bedenim kendisini acıya kapatmış olmalıydı. Belki de konuşmak isteyip de susmak zorunda kaldığım her şeyin dışa vurumu bundan ibaretti. Kanadıkça güçleniyor, güçlendikçe kendimi buluyordum.
Adının Seokjin olduğunu sonradan öğrendiğim adam, saatlerdir kendini kapattığı odadan çıktığında dakikalardır ortalıkta cirit atan ayaklarım adeta zemine çivilenmişti. Ağzından çıkacak her bir kelimeye muhtaç olduğumu buz kütlesini andıran bedenim ve meraklı bakışlarım belli etmeye yetmişti.
"Sana'nın sırtına saplanan oku çıkardım. Ancak çok fazla kan kaybettiğinden kendine gelmesi zamanını alabilir. Bundan sonrası için bekleyip görmek dışında elimden başka bir şey gelmez."
Tanrı, içten içe yakarışlarımı duymuş olmalıydı. Baş parmağıma yaptığım eziyete bir son vermiş, dudaklarımın kıvrılmasına engel olamamıştım. Göğsümü döven dalgalar anında durulmuş, yüreğim bir kuş kadar hafiflemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
stains on the mirror ಇ liskook, taennie
Fanfictionİkinci Dünya Savaşı, yedi kıtayı birbirine katarken insanlığı yerle yeksan etmeyi kendine görev edinen bir örgüt, sergilediği insanlık dışı eylemlerle savaşı gölgesinde bırakmayı başarır. İlkelerinin başını insan ırkını ikiye bölerek dünyaya hükmetm...