[Siyahlı Kız]

932 50 18
                                    

Yazın en sıcak günlerinden biriydi. Ama bugün o sokaktaki insanların dikkatini sıcak havadan daha çok çeken bir kişi vardı. Şehrin en kalabalık sokağında herkesin gözü tek bir kişideydi:

Hava sıcak olmasına rağmen simsiyah uzun bir kapşon, altına uzun hafif yeşile çalan bir renkte kalın bir kargo pantolon giymiş kızdı. Dahası tüm saçlarını kapşonunun şapkasının altına sokmuştu. Gözlerine simsiyah güneş gözlükleri takmıştı. Suratının geri kalanını siyah bir maske örtüyordu. Kız bu haliyle kapkaççıları andırıyordu. Yanından geçtiği herkes cüzdanı veya telefonu hala cebinde mi diye yokluyordu.

Kız onları umursamadan yolda ilerliyordu. Elinde birkaç tane kağıt vardı. Onları buruşturmamaya özen göstererek yürüyordu.

Kız, Nemesis adıyla bilinen spor salonunun önünde durdu. Burası oldukça ünlü ve kaliteli bir yerdi. Spor salonunun 2 tane ortağı vardı. Bu 2 ortaktan sadece birinin adı meşhurdu: Violet García, eski gençler boks şampiyonu. Yetişkinler kategorisine katılmaya hak kazanmıştı ama bilinmeyen bir nedenle boksu bırakmıştı. Şimdi günlerini burada spor antrenörü olarak geçiriyordu.

Kız hışımla spor salonunun kapısını itti. İçeri girdiğinde etrafa kısaca bir göz gezdirdi. Gözüne resepsiyon çarptı. Etraftaki insanların dikkatini çekmemeye çalışarak resepsiyona yanaştı. Resepsiyondaki kadın kızı fark edince biraz tedirgin oldu.

"Nasıl yardımcı olabilirim hanımefendi?" Sekreter kadın korktuğunu belli etmemeye çalışıyordu.

"Şey... ben iş... görüşmesi için buradayım. Müdürünüzle..." Sekreter kadının içi rahatlamıştı ama siyahlı kız gergin duruyordu.

"Ahh... Bugün sadece Bayan Violet burada. Onun odasıda ileride soldaki siyah kapı." Kız kafasını salladı.

Sekreterin tarif ettiği odaya doğru ilerledi. Siyah kapının önünde durdu. Kendini zorladı ve kapıyı çaldı. "Gir." Kelimesini duyduğunda irkildi. İsteksizce kapıyı açtı.

Karşısında O ünlü kadın vardı. Kız onu görünce içinde birden fazla duyguyu aynı anda yaşadı . Kıskançlık, öfke, şaşkınlık, ve birazda olsa etkilenmişlik. Her duygusunun bir nedeni vardı ama bunları düşünmek istemedi.
Violet kızı bir süre süzdü. Kızda tuhaf bir şeyler vardı.

"Buyrun oturun." Violet masasının kaşıdındaki sandalyeyi gösterdi. Kız hızlıca sandalyeye oturdu.

"Peki be için burdasınız? Salona kayıt mı olmak istiyorsunuz?" Kız kafasını salladı ve elindeki kağıtları uzattı.

"Salon için bir görevli arıyormuşsunuz. Bu kağıtlar iş başvurum için."

"Ahh doğru unutmuşum." Violet kağıtları incelemeye başladı. Formda eksik kısımlar vardı. Fotoğrafın olması gereken yer boştu.

"Hmm... Valentina? İlginç bir isim. Anlamı nedir?"

"Şey ismim Valentina ama bana kısaca Valeria deseniz daha iyi olur. Valentina ve Valeria aynı kökten geliyor anlamları aynı. Sağlıklı güçlü kadın demek ama annem 2. Anlamı olan sabırsızlık olduğu için bu ismi vermiş." Violet'in bu ismi çok ilginç bulduğu belliydi.

"Erken mi doğdunuz?" Valeria kafasını salladı.

"Doğduktan sonra 2 ay hastanede kaldım." Violet kağıda bakıp kafasını salladı.

"İstediğin iş için üniversite şartı yok ama oldukça iyi bir eğitim geçmişin var. Veterinerlik fakültesi bitirmişsin. Neden bu iş?" Valeria'nın soğuk bakışları gözlüğün altından bile belliydi.

"Özel hayat diye bir şey duydunuz mu bayan Violet?" Violet gülümsedi.

"Peki... o zaman gelgelelim şu fotoğraf mevzusuna. Suratınızı görmek nasip olacak mı acaba? Buraya fotoğrafınızı koymamışsınız. Eh şimdide yüzünüz kapalı." Valeria iç çekti.

"Söylemeye çekindiğim bir şey var... suratımda sivilceler var ve intap kaptılar. Suratım kötü durumda o yüzden maske takıyorum." Violet sorduğu soruya pişman oldu.

"Üzgünüm... geçmiş olsun." Valeria cevap vermedi.

"O zaman işe alındınız. Salı günü gelip başlayabilirsiniz." Valeria sevinmiş gibiydi.

"İsterseniz pazarteside başlayabilirim."  Violet kafasını salladı.

"Evrak işleri var. Hem ortağımlada konuşmalıyım salı günü başlaman daha uygun." Valeria sandalyeden kalktı.

"Peki... iş için teşekkürler. Salı günü görüşürüz." Valeria kapıya doğru giderken Violet onu durdurdu.

"Şey yardıma ihtiyacın olursa çekinme" Valeria Violet'in sözünü kesti.

"Ben dilenci değilim. Aptalda değilim kendinize gelin." Valeria hışımla odadan çıktı.

Violet onun arkasından öylece bakakalmıştı. Kızdaki bu gizemli hava Violet'i iyice meraklandırmıştı. Ama Valeria'nın hayatını en ufak kurcalamasında Valeria kendini korumaya almıştı. Belkide her şeyi ona zaman göstericekti ya da kendisi bulmak zorundaydı.

Bu kitabı sana adıyorum MeowMeow_Cha 💕💕💕🔥💕💕💜💜💜💜


Bu bölümü muhteşem yüzyıl izlerken yazdim İbrahim paşaya selam olsun

Violet Lover (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin