Leyla

Așeka

Evet arkadaşlar yine ben. Bölümde dün gece eksik vardı ve ben bölümü kaldırıp tekrar yayınlama mecburiyettinde kaldım. Watpad sorun yaratıyor bu yüzden yeni sayfada yayınlıyorum. Yıldıza basıp bol bol yorum yapmayı unutmayın.

Tüm kitaplarımı okuyanlar Leyla kitabımın düğüm kitabı olduğunu bilirler. Bir çok gizem ve sır perdesi bu kitapta açığa çıkacak.

Kitap karekterlerimin hepsi arkadaş bir birleriyle bu kadar alakalı ve bir birinden bağımsız kurgular nasıl çıkardım yeminle bende bilmiyorum. Neyse çoğu sırrın ortaya çıkmasına az kaldı.

Birde kitaplarında ki sahneleri gidişatı benim kitap karekterlerime kitap yazanlar. Sizin gibi çirkef olup oraya buraya saldırmayacağım. Lütfen biraz üretken olun. Madem yazarlık gibi bir düşünceniz var kendi hayal gücünüzü elinize alın. Yok vurulma yok şu orada burada var demeyin. Aynı diyalogları yazıp kendiniz yazmışsınız gibi yapamazsınız.

Azad Saruhan” Ağa bensem hüküm benim” dedikten sonra herkes aynı cümleyle hüküm vermeye Azad’ın sürgün emrinden sonra herkes bir sürgün yazmaya başladı. Heja’nın kumaya baş kaldırdığı gibi ne yazık... Şükür yüzüm ak anlım pak sevenlerim ve jutenya ailem olan sizlerle beraber buradayım. Beni sindirmeniz kitaplarımı okuyup bölüm bekleyen okuyucuma saygısızlık olur. Jutenya ailem için pes etmeden buradayım. Hepinizi çok seviyorum.

Beni takip etmeyen arkadaşlar şurayı Jutenya_ tıklayarak takip edin. Yeni yıla 15k ile girmeyi çok istiyorum. Kocaman ve çok güzel bir aile olduk.

Evet Jutenya ailem hepiniz benim hayal dünyamın evreninde dünyama değinen yıldız tozlarısınız ve hepinizi çok seviyorum.

Keyifli okumalar.

Așeka; arapça da aşk demekti. Aynı zamanda bir ağacı saran, beslenmesini ağaçtan sağlayan ve zamanla onu kurutan zehirli sarmaşıktı.

Aşk zaten Așekaydı...

Eğer doğru insana aşık olup bağlanırsan senin için daha elmayı yemeyen Adem’e Havva’nın cennetiydi.

Ama aşık olduğun insan yanlış kişi ve ona bağlandınsa seni saran Așeka sarmaşığıydı Aşk. Elinde sonunda seni kurutup kurtların kökünü yemesini sağlayacaktı.

Önemli olan aşık olmak da değildi aslında.

Önemli olan doğru kişiye Așık olmaktı.

Doğru insan Așeka gibi sizi sarıp sarmaladıktan sonra kurutan değil. Aşkıyla size cennetini yașatandı.

Geçmiş.......

Yıllar önce Diyarbakır’ın genç yakışıklı yağız ağası Zahit Mirşah Urfa’nın güzeller güzeli Nure’sine aşık oldu. Lakin Nure’nin babası kızının sözünü daha çocuk yaşta amcasının oğlu Zübeyir’e vermişti.

Nure’de gönlünü Zahit’e kaptırınca olanlar oldu. İkisinin aşkını duyan aileler karşı çıkıp olmaz demeye başladılar. Lakin Zahit ‘hiçbir şekilde vazgeçmem’ deyip herkesi karşısına aldı ve Mirşah’lar mecbur kalıp Nure’yi istediler. Doğu da kızların kaderiydi amcasının oğlu istedimi ne olursa olsun hak ona tanınıyordu.

Nure’nin de bahtsızlığı oydu. Nure evin tek kızı babasının değerlisi. Diretti ben amcamın oğluyla evlenmem dedi lakin amcasının oğlu ‘ölün de dirinde benim’ deyip ona çevresine ateş püskürttü. Velhasıl kelam olaylar büyüdü. Zahit’te sevdiği kızdan vazgeçmedi hele Nure’nin de gönlü onda olunca olaylar daha büyüdü. Yedi uzun yıl Nure ve Zahit baş kaldırdı iki aşirete direndi. Zübeyir amcasının kızı olduğu için geri adım atmadı gururuna yedirip kaçırmadı. Kendi namusuna kendisi laf getirecek değildi.