Leyla

Geçmişten kalan

Süprizzzz

Evet ben çünkü hastaydım ve ara verdim. Telafi etmek için üst üste bölüm veriyorum. Hadi yine iyisiniz.

Hastayım biraz da zor bir süreçten geçiyorum ama atlatacağım. Yani inşallah öyle olur. Siz de benim için dua edin.

Hepinizi çok sevdiğimi ve benim hayal dünyamın evrenin de yıldız tozları olduğunuzu unutmayın.

Bölüme geçmeden yıldıza basmayı,

Şurayı 👉🏻 Jutenya_ tıklayarak wattpad hesabımı takibe almayı unutmayın. 22k olmamıza çok az kaldı.

Güneş kimisi için aydınlık değildi. Kara günlerin kara habercisiydi.insan beşer bir varlıktı,doğruyu buluncaya kadar çok yol katedmesi ve çok hata yapması gerekirdi. Eee insan nasıl beşer olduğunu nasıl şaştığını hatalarını görmeden anlayamazdı.

Orta yaşlı kadın girdiği hastane odasın da Leyla'yı gördüğü anda neye uğradığını şaşırdı. Leyla büyük bir buhram için de onu bekleyen ğeleceğe geçmişe isyan eder gibiydi.

Zihnini bulandıran şeyler geceyi karartan siyahtan daha güçlüydü. Leyla kimdi ve ne olacaktı. Eli istemsiz bir şekil de sığınağıymış gibi karnına gitti. Orada bir bebek olabilme ihtimali.

Onlar bu durumdayken doktor içeri girip gerekli tetkikleri açıkladı ve devamında etrafına bakınıp keyifli bir tınıyla "gözünüz aydın hamilesiniz! " dedi.

Leyla şaşkın ve korkulu hareketlerle bebeğini korumak ister gibi karnına sardı.

İbrahim ne diyeceğini bilmiyordu. Asıl şimdi ne olacak diye karaları bağladı. Poyraz'ın da ondan kalır yanı yoktu.

Doktor gerekli açıklamayı yaparken. Azad Saruhan hastane odasına girdi. Kimseye bakmadan Leyla'ya doğru ilerledi. Gözleri hasta yatağında olan Leyla' da "geçmiş olsun bacım" dedi ve kısa bir süre bekleyip "hayırlı olsun Allah anne ve babalı büyütsün" diye devam etti.

Allah analı babalı büyütsün.

Başka bir kadının kocası olan bir adam bebeğin babasıydı.

Leyla kafasını olumsuzca salladı. Gördüğü kabusun daha etkisinden çıkmaz iken yüzleştiği gerçekler.

Çocuğuna kendisi bakabilirdi.

Azad bakışlarını Leyla'dan çekmiyor onun beden diliyle bir şeyleri anlamaya çalışıyordu.

Onlar bu haldeyken Seyit Ali'nin kapıyı açıp içeri girmesi tüm planları ve dengeyi bozdu.

Bebeği öğrenecek olan Seyit Ali ne olursa olsun boşanmazdı.

Kıyamet yakındı.

Yakındı ya,artık Leyla kimsesiz değildi. Arkasında belirlenen İbrahim onu kolundan tutup geriye çekti göz göze geldiklerinde ikisi de burnundan soluyor, gözlerinden ateş püskürtüyordu.

Seyit Ali dişlerini sırakarak öfkeyle "sen burada ne arıyorsun " diye tısladı. Sesinde ki ton nefretini öfkesini yansıtıyordu.

İbrahim kafasını yana doğru eğip alay eder bir edayla " seni özledim hasretine dayanamayıp geldim" dedi.

Kullandığı tınlamaz tın'ı adamı çileden çıkarmaya yeterliydi. Elini yumruk yaptı ve beklemeden ani bir hareketle yumruğunu İbrahim'in suratına indirdi.

Leyla olanların farkında değildi. İkisini görecek veya duyacak hali yoktu. Eliyle karnını tutup ne yapacağını düşünüyordu. Okumadan imzaladığı belge aklına geldikçe safi bir korku tüm hücrelerini sarıp onu kül eder gibi bir çaresizliğe düşürüyordu.