- 1989 -
Bu hayatın için doğmuştu ama buraya ait olmadığını her zaman his ediyordu daha 13 yaşında ufacık bir çocuktu ama çocukluğunu doya doya yaşamıyordu.Şimdi küçük bir kardeşi olmuştu Yamaç. Küçük kardeşini izliyordu sürekli
Selim : Merak etme sana zarar vermelerine asla izin vermiycem
Babası ve annesi ona çocukluğunu yaşatmıyordu ama kardeşinin yaşaması için elinden gelen herşeyi yapıcaktı yapmak zorundaydı
- 1990 -
Gözleri dolu bir şekilde kaşındaki kanı durdurmaya çalışıyordu babası aerık 14 yaşında olduğunu artık silah kullanması gerektiğini söylemiş eline bir silah vermişti istemediğini söylediğinde ise dayak yemişti
Sultan : Babanı çok kızdırmışsın
Selim : Anne lütfen gidelim buradan
Sultan : Burası bizim evimiz. Köklerimiz burada
Selim : Günün birinde ölmemi mi istiyorsun eve sürekli saldırı oluyor görmüyor musun
Sultan : Senin baban İdris Koçovalı sende ona yakışır bir evlat ol
Selim : Ben asla onun gibi bir baba olmuycam
Sultan oğlunu daha fazla dinlemeden çıkıp gitmişti onun için Çukur'un Sultan anası olması önemliydi çocuklarının nasıl bir hayatı olduğu umurunda bile değildi. Cumali ve Kahraman bu duruma alışmışlar onu göre yaşıyorlardı ama Selim böyle yaşamak istemiyordu normal bir hayat istiyordu
- 1991 -
Artık burada olmak daha da zor gelmeye başlamıştı hele son olanlardan sonra babası bütün düşmanlarını evinin önünde infaz etmişti ve marifetmiş gibi bunu izletmişti. Ve bu sayede hayatının kararını vermişti bu olay sayesinde 15 yaşında bir delikanlıydı artık bundan sonraki hayatının temiz geçmesini istiyordu bu yüzden gece yarısı herkes uyurken evin arka tarafından çıkıp olabildiğince hızlı koşmuştu sonunda Çukur'dan uzaklaşmayı başarmıştı ama nereye gidiceğini bilmiyordu rastgele bulduğu ilk yerde biraz dinlenmek için oturunca
X : İyi misin oğlum
Selim : İyiyim biraz dinlenmek için oturdum sadece
X : Emin misin
Selim : Şey ben evden kaçtım aslında
X : Benim adım Levent senin adın ne bakalım delikanlı
Selim : Selim
Levent : anlat bakalım ne seni gece vakti yollara düşüren
Selim : Babam yüzünden o evde daha fazla kalamazdım
Levent : Ne yaptı ki sana
Selim : Çukur'dan geliyorum ben babam İdris Koçovalı
Levent : Sana zararı mı oldu yoksa
Selim : Ben kendimi bildim bile silahların içinde büyüdüm ama böyle bir hayat istemiyorum ben amca liseye başlıyorum haftaya ilkokul ve ortaokuldaki gibi peşimde bin tane koruma ile okul hayatı istemiyorum arkadaşlarım dilediğim gibi eğlenmek istiyorum istediğim üniversiteye gitmek istiyorum ama ailem bunları anlamıyor. Ben çok şey istemiyorum gerçekten
Levent : Kalıcak yerin yok dimi
Selim : Şey yok
Levent : Gel hadi
Beraber dükanın karşısındaki eve giderler Levenet bey misafir odasını hazırlamış sonrada sıcak çay koymuştu üşümüştü belli ki bu çocuk
Levent : Karım ve oğlum seneler önce bir trafik kazasında öldü kimim kimsemde yok burada kalabilirsin. Harçlığını çıkarmak istersende kitapçıda çalışabilirsin
Selim : Teşekkür ederim
Demek ki dünyada iyi adamlarda vardı herkes İdris Koçovalı gibi zalim değildi bunu bir kez daha görmüştü. Böylelikle bir hafta geçirmişler artık lise ye başlamıştı kardeşi Yamaç'ran elini çekmemişti Saadet sayesinde her anını öğreniyordu kardeşinin
- 1992 -
1 senedir hayatı gerçekten çok güzel gidiyordu Levet bey artık ona baba gibi olmuştu. İdris Koçovalı ona geri dönmesi için baskı yapmıştı ama asla dönmüyceğini söylemişti. Lise hayatı istediği gibi geçiyordu ve şimdi onun için bambaşka bir kapı açılmak üzereydi
Selim : Bu akaşm halısaha ya gidiyoruz dimi
Mahmut : Tabiki de oğlum ama bu sefer idda da koyucaz
Selim : Tamam koyalım
Kantinde etrafa bakarken biraz ileride gördüğü kıza baka kalmıştı resmen kahverengi uzun saçları ile gerçekten çok güzel görünüyordu
Mahmut : Bu seneki yene öğrencilerden adını bilmiyorum ama
Selim : Neyse akşam konuşuruz
Deyip dersten sonra kitapçıya gelmiş okuldan sonra burada harçlığını çıkarıyor Levent bey ona bir babalık yapıyordu resmen
Levent : Selim oğlum benim bankada işim var dükkan sana emanet
Selim : Tamam Levent baba
Levent çıktıktan kısa bir süre sonra içeri bir kaç kız girmişti ama bir tanesine baka kalmıştı Selim resmen. Çaktırmadan bakmaya çalışıyordu ama göz göze geliyorlardı. Kızda bulduğu kitabı alıp hemen onun yanına gelmişti
X : Şey bu kitap ne kadar acaba üstünde yazmıyordu da
Selim : Öğrencilere belirli bir süreyle bedaya veriyoruz okusunlar
X : Öyle mi çok sevindim
Selim : Adınızı öğrenebilir miyim
X : Ayşe
Bir kaç işlemden sonra kitabı uzatmış Ayşe arkadaşları ile dükkandan çıktığında kitabı açıp baktığında içinde yazan nota arkasını dönüp tebessüm eder
''Kitabın devamı haftaya gelicek bu arada benim adımda Selim''
Ertesi sabah okula gittiğinde cesaretle Ayşe'nin oturduğu banka gitmişti
Selim : Günaydın
Ayşe : Aaa aynı lisede miydik
Selim : Evet tesadüf işte Bu kadar çabuk bitirme kitabı sıkılırsın gelene kadar
Ayşe : Napıyım yapıcak fazla birşeyim yok kitap okumak bana iyi geliyor
Selim : Bana da
Ayşe : Şanslısın babanın yeri sonuçta
Selim : O aslında pek öyle sayılmaz
Ayşe : Nası yani
Selim : Bir gün daha detaylı anlatırım. Şey
Ayşe : Ney
Selim : Benimle kahve içmeye gelirmisin yani iki arkadaş olarak
Ayşe : O-olur gelirim
Selim : Tamam nerede buluşalım
Ayşe : Okulun aşağısındaki kafede buluşalım o zaman yarın ne dersin
Selim : Olur. Zilde çaldı görüşürz
Ayşe : Görüşürüz
İkiside gülümsemelerine engel olmamıyorlar kalpleri sanki yerinden çıkıcak kadar hızlı atıyordu resmen
Selim'in hikayesinin ilk yarısı özel bölüm serisi olarak gelicek kaç bölüm sürer bilmiyorum ama normal bölümler gelmeye devam edicek
Nasıl buldunuz Selim'in kendi hayatı için verdiği mücadeleyi