Aidan'ın temsiliydi ölümü simgeleyen kan. Kanla çevrili yüzünde saklıydı gerçekleri. Bu gerçekler ona ya ölümü verecekti ya yaşamı.
Artık savaş çanları çalınmış, yaşam ve ölüm arasındaki çizgi de ilerliyordu. Ya ölümün siyahlığını tadacaktı ya da ta...
Lütfen oy vermeyi vermeyi, yorum yapmayı unutmayın.
İyi okumalar.
BÖLÜM 7: "ESARETİN PRANGALARI"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Valens, kurt krallığı
Bakılsa gecenin karanlığında görünmeyen zifiri karanlık gözlerine, mühürlü olduğumdan beri o karanlığa çekildiğimi, gömüldüğümü hissettim. O an bu gözlere ait olduğumu ve bu gözlerin sonumu getireceğini mezarının başında anlamıştım.
Sonlar hep kötü yazılırdı. Bunu hep bildiğimden sıkıntılarla doluydu içim. Cesur diye anılan kral hep korkuyordu. Ama ölmekten değil de sonunun kötü olmasından korkuyordu. Hayatının tek bir anında bile mutlu olmamaktan korkuyordu.
İçimdeki büyüyen sıkıntı onun gözlerine bakınca dağılıp gitmişti aslında. Onun gözlerine bakınca ne kadar karanlık olsada benliğimin sevinçle el çırptığını hissetmiştim. Ne ara ona bu kadar bağlandığımı bilmiyordum ama bildiğim tek şey bu en sevdiğim bağlılık olduğuydu.
Ben bunları düşünürken Nixie, Aidan'ın bedenini mezar gibi olan çukurdan çıkarmaya çalıştığında eğilip ona yardım etmeye çalıştım. Bedenine değen pençelerim teninin sıcaklığını çoktan almıştı. Hâlâ kurt formumda olduğumdan zorlandığım için Nixie, Aidan'ın bedenini zorda olsa doğrulttu ve konuşmaya başladı. "Şimdi prenses Aidan seninle bir anlaşma yapacağız." dediklerinden sonra arkasını dönüp başını havaya kaldırarak yüzüme bakmaya başladı. Anlamsızca ona bakmaya başladım. Prensesi tanıdığını es geçerek zihnimden ona seslendim. Sesli söylemesemde soru işaretiyle doluydu sesim. "Anlaşma?"
"Abisi prens Adrian'ı bize vererecek bizde ona istediğini. Zaten seninde istediğin buydu. Onu tarafımıza çekmekti. William'a gerek kalmadan erkenden halletmeliyiz."
Albert, Nixie'nin sözlerine aldırış etmeden, düşüncelerimi dile getirerek "Onun prenses Aidan olduğunu nereden anladın? Burada prensesi tek gören bir tek benim sanıyordum." dedi.
Nixie, Albert'in takıldığı yere sinirlenerek "Vampir ve kurt koktuğuna göre peri prensessidir." dediğinde William son derece ciddiyetle Nixie'nin hatasını düzeltti. "Yalnız prensesim her vampir ve kurt vampir prensesi değil."
Prenses Aidan bu ama muhabbetti ve sessizliğini bozdu. Nixie'nin söylediklerinin üzerine donuk sesiyle "Ne anlaşması?" dedi. Nixie, "Şimdi seni uyandıracağım ve sen bize prens Adrian'ın nerede olduğunu bulacaksın. Bir tahminin var mı? Sonuçta kardeşisin."
