𝐇𝐢𝐬𝐭𝐨𝐫𝐲 𝐑𝐞𝐩𝐞𝐚𝐭𝐬 𝐈̇𝐭𝐬𝐞𝐥𝐟

❝Abi Deme Bana.❞

14. Bölüm

❝Kırgınım kendime, henüz bilmesende...❞

Harry, bakışlarını bio babasına çevirdi. Adama sinir olmuş bir bakış attıktan sonra, "N'olur birazcık yesem? Alt tarafı iki dilimcik falan." diye isyan etti.

Tony Harry'e iç çekerek baktı. Küçük oğlu sabahtan beri pekmezli turta yemek için ısrar ediyordu. Daha dün sabah şekerinin yükselmesi sanki hiç yaşanmamış gibi.

Üstelik 'tıslama' meselesi hakkında hâlâ konuşmamışlardı ve Tony merak etmeye devam ediyordu.

"Olmaz, ufaklık. Zaten Brucie'nin sana hazırladığı listeye de uymuyorsun. Daha dün kan şekerin yükselmemiş gibi tatlı yiyemezsin."

Harry dudaklarını büzdü ve Tony'e şirin şirin baktı. Yeşil gözleri parıldıyordu.

Kanma... Kanma... diye düşündü Tony.

"Lütfen."

Tony, neredeyse gardını düşürmek üzereydi ama sonra aklına Harry'nin bayıldığını gördüğü ilk an aklına geldi.

Canı yanmıştı. Fiziksel olarak değildi ama yanmıştı.

"Belki başka zaman." dedi Tony, yavaşça. "Tercihen abartmadan."

"Söz, dokuz dilim yemeyeceğim bu sefer."

Tony hafifçe güldü. "Tutmayacağın sözler vermesen keşke."

Harry omuz silkmekle yetindi.

"Biricik üvey babam!"

Oturma odasından gelen sesle ikiside başını kapı tarafına çevirdi. Harley bir elinde telefonla, mutfağa girmiş ve şaşkınlık dolu gözlerini Tony'e dikmişti.

"Okulumuzun yaz için Stark kulesine düzenlediği küçük(!) ziyaretten neden sınıftaki veletlerle birlikte haberim oluyor? Oğlun olarak bu haberden neden muaf tutulduğumu öğrenebilir miyim lütfen?"

Tony, Harley'e gözlerini kırpıştırarak baktı. Oğlanın tek nefeste söylediği şeyleri ögelerine ayırıp anlamaya çalışıyordu. Harley o kadar hızlı konuşmuştu ki anlam verememişti.

Harry onun acı çektiğini görünce, "Neden yaşadığı kuleye yapılan sınıf ziyaretini, tüm izinler babasından geçtiği halde yeni öğrendiğini soruyor." diye tane tane açıkladı.

"Ha," dedi Tony, bir anlığına bunu nasıl anlayamadığını sorğulayarak. Son zamanlarda fazla dalgındı. "Zaten katılmayacağın bir ziyareti önceden bilmeye neden ihtiyacın var?"

Harley şok içinde ona baktı.

"Aynı şeyden bahsediyoruz değil mi? Yaşadığım yere yapılan ziyaret."

Harry gülmemek için kendini zor tutarken, Tony sırıtarak başını onay anlamında yavaşça salladı.

Harley göz devirdi. "Sınıfım resmen evim olan yeri ziyarete geliyor ve ben bunu şu an öğreniyorum."

"Öğrenmedin mi sonuç olarak?"

"Onlarla birlikte öğrendim!"

Harry, daha fazla kendini tutmadan büyük bir kahkaha attı. Harley bıkkın halde ikisini izlerken, Tony de Harry'e eşlik etti.

"BABA, NE DEMEK SINIFIM STARK TOWER'A GELİYOR?"

Üst kattan Peter'ın sesi duyulduğunda Harry ve Tony'nin kahkahası ikiye katlandı.

Harley de istemsizce gülmüştü.

Peter odaya elinde telefonuyla ışık hızında girdiğinde, üçünü de gülerken buldu. "Ne gülüyorsunuz ya?"