Goddess Of Liberty🗝️/Sasusaku Fanfiction [TAMAMLANDI]

Regard

Zaman acımasızdır derler.

Kimine göre doğrudur bu, zaman acımaz ve geçmişin tüm izlerini yıllarını alsa bile siler.

Zaman her şeyin ilacıdır derler.

Bu sadece kendini avutanların söyledikleri basit bir iyi dilektir.

Çünkü onlar da geçiremedikleri yaraların böyle kapanacağına inanırlar.

Ama umutlarının içlerinde bir yerlerde boşa olduğunu bilirler fakat o kadar korkaklardır ki bunu kendilerine kabul ettiremezler.

Sonra zamana yenik düşüp çürür giderler.

Sadece o zaman o yaralar gerçek anlamda kapanır.

Peki o yara senden sonra bile yaşayacak olan bir insansa...

Kapanır mı?

Yoksa o büyüdükçe açılmaya devam mı eder?

Yerel bir üne sahip olan geyşa o yarayı yıllar sonra alacak olan biri için fazlasıyla kasvetli bir şekilde kurallara uygun olarak dans ediyor, çay servis ediyor ve müşterilerle sohbet ediyordu.

Kaybedecek bir şeyi yoktu.

Zaten hiç olmamıştı.

Kendisini bildi bileli geyşa evinde yaşıyor ve eğitim alıyordu.

Bu onun kendisine sorulmadan kabullenilmesi istenilen hayatıydı.

İtirazı yoktu, zaten edemezdi de...

Karnı doyuyor, temiz bir yatakta uyuyor ve yıkanabiliyordu.

Bunlar onun için yeterdi.

Çay servisi yaptığı adam geyşanın bu kasvetinin ve duygudan yoksunluğunun sonuna kadar farkındaydı.

Bu duyguları iyi bilirdi.

Çünkü Amerika denen ülke ile savaşmak için böyle bir duygu durumuna ihtiyacı oluyordu insanın...

Kendi halkından öldürülenleri zorla izleyince artık kalbin yerinden sökülmüş gibi oluyordu.

Ve geriye hiçbir şey kalmıyordu.

Kral kimonusunun geniş kolunu dikkatlice katladı ve geyşanın çaydanlığı tutan eline uzanıp elinden aldı.

Kadın şaşırmıştı.

Yeşil gözleri istemeden de olsa krala dikilmişti.

Daha önce yaptığı işi onun için yapan biri hiç olmamıştı.

Gözleri ilerideki arkadaşına kaydı.

Sarı saçları ve kahve gözleriyle gerçekten çok güzel olduğunu düşündüğü bu kadın tek kelime etmeden yanındaki adama çay servisi yapıyordu.

Bakışları buluştu ama gözleriyle konuştukları şey her ne ise anlaşılmadı.

Kral, çaydanlığı nazikçe yan tarafa bıraktı ve huzursuzca içini çekti.

Tüm bu meselelerle uğraşmak artık ona yorucu geliyordu.

Evet, genç ve dinamik olabilirdi ancak Amerika'nın Japon krallığı üzerinde uyguladığı bu baskıcı politikadan kaçma yollarını düşünmek tüm enerjisini alıyordu.

Bütün bunlar yetmezmiş gibi meclis üyeleri onun artık bir Kraliçeye sahip olması gerektiğini dile getirip işini zorlaştırıyorlardı.

Kısa zaman içinde bir varise sahip olmak şarttı.