BÖLÜM VII. 🌪️

51 11 11
                                    

Yazar'dan.

Kanlar, cesetler, yaralar, karanlıklar, oyunlar... Hayatlarının en kötü zamanlarını geçirdikleri dönemde bile bu kadar köşeye sıkışmış hissetmemişlerdi.

-flashback-

"Bırak o silahı elinden Leyla."

"Bunu neden yapıyoruz Akif?"

"Kendimiz için."

"Kendimizi kurtarmak için masum insanların canını yakmamıza ne gerek var? Ben dayanamıyorum, midem bulanıyor bunlardan."

"Lütfen bebeğim, silahı bırak ve öyle konuşalım."

"Devam etmeyeceğim."

"Leyla, söz veriyorum düzelecek."

"Senden de, kendimden de, o diğer arkadaşlarından da nefret ediyorum, tiksiniyorum."

"Yapma."

"Hoşça kal."

Bir el silah sesi.

Yere düşen bir kadın cesedi.

Ahşapların üzerinde oluşan kan gölü.

Kesilen bir nefes.

Son bulan bir hayat.

Annesiz kalan bir erkek çocuk.

Karısını kaybeden, vicdansız bir adam.

Bütün bunların yanında buna şahit olan küçük bir kız çocuğu.

Henüz 5 yaşındayken başladı katlanılmaz hayatı. Daha gülemeden hayat canını yakmıştı. Görmemesi gereken şeyler görmüş, duymaması gereken şeyler duymuştu. Kimseye anlatamazdı; korkmuştu, korkutulmuştu.

"Söylemeyeceksin kimseye, duydun mu beni?"

Korkudan kafasını sallamaktan başka bir şey yapamamış, hıçkırıklarına engel olamamıştı.

Şakaklarına değen dudaklar 'güvendesin' diye fısıldasa da minicik bedeni tir tir titriyor, henüz olgunluğa ulaşamamış aklı güvende olmadığını biliyor, seziyordu.

Sustu. Yıllarca sustu. Susmaya devam ediyordu, edecekti. Ne pahasına olursa olsun bu sırrı güvenle saklamak zorundaydı. Bilmiyordu ki biri gelecek ve dudakları istemsizce aralanıp bu kelimeleri dökecekti.

-flashbakson-

Barbaros'tan.

"Yeter, ben çok sıkıldım. Ben çok yoruldum. Her gün bir ceset görmekten midem bulandı. Ben iyi değilim."

İsyan eden kişi Serena'ydı. Maral, Serena'nın sırtını sıvazlayıp sarıldı. Güzel dostlukları vardı.

"Bu insanlık dışı bir hareket artık abi. Adamın her parçası bir yere bırakılmış."

"Zülâl ve Barbaros, bir şeyler yapmayı düşünüyor musunuz?"

Zülâl benden hızlı davranıp, telsizini aldı. En yakın ekiplerin buraya gelmesi için küçük bir anons geçişinin ardından tekrar bize döndü.

"Siz dağılın, ben kalırım ekipler gelene kadar."

"Ya hâlâ buradalarsa?"

"Değillerdir. Kendi başının çaresine bakabilir."

GİRDAP.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin