🦋
"Kızım, Bırak kızımı! Hayır, dokunma ona!" Etrafıma baktığımda ağaçlarla çevrili bir yerdeydim. Karşımda tahtadan bir ev vardı. İçeriden bir kadının çığlıkları ve bebek ağlamaları geliyordu.
Evden içeriye ilerlediğimde kadının çığlıkları daha da artıyordu. Onların olduğu odaya girdiğimde beni görmemişlerdi. Bende onların yüzünü tam göremiyordum. Bulanıktı. Kadın yerde elleri ve ayakları bağlı bir şekilde oturuyordu. Kucağında ise bir oğlan çocuğu yatıyordu. Çocuğunda elleri ve ayakları bağlıydı ayriyeten ağzı da bantlıydı. Korku dolu gözlerle annesine bakıyor ve iplerden kurtulmak için çırpınıyordu.
Odanın içinde gözlerimi gezdirirken elinde bebek olan adamı gördüm. Onunda yüzü net değildi.
Adam elindeki bebeği kucağına almış bir şekilde kadının karşısında oturmuş kahkahalar atıyordu. Çocuk hala kurtulmak için çırpınıyordu. Onlara yardım etmek istesemde yerimden kıpırdanamıyordum. Kalbime ağrı girmişti. Nefesim kesilmeye başlamıştı.
Adam bebekle beraber ayağa kalkmış ve bebeği bir adama vermişti. Bebek ağlamaktan çatlıcaktı artık.
Kucağında bebek ve diğer adam dışarı çıkmıştı. Adam çocuk ve kadının önüne sandalyesini çekmiş ve pis pis gülüyordu. Çocuk tahminen 7 8 yaşlarındaydı. Adam çocuğun ağzındaki bandı açmıştı. "Kardeşimi bırak! Çok ağlıyor. Onu susturmam lazım. Sarılmam gerek, burdayım, abin burda demem gerek. Nolur geri getir kardeşimi."
Oraya gidip o çocuğa sarılmak istiyordum. Adamın ise yüzünü dağıtmak istiyordum. Kimdi bu adam. Daha doğrusu bunlar kimdi?
Adam sandalyeden kalkmış ve kadının yanına gitmişti. Kadın ağlamaktan ve bağırmaktan başka birşey yapamıyordu.
"Daha dur yeni başlıyoruz." Demesiyle dışarıdan gelen silah sesleri bir olmuştu. Ne oluyordu? Ben nereye düşmüştüm. Nefes alışlarım daha da zorlanmıştı.
Dışarıdan bir adamın bağırma sesi gelmişti. Galiba bu adam kadını ve çocuğu kurtaracaktı. Öksürmeye başladım. Şuan rüya mı görüyorum yoksa gerçek mi ayırt etmekte zorlanıyordum. Gözlerimi açmak istiyordum ama olmuyordu. Nefes alamıyordum. Kalbimin ağrısı da eklenince benim için daha zor bir hal alıyordu.
Adam birden kadının ayağını açmış ve ayağa kaldırıp cebinden silahını çıkartmştı. Bunların hepsini çok hızlı yapmıştı. Çocuk çığlık çığlığaydı. Bebek ne olmuştu?
"Bırak annemi! Anne dikkat et! Anneme birşey yapma!"
Üşümeye başlamıştım. Vücudum titriyordu. Beynim yok olmuştu sanki düşünme yetimi kaybetmiştim.
Neler oluyor?
İçeri bir sürü adam girmişti. En önde de bir adam vardı ama onun da yüzü bulanıktı. Elindeki silahı adama doğrultmuştu.
Ne olduğunu anlamadan silahlar patlamıştı. Çığlık sesleri yükselmişti.
Biri uyandırsın beni yoksa aklımı kaçırıcam!
Etrafıma baktığımda adam kaçmıştı bile. Yerde yatan kadının kanlı bedeni kalmıştı. Başından vurulmuştu. Kanlar içinde yatıyordu. Sonradan gelen adam koşarak kadının yanına gitmişti. Diğer adamlar ise çocuğun el ve ayaklarını çözmüştü. O da ağlayarak annesinin başına gitmişti.
"Anne beni bırakamazsın! Hayır gidemezsin. Anne nolur. Ben ne olucam? Kardeşlerim ne olucak? Bebeğimiz küçük meleğimiz ne olucak anne nolur aç gözlerini?" Görüntü kaybolmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkili Hayat
Teen FictionBen Aren ama Hayat olan. Yanlız, biraz deli, biraz çılgın, biraz dobra ama en önemlisi mutlu olmaya çalışan bir kız.. Hayattan çok bir beklentim yok sadece huzur, sessizlik ve ölüm... Şu zamana kadar her şeyimi kendim yaptım ve bundan sonra da öyle...