4.4

3.6K 193 66
                                    


of selam çocuklar

uzun zamandır hesaba girmiyordum ve onları yazmayı özlediğimi fark ettim

ve yorumları okumayı da

birileri kalmıştır umarım

:'')

Medya : Say Yes To Heaven 

<3

Kerem'den...

Ağzımdaki sakızı patlatıp oturduğum yerde yayılmaya devam ettim.

Bugün küçük kızımızın mezuniyet partisi vardı. 

Ben hazırdım fakat o biraz telaşlıydı. Lise ve ortaokul mezuniyetlerine katılamamıştı bu yüzdendi sanırım gerginliği.

"Kerem!" Diye cırladı içerden Aybüke.

"Efendim hayatım." Dedim sırıtarak. Adım sesleri geldi ve sonra yüzüne allık sürerek içeriye giren Aybüke göründü.

"Ya kampüsün itiraf sayfasına nasıl 'Sana göre kekoyum ama Tanrı'ya göre aşkını bıçaklayan bir ninja..' yazarsın?" Dedi sinirle.

Kaşlarımı kaldırdım. Ağzım o şeklini almıştı.

"Senin bölümündeki ergenler de bana keko demeseydi." Dedim ve bir kez daha patlattım sakızımı.

"Dua et zamanım yok, yoksa ben bilirdim ne yapacağımı." Dedi ve ayağını yere vurup odamıza döndü.

"Ya ben anlamıyorum biz ne zaman rolleri değiştik en son üstün taraf bendim." Dedim homurdanarak.

Gerçekten...

Aybüke popomu şaplaklayacak diye korkmuyordum değil. Çok fena bir şeye dönüşmüştü.

Her neyse, itiraf sayfası olayına gelecek olursak da...

Aybüke'nin bölümündeki çocuklar akşam yemeği düzenlemişti ve Aybüke benim de onla gitmemi istemişti. Ben de seve seve kabul etmiştim tabii ki.

Gece güzel gidiyordu, ta ki göt lalesinden birinin Aybüke'ye asılmasına kadar.

Çok masum bir şekilde, çocuğa, asılmaya devam ederse onu bıçağa oturtacağımı söylemiştim.

O günden beri de adım kekoya çıkmıştı? Ben keko değilim bunu biliyorsunuz...

I'm a motherfuckin' starboy ulan!

-

Kırmızı ip askılı mini elbisesinin içinde bana alık alık bakan Aybüke'yi nefessiz kalana kadar öpmek istiyordum fakat kendimi tutmam lazımdı. 

Keko lakabından sonra bir de otuzbirci ergen denmesini istemezdim.

Aybüke kıkırdayarak elini kollarıma doladı.

"Nasıldım?" Dedi inci dişlerini göstererek gülümseyerek. Alt dudağımı yaladım. Benim için dünyamın en güzel şeyi olduğunu göremiyordu.

"Mükemmeldin bebeğim." Dedim ve alnını öptüm. Bölümünü ikincilikle bitirdiği için ondan konuşma yapmasını istemişlerdi. Ve o da bunu mükemmel bir şekilde yapmıştı.

"Kep atma töreninde bir tane çocuk ayağıma bastı." Dedi kaşlarını çatıp dudaklarını bükerek. Yeni yeni hatırlıyordu bazı şeyleri. Fazla alkol aldığından beyni dönüyor olmalıydı.

"Hangi kancık ayağına bastı." Dedim sahte sinirimle. Bu onu gülümsetti.

"Efe." Dedi ağzını yaya yaya konuşarak, "Benim için kızacak mısın ona?" Dedi alttan alttan bana bakarak. Dişlerimi sıktım, yemek istiyordum onu.

 Kolumu ellerinden kurtardım ve etraftaki insanları umursamadan onu boynundan tutup kendime çektim ve sertçe dudaklarını öptüm.

Yüzlerimiz arasında neredeyse hiç mesafe bırakmadan fısıldadım, "O Efe'nin bacaklarını götüne monte ederim istersen." Gözlerini kırpıştırdı.

"Anlamadım?" Dedi düşünceli sesiyle. "Efe'nin bacaklarının benim götümde ne işi var?" Göz devirip güldüm.

"Özne eksikliği anlatım bozukluğu." Dedim ve Aybüke'yi göğsüme yasladım. 

"Hı?" Dedi ben biramı yudumlarken.

"Boş ver yavru." Dedim kafasını daha fazla karıştırmamak için. "Dans etmeye başladılar. Sen de benimle dans etmek ister misin prenses?" Diye sordum saçlarını öperken.

"İsterim." Deyip ayaklandı. Bende ayağa kalkıp elimi beline sardım ve piste doğru yönlendirdim onu.

İnsanların arasına girmeden köşeye çektim onu ve sonra da hemen belindeki elimle elini tuttum, o daha ne olduğunu anlamadan ise kendi etrafında döndürdüm onu.

"Ayş." Dedi şaşkın bir nida çıkararak ve kollarını boynuma doladı. Başını da göğsüme yaslamıştı.

Herkes hareketli bir şekilde dans ederken biz birbirimize sarılmış vaziyette hafifçe sallanıyorduk.

Here With Me çalmaya başladığında başını göğsümden kaldırdı ve parmak uçlarında yükseldi. Yapmak istediği şeyi anlayıp ben de başımı eğdim. Dudaklarıma öpücük kondurup geri çekildi.

Burunlarız birbirine değiyordu.

"Çok yakışıklı olmuşsun siyah gömleğinle." Dedi bir anda. Burnunu burnuma sürttüm. "Sen kendini görmüyorsun sanırım bebek." Dedim ve onu tekrar kendi etrafında döndürüp kollarım arasına aldım.

"Nefes kesici olmuşsun." Bana gülümsedi ve şarkıdan atıfta bulunarak şu cümleleri söyledi,

"Ne kadar süreceği umurumda değil, seninle olduğum sürece yüzümde bir gülümseme var." Yüzümü eğip yanağını ısırıp öptüm.

"Son nefesime kadar sürdüreceğim, yemin ederim." Bana sıkı sıkı sarıldı.

"Ben de sürdüreceğim... Ben de yemin ederim."

-

Anaaaa

paslanmışız.

ofya çok özlemişim !!!<3

umaaaaaarıııııııııııımm beğenmişsinizdir 

<3


Bira ve Kahve | Daddy IssuesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin