Semih Özefe ile arkadaş rolü yapmak mı?
Bunu bir iki yıl önce biri gelip söylese sen ne saçmalıyorsun diyip gülerdim galiba. Şuan hangi saçma yaz dizisinin içindeyim bilmiyorum ama bu yaşananları başka bir şekilde açıklayamıyorum.Belki de Türk futbolunda en sevilen ancak benim hiç haz etmediğim insan önce suratıma top atıyor, sonra özür mesajı, sonra yine bir burun vakası, iş arkadaşlığı, sahte sevgililik ve sahte arkadaşlık. Korkuyorum bu işin sonu sahte evliliğe gidecek diye.
Sahte bebek falan.
Çok komik!
Ne tür bir günah işledim de dümdüz sıradan hayatıma bu kadar aksiyonu musallat ettim hiçbir fikrim yoktu. Yani işlediğim günahları düşününce çok da kötü değillerdi bence. Ben günahkarların belki de en çok sevaba sahip olanıyımdır.
Kendimi avutma şeklim.
Girme araya.
İşlediğim en büyük günah maksimum stadyumda sahaya şişe falan atmaktır. O da hamsilerle olan maçımızdır. Diğer takımlara az da olsa saygım var.
Ama az.
Minik.
Bunlardan önce düşünmen gereken daha önemli şeyler var. Mesela bu durumu sizinkilere nasıl anlatacaksın? Nasıl bir tepki alacaksın? Hayır derlerse ne yapacaksınız?
Yavaş yavaş. Ben bu kadar şeyi aynı anda düşünebiliyor olsam zaten bu durumda olmazdım.
"Ama harbiden şaka gibi ya. Bak şimdi gözlerimi kapatıp on saniye sonra açacağım ve her şeyin başladığı o maça geri dönmüş olacağım. Ama o top benim suratıma gelmeyecek. Bunlar tamamen benim rüyam olsun."
Rüya diye sezonluk dizi çektin neyden bahsediyorsun Alin?
Sus beni ümitsizliğe itme. Negatif negatif düşündürüyorsun bana.
"Allah'ım ne olur on saniye sonra sakin sessiz hayatıma geri döneyim ne olur Allah'ım."
"On."
Dokuz.
"Sekiz."
"Alin." diye seslenen babamla gözlerimi açtım.
"Allah'ım bari ona tamamlasaydım." derin bir nefes aldım ve babama seslendim.
"Geliyorum." odamdan çıkıp salona gelince karşılıklı koltuklarda oturan annem, babam, ağabeyim ve Zeynep'e baktım.
"Çekirdek ailem dizi keyfi yapıyorsunuz da beni niye çağırmıyorsunuz?" Babam oturduğu yerde kayarak eliyle koltuğa vurdu. Yanına oturdum.
Zeynep'e baktım. Gülümsedi.
"Biraz konuşalım istedik." diyince gülümsedim. Annem televizyonu kapatıp bana döndü ve tebessüm etti.
"Hayırdır inşallah." dedim. Ağabeyim tek kaşını kaldırdı. O da mı gergindi?
"Konuşuyorduk kendi aramızda ama şu son olayları da artık tamamen konuşmak istedik çiçeğim." dedi annem. Gergin bir şekilde oturduğum yerden kalktım ve iki kanepenin ortasındaki küçük koltuğa oturdum. Artık gerçekten her şeyi en baştan anlatmanın zamanı gelmişti.
"Benim de anlatmam gereken şeyler vardı zaten." dedim ve zoraki gülümsemeye çalıştım.
"Dinliyoruz kızım. Semih olayını en başından anlat bakalım." dedi babam.
"Maça gitmiştik. Zeynep, Burak, Osman abi ve ben. Maç bittikten sonra sahada kavga çıktı. Biz de o gün önlerdeydik. Semih'in attığı top benim burnuma geldi. Sonra burnumun kanı bir türlü durmadı. Bende çok sinirlendim eve geldikten sonra Semih'in paylaştığı fotoğrafın altına yorum attım. O da hem yorumu görmüş hem de arkadaşları soyunma odasında söylemiş attığın top taraftarlardan birinin yüzüne geldi diye." derin bir nefes alarak devam ettim.
![](https://img.wattpad.com/cover/299198114-288-k564041.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beşin Yedisi
Teen Fiction"İnşallah burnuna top çarpar be adam Trajikomik başlayan bu hikayenin sonunu ikisi de bilmiyordu. Tarih, iki takımın şanlı geçmişi gibi onları da yazacaktı.