sipiderman31:
sipiderman31: nasıl tırnaklarım?
kuzeydincer: güzel
kuzeydincer: çok güzel hemde
kuzeydincer: bu niye bu kadar güzel
kuzeydincer: neyse, nasıl tırnaklarım demiştin nerede gelmedi foto
sipiderman31: Ya Kuzey! İyice ahlaksız oldun
kuzeydincer: wlxpwkxsf şaka şaka
sipiderman31: güleyim diye mi
kuzeydincer: yok ağla diye
sipiderman31: hep gül diye ömrümmm desen ölür müsün
kuzeydincer: bir müşteri geldi geliyorum birazdan.
kuzeydincer çevrimdışı
Kuzey'in mesajına ifade bıraktıktan sonra odağımı telefondan çektim ve bir kaç dakikadır içinde bulunduğum arabamı çalıştırdım. Bir anda bir şeyler içesim gelmişti ve bu bara gitmek için gayet geçerli bir sebepti.
Ezbere bildiğim yolda yavaşça ilerlerken şarkı açmak yerine kendim bir şeyler mırıldanarak yola devam ettim. Üzerimde sabahtan bir enerji vardı, tırnaklarımı yaptırıp modumu daha da çok yakalamıştım ve her şey şu an on onluktu.
Şu anki durumumu bir kaç ay önce odasında Kuzey Dinçer'i düşünerek dertlenen bana anlatsam güler geçerdi muhtemelen. Ama şimdi gözümü Kuzey ile kapatıp Kuzey ile açıyordum.
Tek amacım ona iyi gelmekti. Sevmeyi, sevilmeyi ve bir birimizi iyileştirmeyi istedim hep.
Boş bir yer bulup arabamı park ettikten sonra bara doğru ilerlemeye başladım. Ona göre normal bir müşteriydim fakat yine de içim içime sığmıyordu.
Bu duygu biraz fazlaydı.
Ama bu duygu çok güzeldi.
İçeriden gelen bağırış çağırış seslerini işittiğimde barın giriş kapısında kaldım. Müşterilerin olduğu yerden değil özel odaların bulunduğu koridordan geliyordu.
Görüş hizama üzgün ve sinirli olduğu her halinden belli olan Kuzey girdiğinde o beni görmeden geri çekildim. Bir kadınla kavga ediyordu. Kadını tanıyordum, hem de çok iyi tanıyordum. Bu kadın toparlamaya çalıştığımı sürekli dağıtandı.
Kuzey Dinçer'in annesi.
Geldiğim yolu hızlı adımlarla geri dönerken hemen arabama bindim ve uzaklaştım. İç sesim ne olursa olsun git Kuzey'in yanına dese de buna karşı çıkabilmiştim. Onun halledeceğini biliyordum.
Eve geldiğim gibi üzerime rahat bir şeyler geçirdim ve hemen telefonu elime aldım. Aklım hala Kuzey'deydi.
Kafasını biraz da olsa dağıtma amacıyla mesaj atma kararı aldım.
sipiderman31: hala müşterinle mi ilgileniyorsun
kuzeydincer: yok. Gitti az önce
sipiderman31: Heh iyi
sipiderman31: E nasılsın
kuzeydincer: Nasıl olmam gerekirse öyleyim
kuzeydincer: iyi diyelim
sipiderman31: değilsin
kuzeydincer: ?
sipiderman31: Değilsin Kuzey
sipiderman31: gördüm
sipiderman31: kavga ediyordunuz
kuzeydincer: Barımda bulunan özel bölgeye de mi girdin
sipiderman31: Hayır ben tam girişteyken duydum
kuzeydincer: Dinledin mi bari sonuna kadar?
kuzeydincer: Sürekli gizli gizli takip ediyorsun ya
kuzeydincer: nereye kadar böyle gizli saklı?
kuzeydincer: neyse eğlendin mi bari eğlenceli miydi kavga
kuzeydincer: Seyir zevki veriyor muyduk
sipiderman31: şu an bu söylediklerinle bir şeyler ima etmeye çalışıyorsun ve sana cidden inanamıyorum
sipiderman31: günlerdir gerçekten hiç mi olumlu bakmadın bana?
sipiderman31: acılarından zevk alacağımı düşünecek kadar nasıl bir görünüm verdim sana bilmiyorum
sipiderman31: ama bir an da olsa duvarlarını yıkmaya başladığını düşünmüştüm
sipiderman31: Güven sağladığımı, sana iyi geldiğimi düşünmüştüm zira tek amacım oydu.
sipiderman31: Her şey senin beni görmenle düzelecekse ben karşına şimdi de çıkarım. Ama olay bu değil. Anlaşılmaya ihtiyacın vardı ve ben seni anladım, karşına çıkayım ve ben buyum deyip bitsin gitsin istemedim çünkü o kızlardan değilim
sipiderman31: Şimdi de Sana iyi geldiğim düşüncesiyle konuşursak sakinleşirsin diye yazdım ama bu kadar yanlış anlaşıldığımı bilmiyordum
sipiderman31: Ben de gün içinde çok kötü şeyler yaşayabiliyorum ama böyle yapmıyorum.
sipiderman31: Sende yarattığım belki de "enayi" kız görünümü için özür dilerim. Hata bende.
sipiderman31 çevirimdışı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK YÖN +18 / yarı texting
Fiksi Remajasipiderman31: Sonra konuşuruz bunu, neyse bak ne diyeceğim sipiderman31: Kahverengi pijama aldım yakışır mı böyle evde üzerine geçirip dolaşmalık kuzeydincer: Ne bileyim ben kahverengi pijama uzmanı mıyım?! Ne var üzerinde şimşek mcqueen deseni fala...