3.4

3.3K 314 32
                                    

23.08.2022
(16:44)

Sandalyeyi çekerek Kıvanç'ın karşısına oturduğumda bana şaşkınlıkla baktı ve "Hoş geldin," dedi.

Elimi ona uzatarak, "Seni gördüm her şey hoş oldu," dedim.

Gülümseyişini gizlemek için yüzünü öne eğdi ve elimi tutarak avucumu yukarı çevirdi. Sol işaret parmağını avucumdaki çizgilerde gezdirirken, "Güzel yemekler yapılmış gibi görüyorum," dedi.

"Yapılacaktır, yapıldığını görüyorsanız geleceği avucumda görüyorsunuz demektir Falcı Bey."

Kıvanç hafifçe gülümseyerek başını kaldırdı ve bana baktı. Gülümsemesi yüzüne yayılırken, bana derin derin baktı. Akıp giden her saniye yüreğime dokundu sanki.

"Gözlerin çok hoş," dedi bana, dalgınca. Sonra ne dediğini fark ederek, "Yani rengi..." dedi. "Yeşilin güzel bir tonuna sahipsin."

"Teşekkür ederim," diye mırıldandığımda, gözlerini avucuma indirdi ve "Hayatın... Bir anda tepetaklak olmuş," dedi. "Ama güçlüsün, her gün daha sıkı tutunuyorsun."

"Ya bir gün yorulursam..." diye sordum. Şu an falıma mı bakıyordu yoksa bir anda içinden geçenleri mi söylüyordu anlayamıyordum.

Elimin içinde kaydırdığı parmağı duraksadı ve yavaşça elimi iki elinin arasına alarak sıkıca tuttu. "Ben tutarım o zaman."

Gülümseyerek bakışlarımı kaçırdım. Beni nasıl utandırabiliyordu? Böyle minik sözlere utanacak birisi değildim ki ben... Boğazımı temizledim ve "O zaman daha sıkı tutunurum," dedim.

"Seni tutmamam için mi?" Şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdığında, her an üstüne atlayabilecek potansiyeli içimde taşıyordum. Bu kadar sevimli olmamalıydı.

Sağlığa zararlıydı.

"Hayır, bırakamaman için," diyerek elimi avucunda kaydırdım ve parmaklarımızı birbirine kenetledim. Etrafa çekingen bir bakış attıktan sonra bana döndü ve "Ne yapıyorsun?" diye sordu. Ancak elini geri çekmedi, bu da benim için yeterliydi.

"Hadi seni bana kaçırayım..." dedim. "Yorgun görünüyorsun, ben yemek yaparken sen de dinlenirsin biraz."

"Komik olur," dediğinde hafifçe sırıttı.

"Komik olan ne?"

"İşten gelen koca gibi yemeğin hazırlanmasını beklerken, salonda göbeğimi kaşıyarak yatacak mıyım?"

Açıklamasına hazırlıksız yakalandığım için adeta ağzımdaki bütün tükürükleri püskürterek güldüm. Kıvanç sırıtarak başını iki yana salladı ve "Salyalarınla yıkandı yüzüm," dedi.

"Çok özür dilerim..." derken, gülerek öne eğildim ve masadaki peçetelikten aldığım peçeteyle yüzünü sildim. Cidden salyalarım yüzüne uçmuştu.

"Beni hazırlıksız yakaladın Kıvanç, o nasıl bir şeydi öyle. Gözümde neler canlandı haberin var mı senin?"

"Epey komik olmalı..." dediğinde, doğrulup yüzüne baktım. Kocaman sırıtıyordu. O kadar enerjisi yüksekti ki... Elini daha da sıkı tuttum. Hiç bırakmamanın bir yolu olsaydı keşke.

Falcı | #textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin