first step of help

1.4K 234 352
                                    

Hobak zaafım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hobak zaafım

***

Hayatım boyunca vampirlerin ne kadar iğrenç bir yaratık olduklarını duya duya büyümüştüm. Doğal olarak da vampirlerden nefret etmem kaçınılmaz olmuştu. Bize hep 'kan emici ruhsuzlar' olarak anlatılmış, filmlerimizin, dizilerimizin, masallarımızın bir numaralı kötü kahramanları olmuşlardı. Bize vampirler nasıl anlatılmışsa, vampirlerin de insanları o şekilde anlattığını tahmin ediyordum çünkü Taehyun'un da benden nefret etmesinin başka açıklaması yoktu.

Aramızda -geçtiğimiz güne kadar- bir barış anlaşması olmasına rağmen anlaşmaya kimse o gözle bakmıyordu. Sadece bizden daha üstün bir ırk olan vampirlerin bize saldırmaması içindi o anlaşma, barışlığa dair hiçbir şey yoktu.

Şimdiyse Taehyun benim duyduğum ve benim gibi milyonlarca insanın inandığı yalanı yerle bir ediyordu.

Peki ona inanmam ne kadar doğruydu? Bugüne kadar hep kötü şekillerde anılan vampirlere inanmam ne kadar doğruydu?

"Sana nasıl inanabilirim?" Dedim aklımdaki sorulara cevap bulmak için. Taehyun gözlerime uzun bir süre bakmış, hiç konuşmayacağını sanmıştım. En sonunda önüne dönüp tekrar rahat bir pozisyon almıştı, onun rahat bir pozisyon almasına rağmen ben hâlâ gergin pozisyonumda duruyordum.

Onunla uzun süreli göz teması kurunca çok geriliyordum.

Bakışları şehrin ışıklarında dolaşmaya başlamış, sonunda "haklısın." Demişti. "Sana bunu kanıtlayamam." İçimde anlamdıramadığım bir his oluşunca gözlerimi kırpıştırdım. Bana kırılmış mıydı?

Onun gibi önüme dönüp ayaklarımı tekrar uzattım ve ellerimi arkaya koyarak bütün ağırlığımı kollarıma verdim. "Ya da sadece kanıtlamak için uğraşmak istemiyorsun." Dedim. Cevap vermedi bende fazla üstelemedim.

Aramıza tekrar sessizlik girince buraya gelmeden önceki planlarımı düşündüm. Yalnız başıma yıldızları izleyip sabahlayacak, güneşin doğuşunu izleyecek ve sonra askerlere yakalanmadan eve tüyecektim. Yakalansam da sorun olmazdı gerçi. Planım daha en başından Taehyun yanıma geldiğinde bozulmuştu. Ama o kadar da sinirlenmemiş ya da rahatsız olmamıştım. İki medeni canlı olarak sohbet etmek kesinlikle aklıma gelmezdi. Daha bir kaç gün önce alnının çatına silah dayamıştım yanımdaki adamın. Şimdi ise onun yanında oturmuş normal bir şekilde konuşuyorduk.

Aklıma gelen ilk tanışma anımızla gülümsedim. Gülümseme sebebim benim aptallığımdı, bir vampire üstelik safkan olan bir vampire meydan okumuştum. Bundan uzun süre önce olmuş gibi bahsetsem de uzun süre önce olmuş gibi hissediyordum. Sanki tanışalı uzun bir süre olmuştu.

"Neye gülüyorsun?" Dediğinde yakalanmışlığın verdiği şeyle yüzümdeki gülümsemeyi sildim hemen. Ama gülümseme yeniden yerini aldı çünkü komikti işte. "Sadece günler öncesinde alnına silah dayadığım aklıma geldi." Dediğimde o da kıkırdadı. "Ne kadar da aptalca." Diye ekledim. "Değil." Deyince başımı ona çevirdim.

Liberation / taegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin