10. Tahrik

16K 759 104
                                    

+18
--------

Cihad saatlerdir evde tek başına olmanın sıkıntısıyla derince oflayarak ayağa kalktı. Ilgaz çalıştığı için işe gitmek zorunda kalmıştı ve kapıyı üzerine kilitlediği için Cihad bir yere gidemiyordu.

Saatlerdir olduğu gibi Ilgaz'a yine bir küfür savurdu. Üstündeki Ilgaz'a ait olan tişörtü yukarı doğru sıyırıp yarasına baktı. Elini hafifçe bastırdığında acımasıyla dişlerini sıktı. Bıçak çok derine batmıştı. Eskiden kardeş bildiği ama sonradan ihanetine şahit olduğu adamın açtığı bir yaraydı.

Aklına geldiğinde gözlerini yumdu. İhanetine rağmen ona kıyamadığı adamın silinmeyecek bir hatırası vardı artık teninde. Bir daha eskide bıraktığı birine acımak gibi bir hataya düşmeyecekti.

Ve işin kötüsü de o kişi kardeşi bildiği adamın -Uğur'un- öz kardeşiydi. Her gün yüz yüze baktığı adamı şimdi nasıl görmezden gelecekti ki? Ayrıca bir de bunu Uğur'dan saklaması gerekiyordu. Öğrenirse kardeşim demez harcardı onu. Uğur için Cihad onun kardeşiydi.

Akşam olmak üzereydi ve geçen seferki çıkış saatine göre Ilgaz'ın eve gelmesine az kalmıştı. Neden onu burada tuttuğunu bir türlü anlayamıyordu Cihad. Bir de düşman olacaklardı! İnsan düşmanına evini açıp gitmemesi için onu eve hapseder miydi? Ilgaz gibi dengesiz bir düşmana sahip olan Cihad için bu pekde olağanüstü değildi.

Ama yine de düşünmeden edemiyordu. Geçen seferlerde olan öpüşmeler aklına geldiğinde kaşlarını çattı. Ilgaz'ın gerçekten de eşcinsel olma ihtimali var mıydı? Çünkü normal bir erkek başka bir erkeği rastgele canı istedi diye öpmezdi, iki kere hemde.

Aklına Ilgaz'ın sıcak dudakları geldiğinde kaşlarını çatarak kafasına bir tane vurdu. " Gerizekalı herif! Benim de ayarlarımı bozdu arsız piç! "

Daha önce birçok defa kızlarla birlikte olmuştu ama ilk defa öpüşüyordu. En çok zoruna giden şey de buydu zaten, ilk öpüşmesinin çükü olan biriyle olacağını asla tahmin etmezdi. Cihad erkeklerden hoşlanmadığına emindi ama neden aklına öpüşme anı geldiğinde içinden sıcak bir şey kasıklarına doğru iniyordu?

Hepsi Ilgaz'ın suçuydu!

Kendi içinde çatışmaya girmişken çalan telefonla ayağa kalkıp sehpanın üzerinde duran telefonunu açtı. Uğur arıyordu. " Efendim? " diye sordu tekrar Ilgaz'ın yatağına otururken.

" Kardeşim? Ne yapıyorsun, neredesin? Bugün mahalleye inmeyince bir arayayım dedim. Bir sıkıntı yok değil mi? " diyen Uğur'la derin bir nefes aldı. Sıkıntının büyüğü var o da kardeşin dememek için kendini zor tuttu. Aralarını bozmamak için iki yıldır susuyordu, şimdi de susardı. Ama bu demek değildi ki o şerefsiz Fatih'e haddini bildirmeyecekti.

" Yok be oğlum ne sıkıntı olacak. Babaannemi biliyorsun, tutturdu evde durmuyorsun diye. Ondan gelemedim. Ama yarın oradayım merak etme. " dedi, içinden yalanına babaannesini kattığı için özür dileyerek. Yaşlı kadın yalan söylediğini duysa yaşına başına bakmaz kulağını çekiştirerek rencide ederdi.

" Tamam kardeşim ben seni tutmayayım. Hadi iyi akşamlar, ama yarın gel bak. " dediğinde, Cihad onu onaylayıp telefonu kapattı.

Telefonu rastgele yatağa atıp daha fazla dayanamayıp ayağa kalktı. Aklına yapacak bir şey gelmezken yavaş adımlarla giysi dolabına ilerledi. Ilgaz'dan habersiz giysilerini almayı sorun etmiyordu çünkü Ilgaz da kapıyı onun üzerine kilitlerken bir sorun etmemişti. Duyduğu tek şey kahvaltıdan sonra yatakta uzanmışken üzerine kilitlenen kapı olmuştu.

Beyaz bir gömlek ve siyah bir kot çıkardı. Bu akşam buradan çıkacaktı ve dışarıda birinin Ilgaz'ın kıyafetlerini tanımasını istemiyordu. Beyaz gömlek ve siyah pantolon herkeste vardı o yüzden dikkat çekmezdi.

YAVUKLU-GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin