"Evet evet! Tamam cidden amca yeter! Camları açmayacağım tüfeğim ulaşılabilir bir yerde kapılar kilitli ocak kapalı. Kombi? Onu bile yükselttim! Evde iyi olacağım."
Amcama açıklamaları yaparken artık tekrar etmekten kızarmış suratım son defa demenin mutluluğuyla gevşemişti. Apollo bu halimi görüp Ares'in bavulunu çekelerken koridorda yanımızda bitti. Çocuk ruhlu kuzenim kesinlikle bu gereksiz sinirli halimden gerilmişti.
"Baba tamam sal kızı herşey tamam işte."
Amcam ise son kez silahı kontrol edip portmantonun çekmecesine sokuştururken sert bakışlarla oğluna baktı. Dış kapıdan yeni girip kapıyı kapatan Ares ise benim Apollo tarafından korunmama karşın kızgın birşekilde onu 'terbiye' için uyarma girişiminde bulunuyor. Kendisi çok mükemmel gibi.
"Kes sesini Apollo adam sormakta haklı bizim üstümüze vazife değil araya girmek."
"Küçük Ares'in dili açılmış iyice. Bana laf yetiştireceğine şu bavulu al! Ne koyduysan buna belimi ağrıttı sanki uluslararası kaçakçılık yaptığın için ülkeden kaçıyormuş gibi doldurdun."
Bunların kavgası artık hepimi bıktırıyor. Ares'in ters tavırları bu gece beni kıstırmayı beceremediği için olduğunu çok belli ediyor.
"Apollo , Ares ile düzgün konuş."
"Hermes bence ikisinede karışma didişip susarlar."
Amcamın uyarısına babamın elindeki son kadehi dikleyip boş kadehi elime tutuşturmasıyla ona şaşkınca baktım. Gerçekten mi? Gidecekler ve hala şarap içiyor?!
"İkiside bizim gibi bağlılıkları yok Dionisos ."
Babam omuzlarını silkti ve kravatını gevşetti. Ona olan şaşkın bakışlarım ardından yanağımı sıktı kendi çapında 'sarhoşum çokta şaşırma' demeye çalıştığını anlayınca aptallığına gülümsedim. Sadece sarhoş olduğu zamanlarda ki yanaklarımı çekiştirmesini çoçukken severdim. Kendince sevgi gösterisi sayardım ama eh artık pek sevgi gösterisi gibi gelmiyor.
"Evet bizi bırakın ve Ares'in burnunu kırayım kendi bavuluyla! Bundan güzel bir dayak Fantezisi çıkarabiliriz."
Babam sert bir şekilde Apollo'ya baktı sonra bir kahkaha atıp konuştu.
"Pekala yiğenim bunu abarttın."
"Amcan haklı artık susup bavulları taşıyın genç adamlar."
"Dion amcamın oğlu olmalıymışım, Ares sen tam babamın oğlu olacak bir ciddiliktesin."
Bende bu kaosa katıldım Ares'i son rahatsız etme fırsatım sayılırdı.
"Bu dünyaya istediğimiz şekilde gelemiyoruz kuzen!"
Kapıyı açtı ve dondurucu soğukla titredim üzerimde sadece kalın bir hırka , siyah bir kazak ve kalın kadife bir eşortman altı vardı.
"Söylesene Themis sen ne olarak gelmek isterdin? "
"Sanırım penguen. Böylece üşümezdim."
Gözlerimle kapıyı işaret ettim kapatması için feci derecede üşüyordum.
"Üşümek mi?"
"EVET ŞU LANET OLASI KAPIYI KAPATSAN MI ARTIK PENGUEN DEĞİLİM GÖTÜM DONUYOR!"
"Küçük Themis üşüyor musun? Paltomu al."
Tam paltosunu çıkarırken hayır anlamında başımı salladım.Amcam ve Apollo burada olduğu için bana 'hayatım' diyemiyor. Bunun sınırını hissetmek rahatlatıcı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaamos
Fanfiction|Hannibal Au| Themis bu hayattan çok şey istemedi sadece bazı arzuları vardı... Hannibal ise onda olan ışığı parlattı. ~Kaamos Fince 'Kutup gecesi demektir, 24 saatten fazla süren karanlık dönemi temsil eder'~ 2024 Temmuz'a Kadar Askıda -Tek tük b...