4.2

3.2K 316 69
                                    

24.08.2022
(19:23)

"Bu hamburger inanılmaz güzel," diyerek koca bir ısırık daha aldığımda, "Sen geçen sefer kafeye geldiğinde ne yemiştin?" diye sordu.

"Yemek yemedim," dedim, hamburgerden bir ısırık daha alarak zevkle çiğnedim ve konuşmaya güçlükle devam ettim. "...kahve içmiştim sadece."

"Aşçımız çok iyidir, yemeklerinin tadına bakmalısın."

"Bakacağım," diyerek masadaki peçetelerden birini aldım ve ağzının kenarına ketçap bulaştırmış Kıvanç'ın yanağını dikkatle temizledim. "Pis çocuk."

"Senin yanında kendimi cidden çocuk gibi hissediyorum," dediğinde, sırıttım. Eve çıkmadan önce gerilmiştik ve evet, beni biraz şüphelendirmişti. İçime kurt düşürmüştü ama ona inanmayı seçiyordum. Karşılaşmış olmamız normaldi, ne kadar büyük olursa olsun burada güzel mekanlar belliydi. Denk gelmiş olmamız şaşırtıcı bir şey değildi.

Sadece Sinem'in Kıvanç'ı bulması ve ayrılığımız... Bu biraz tuhaftı ama bunun üstünde de durmayacaktım. Düşündükçe kafayı yemem mümkündü çünkü ve kafayı yemektense, önümdeki hamburgerden yüz tane yerdim daha iyiydi.

"Ee," diyerek başımı kaldırdım ve "Daha önce karşılaştığımızda beni nasıl fark ettin? Gerçekten cinciklerin mi var? Beni gösterip, şu çocuğa bak be off mu dediler?" dediğimde, Kıvanç boğulur gibi oldu ve hızla öne uzanıp kolasından koca bir yudum aldı.

"Hayır..." derken, yumruğunu göğsüne vurdu ve "Boğulacaktım!" dedi.

"Ne var canım, ben beni uzaktan görsem kendime bakıp off be derdim," dedim. "Şu heybetime bir bak bebeğim."

"Şöyle ki..." Kıvanç derin bir nefes aldı ve "Ben dedim onu zaten," dedikten sonra güldü. "Ne erkekler var off be, kesinlikle onunla tanışmam lazım... dedim, seni ilk gördüğümde. Yani farkında mısın bilmiyorum ama çekici bir yanın var," dediğinde, başımı iki yana salladım. Evet, çoğu zaman dikkat çekiyordum yani bir auram olduğunu biliyordum ama Kıvanç'ın sahip olduğu gibi değildi.

O bulunduğu ortamda parlıyordu. Ben sadece görülüyordum.

"Sonra yanında Sinem'in olduğunu fark ettim, el ele tutuşuyordunuz. Ben de haliyle başkalarına bakmaya başladım."

Kaşlarımı çattığımda, "Ne var? Sevgilisi olan birine gözlerimi dikmeye devam mı edecektim? Tabii ki başkalarını kesmeye başladım. Ara ara böyle karşılaştık sonra bir gün, Sinem kafeye geldi ve fal baktırmak istediğini söyledi. Acayip şaşkındım, onu görmeyi beklemiyordum. Tabii ona anlattıklarımdan sonra senden ayrılmasını da kesinlikle beklemiyordum, senden mesaj almayı da...Sahi, numaramı nereden buldun?"

"İnternetten buldum."

"Nasıl?"

"Basbayağı internetten buldum. Kadıköy falcıları diye arattım çıkan yüz numara arasından bir şekilde seni buldum."

"Ha?" Kıvanç hamburgerini yarım bıraktı ve elini peçeteyle silerken, "Hiç üşenmeden tüm numaralarda şansını denedin mi?" diye sordu.

Başımı onaylarcasına salladım.

"Sen..." gözleri kısılırken, beni endişeyle izledi. "Deli misin acaba?"

İstemsizce gülerken, "Dedim sana, istediğimi elde edene kadar sabırla uğraşırım... Ben de takmıştım kafaya seni... Zaten seni bulacağım diye kimlerle mesajlaştım aklın durur," dediğimde, Kıvanç hayretler içinde güldü.

"Sinem niye söylemedi nerede olduğumu?"

"Seni döveceğimden korkmuş."

"Kavgacı mısındır?"

Falcı | #textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin