- Saatler Önce -
Akın restoranında işlerini hallederken yorulmuyor aksine çok keyif alıyordu mutfakta olmayı her zaman çok sevmişti o ve kardeşi çok zor şartlarda okumuştu sonuçta. Gelen kişiyi gördüğünde ister istemez gerilmişti
Akın : Buyrun
Tatavlalı : Merhabalar akın bey ben Tansu Kılıç diğer adımla Tatavlalı adımı duymuşsunuz dur
Akın : Duydum evet
Tatavlalı : Dedeniz İdris Koçovalı ile aramızdaki husumeti bilirsiniz silahalarıma el koydu
Akın : Biliyorumda neden buraya geldiniz peki
Tatavlalı : Bana ortak olmanızı
Akın : Sizinle ortak olucam demek ha
Tatavlalı : Evet dedenize karşı birlik oluruz
Akın : Kabul etmezsem
Tatvlalı : Kardeşiniz-
Akın : Ben hayatım boyunca elime silah almadım bu 1. Ama beni kardeşimle tehdit edicek birine acımam buda 2
Tatavlalı : Son sözünüz bu mu
Akın : Evet bu
Tatavlalı : Öyle olsun Akın bey
Çukur'un içinde olmak zorunda olduğu için onu tanıyan bir çok kişi vardı ve böyle ortaklık teklifi eden kişiler çoktu ki en baştada dedesi ve amcası geliyordu. Restoranda çıktığında sırtına üst üste bıçak darbeleri yiyip yığılıp kalmıştı
- Şimdiki Zaman -
Sanki nefes alamıyor gibi his ediyor biri elleri ile kalbini sıkıştırıyordu sanki abisini araması lazımdı ama gerginlikten telefonunu bile bulamıyordu çantasından
Azer: Dur dur sakin ol noldu
Karaca : Abimi aramam lazım
Azer : Dur dur burada telefon işte
Üst üste arasa bile Akın'ın telefonunu açmaması onu daha da korkutuyordu telaşla arabaya binip restorana doğru gittiğinde abisini kanlar içinde gördüğünde dizlerinin bağı çözülmüştü resmen
Azer : Karaca kendine gel hadi hastaneye götürelim hemen
Karaca : Abi
Akın'ı arabaya taşıdıktan sonra direk hastaneye getşrmişler Azer Salih'e haber vermişti ama Karaca sanki kilitlenmiş gibiydi
Azer : Gülüm kendine gel bak getirdik hastaneye Akın'ı
Karaca : Abimde ölüyor
Azer : Hayır hayır bak Akın iyileşicek sakin ol
Karaca : Benim abimden başka kimsem yok
Azer : Ben varım gülüm abin iyi olucak
Karaca : Bırakmaz dimi beni
Azer : Bırakmaz
Birbirlerine sıkıca sarıldıklarında duydukları sesler yüzünden ayrılmak zorunda kalmışlar Cumali'yi gören Azer kendini baya sinirli his ediyordu
Cumali : Ne işi var bunun burada. Sana diyorum abin o halde iken sen bununla mıydın
Karaca : ASIL ABİM O HALDEYKEN SEN NEREDEYDİN
Cumali : Ba-
Karaca : Eğer benim abim ölürse sizi bititiririm
Cumali : LAN BANA BAK
Tam elini kaldırıcağı sırada Azer sertçe bileğini tutmuş ve bükmüştü
Azer : O elini kırarım sonrada g*t*ne sokarım
Cumali : Lan-
Yamaç : Yeter Akın'ı düşünüceğine ne derdinsin sen ya
Karaca'nın tek düşündüğü abisiydi anne babasından sonra onuda kaybetmeye dayanamazdı tamam amcaları Saadet ablası vardı ama anne babasından geriye sadece abisi vardı
- Ameliyathane -
Akın'ın ameliyatı doktorları baya zorlamaya başlamış hasar sandıklarından da büyüktü ama o sıra Akın bambalka birşey içindeydi bu zaman ki en güzel rüyada
- Rüyası -
Bir yatakta uyanmış şaşkınlıkla etrafa bakarken hatırlamış ve baya şaşırmıştı burası evleriydi ama nasıl olabilirdi. Ama onu daha da şaşırtan komidin de ki fotoğraftı anne babası ve kardeşi ile olan fotoğraftı hemde eski bir fotoğrafta değildi ve yanlarında bir kız daha vardı
Akın : Noluyor ya
Ayşe : Akın hadi oğlum kalk artık kahvaltı hazır
Annesinin sesini duyduğuna inanamamış koşarak aşağı indiğinmde masada gazetesini okuyan babasını görünce daha da şaşaırmış anneside yanındaydı
Selim : Oooo Akın bey günaydın
Ayşe : Oğlum hadi otursana
Akın : Annem
Annesine sıkıca sarılıp kokusunu içine çekip babasına aynı şekilde sarılmış onlara uzun uzun bakmıştı
Selim : Hayırdır gece içkiyi fazla kaçırdın galiba
Akın : Yok baba kötü bir rüya gördümde onun etkisindeyim galiba
Ayşe : Hayır olsun oğlum noldu çok mu kötüydü
Akın : Hemde çok
Selim : Eee benim kızlarım nerede benim
Ayşe : Geliyorlar Karaca Aylin hadi kızlar
Karaca-Aylin : Geldik
Selim : Azer beyle mi konuştunuz gene
Aylin : Eniştem aradı ablamı napalım baba
Akın : Azer'i biliyor musun baba
Selim : Nasıl bilmiyorum oğlum yarın düğün var ya
Akın : Düğün mü
Aylin : Abi uyanamadın galiba
Akın : Galiba
Karaca : Baba Alış artık sende Azer'e
Selim : Ben kız babasıyım tabikide alışmıycam ve sevmiycem
Ayşe : Ama benim babam sana alışmıştı hayatım
Karaca : Ayşe Sultan vurdu ve gol oldu
Selim : Sen öyle san hala sağ olsun bana laf sokuyor
- Hastane koridoru -
Karaca hala doğru düzgün nefes alıp veremiyor bu yüzden kendini zar zor dışarı atmıştı ama o sırada da yağmur yağıyordu ve kendini biranda yere bırakınca Azer'de sımsıkı ona sarılmıştı
Karaca : Allahım nolur abimde alma benden lütfen