7.Bölüm

209 14 39
                                        

Karaca bunu duyduğu anda dona kalmıştı resmen böyle bir şeyi asla beklemiyordu dün yaşadıklarına rağmen

Azer : Ne oldu sustu o papuç kadar dilin

Karaca : Oynama benimle

Azer : Oradan bakınca öyle görüyorsan sen harbiden aptalsın

Karaca: Sensin aptal

Azer : Bak nasıl canlandın hemen

Karaca : Azer olmuycak duaya amin deme

Azer : Valla kusura bakma Karaca hanım bu saatten sonra sen nereye ben oraya

Karaca : Yok ya 

Azer : Aynen öyle ve sende itiraf ediceksin Kara Melek 

Karaca : Neyi 

Azer : Aşık olduğunu 

Karaca : Çok beklersin 

Deyip çekip gitmişti Azer ise kendi kendine gülüyordu çocukluğundan beri hiç bu kadar mutlu olduğunu hatırlamıyordu. Ama aklına gelenlerle gülümsemesi solmuştu ne olmuştu Selim Koçovalı ve karısına ve daha da önemlisi Karaca'nın kardeşim dediği kimdi çünkü onun bildiği Selim Koçovalı'nın sadece iki çocuğu vardı

- Çukur - 

Karaca eve geldiğinde kendini direk odasına attığı anda Akın sorgulayıcı bakışlarla kardeşinin odasına girmişti 

Akın : Ne işler karıştırıyorsun sen 

Karaca : O katili bulmamız lazım 

Akın : Ne 

Karaca : O katili bulucaz 

Akın : Karaca'm güzelim ne oldu anlat hadi 

Karaca : Bizim sadece anne babamız ölmemiş abi

Akın : N-ne demek bu 

Karaca : Kardeşimizde ölmüş 

Akın bu duyduklarına inanamışken Karaca çantasından çıkardığı kağıdı alıp okuduğunda ise gözyaşarını daha fazla tutamıştı. Meğer sadece anne babaları değil doğmamış kardeşleride kurban gitmişti o gün 

- Azer'in Mekan'ı - 

Yılmaz abisinin mutlu bir şekilde mekana gelmesini ve aksaklıklara rağmen bağırmaması o kadar garip gelmişti şaşkın bakışlarını saklayamıyordu 

Azer : Ne bakıyon lan öyle 

Yılmaz : Abi sen iyisin dimi 

Azer : İyiyim 

Yılmaz : Kafanı bir yere vurmadın 

Azer : Hayır 

Yılmaz : Hasta falan da değilsin 

Azer : Değilim lan 

Yılmaz : Ne oldu o zaman sana ya sen şimdiye kadarçoktan benim gırtlağıma çökmüştün 

Azer : Aşık oldum lan oldu mu 

Yılmaz : Hadi be kime 

Azer : Karaca'ya 

Yılmaz : HAS S*KT*R

Azer : Höst lan davar 

Yılmaz : Abi sen kimi dediğinin farkındasın dimi 

Azer : Valla hiç bu kadar farkında olmamıştım Yılmaz 

Cebinden çıkardığı kolyeye gülerek bakar sabah çıkmadan önce komidinin yanında bulmuştu 

Cebinden çıkardığı kolyeye gülerek bakar sabah çıkmadan önce komidinin yanında bulmuştu 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

- Çukur - 

Karaca ve Akın artık daha da fazla intikam istiyorlardı ve bunun içinm her şeyi yapmaya hazılardı. Karaca sonunda kolyesinin olmadığını fark edince odasını kısa bir şekilde ama aramış sonra aklına gelen kişi ile hemen onu aramıştı 

Karaca : Kolyem nerede 

Azer : İnsan önce selam verir be 

Karaca : UZatma kolyem nerede 

Azer : Bende 

Karaca : Mekanındasın dimi 

Azer : Ev- 

Telefonu suratına kapatmıştı Karaca kolyesi yok diye sinirlenirlemişti ama bu Azer'in baya hoşuan gitmişti bu dik başlılık karşısında resmen mest oluyordu. Sinirle içeri girdiğinde Azer gülümseyerek ona bakıyordu  

Karaca : Kolye mi ver 

Azer : Kızım sen nezak bilmezmisin be 

Karaca : Kızım deme bana ver kolyemi 

Azer : Neden bu kadar önemli bu kolye senin için 

Karaca : Annemin kolyesi o tamam mı ver şimdi 

Kolyeyi uzattığı anda ani bir hareketle belinden tutup kendine doğru çekmişti

Karaca : Napıyorsun sen ya 

Azer : Sen ne ara bu kadar girdin benim kalbime. Helal olsun kendine bağladın beni 

Karaca : Bırakırmısın beni 

Azer : bu saatten sonra zor artık hücrelerime kadar aşık ettin kızım sen beni 

Karaca : Bak hala kızım diyor ya taş kafa 

Azer : Aman sanırsın pamuk prenses 

Karaca : Benimle oyanamdığını nereden bilicem 

Elini tutup kalbine götürmüştü ve gerçekten çok hızlı atıyordu sanki yerinden çıkıcak gibiydi. Bu yalan olamazdı 

Azer : Burası her zaman doğru söyler senin kalp atışını buradan duyuyorum Kara Melek 


Biraz kısa bir bölüm olduğu için hepinizden özür dilerim en kısa zamanda telafi edicem 

Kara SevdaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin