Salih ve Yamaç şaşkınlıkla kalak kalmışlardı nasıl yani babaları İdris Koçovalı kendi oğlunu gelinini ve torunlarını mı öldürmüştü
Yamaç : Yanlışın vardır
Emmi : Yanlış değil maalesef. Selim Ayşe ve Karaca hatta o doğmamış bebek. Dördünüde İdris infaz etti
Salih : Lan niye bir insan kendini oğlunu neden öldürür
Emmi tek tek anlatmaya başladığında hepsi bir kere daha yıkılır Selim doğru bir adam olduğu için mi öldürülmüştü yani hemde kendi babası tarafından. O sırada Azer'de Cumali den duymuştu herşeyi ve gülmeye başlamıştı
Azer : E benim sizi yok etmem gerek artık
Cumali : Azer-
Azer : Benim karım gittiği günden beri Azer'den geri hiçbirşey kalmadı
Deyip bir güzel dövmeye başlamıştı en sonunda Cumali'yi farelerle dolu bir fıçının içine hapis eder. Cumali'nin acı çığlıklarını duyduğunda karısını son gördüğü an aklına gelir
- Çukur -
İdris Koçovalı'ya çoktan haber gelmişti bile ama ondan planlar tükenmezdi. İşine yarayan Azer'in delirmesi idi zaten ama daha da delirmesinden bir zarar gelmezdi
Sultan : Şimdi napıcaz
İdris : Ne yapmamızı istersin
Sultan : Hep yaptığını yap öldür gitsin
İdris : Azer zaten delirdi biraz daha delirmesinden bir zarar gelmez
Sultan : Napıcaksın peki
İdris : Şimdilik sadece Azer'i daha da delirticem sonra Salih Yamaç ve Akın ın icabına bakıcam
Sultan'a göre aile için kayıp vermek gayette normaldi İdris içinde öyleydi. Telefonunu çıkarıp Azer'e mesaj atar
'' Karının öldüğü yere gel''
Deyip adresi mesaj atmış Azer mesajı gördüğü an hemen yola koyulmuş. Depoya geldiğinde önünde büyük bir paravan be karısının görüntüsü
Azer : Gülüm
Karaca : Senden korktuğumu sakın sanma bana naparsan yap umurumda değil. Ama Azer ve Abime sakın dokunma
Karısının boynuna dolanan ip ile sanki kendi nefeside kesilmişti ama gözünü bile kırpmıyordu sadece kulakları çınlıyordu ve gerisi karanlıktı
- Fidanlık -
Azer den saatlerdir bir haber alamamak herkesi çok geriyordu. Tandıkları Azer bu öfke ile herşeyi yapardı
Salih : Kim bilir şuan Cumali ye neler ediyordur
Akın : Napıyorsa daha da beterini yapsın. İdris i ne zaman alıcaz
Yamaç : Şuan Çukur un arkasına saklanıyor ama onun evlat katili olduğunu. Doğmamış bir bebeğin katili olduğunu göstermemiz gerek
O sıra Erhan koşarak içeri girer bir o kadar da telaşlıydı
Yılmaz : Noldu
Erhan : Abi Azer abi dışarıda arabasının içinde kendi kendine konuşuyor kapısıda kilitli
Koşarak çıktıklarında Azer gerçekten arabada sanki yanında biri var gibi gülerek konuşuyordu
Salih : Azer napıyorsun tek başına
Azer : Ne tek başıma oğlum Karaca yanımda ya
Yılmaz : Abi
Azer : Gülüm bunların başına güneş geçti galiba seni fark etmeliyolar
Hepsi üzgün gözlerle bakmaya başlamıştı tamam iyi değildi ama bu kadar da kötü değildi ki
Azer : Akın duymadın mı oğlum gülümü
Akın : Ne dedi
Azer : Selma yı al bir akşam bize yemeğe gel
Akın : Ta-tamam
Salih Azer'in elindeki USB yi fark ettiğinde onu lafa tutup almış. Erhan ı Azeri'n başına dikip içerideki bilgisayara taktıklarında gördükleri ile şok olurlar
Yamaç : Karaca
Akın kesik kesik nefes almaya başladığında Salih hemen sprey ile ona hava vermişti. Şimdi anlamışlardı Azer in neden bu halde olduğunu
- Çukur -
İdris Azer'i delirtmiş olmanın verdiği rahatlıkla evinde oturuyordu ama hiç Salih Yamaç ve Akın ı hesap etmiyordu
Sultan : Sence Azer gerçekten delirdi mi
İdris : Karısının nasıl boğduğumu izledi. İki gram aklı kalmıştı zaten oda gitti
Sultan : Ben senin gibi düşünmüyorum
İdris : O neden
Sultan : Ne demek neden. Azer o her an herşeyi yapabilir
İdris : Yapamaz gücü yetmez
Aslında bu İdris in yaptığı en büyük hataydı işte herkesi küçük görüyordu kendinden. Evet şuan Azer in akıl salığı yerinde değildi. Ama Azer hala daha en ufak bir kıvılcımda yanmaya hazırdı
Gelecek bölümde Selim ve Ayşe nin ölümünü okuycaz