Tesadüf
Bazen her şey istediğimiz gibi ilerlemez, hayat istediğimiz gibi ilerlemez, yol istediğimiz gibi gitmez. Olmayınca da olmuyordur,insan ne kadar çabalarsa çabalasın her şey istediği gibi ilerlemez.
Mesela benim istediklerim hiç bir zaman istediğim gibi olmadı, hep bir sorun, hep bir prüz çıktı, kendim oldurdum oldurduysam da. Mesela o bara gitmemeliydim, gittiysem bile içmemeliydim, ama artık her şey olmuştu, hiç bir şeye çare bulamamıştım. Savaşla karşılaşmamam gerekiyordu ama karşılaşmıştım. Savaşla birlikte olmamam gerekiyordu ama oldum. Bir daha karışma çıkmaz diye düşündüm ama çıkmıştı, bitmişti her şey, artık herkes her şeyi öğrenecekti."Kesin yemek yemedi, o yüzden bayıldı"
Leyla'nın sesini duyuyordum, ama ne kadar gözlerimi açmaya çabalasam da olmuyordu.
"Tansiyonu düşmüştür, sakin ol önce, ayılır şimdi"
Çağrının sesini duymuştum bu kez de. Hiç biri kabus değildi anlaşılan, ben kesinlikle bitmiştim. Burnuma gelen keskin kolonya kokusu ile yüzümü buruşturdum.
"Heh sonunda" yine Leyla'nın sesini duymamla daha çok yüzümü buruşturdum. Gözlerimi araladığımda tekrar bayılmak istedim, çünkü savaş kızgın yüz ifadesiyle yüzüme bakıyordu.
"iyi misin bebeğim"
Leyla'ya döndüğümde yüzünde telaş vardı. Korkmuştu her zaman ki gibi. Konuşamadım ama hemen başımı salladım.
"En son ne zaman yemek yedin Efsun?"
Hatırlamaya çalıştım ama olmuyordu, çünkü ben bugün sabahtan beri tek lokma yememiştim. Leyla bunu anladığında yine cırlamaya başladı.
"Ya sen beni delirticek misin, ulan ameliyat yaptın diye seviniyorsun bir de, ya ameliyatda düşüp bayılsaydın, kızım sen hiç mi akıllanmazsın ya"
Derince bir nefes aldım ve yattığım yerde doğruldum. nefesimi dışarı verirken konuştum.
"Sen benim ne zaman tok karnına ameliyata girdiğimi gördün"
Leyla'ya verdiğim cevap ile daha çok sinirlendi. Bu kıza kesinlikle herkesin içinde beni çocuk azarlar gibi azarlamamasını söylemem gerek.
"Gram akıllanmıyorsun var ya, senden adam olmaz kızım, bundan sonra seni evden çıkarken yatağa kelepçeleyeceğim"
Leyla'ya gözlerimi devirirken Çağrı'dan ve tanımadığım adamdan yuh sesleri yükseldi.
Onlara gözlerimi devirirken Savaş sadece kızgın yüzüyle bana bakıyordu."Yürüyün yemeğe gidiyoruz"
Bu kez konuşan Savaştı. Herkes ona bakarken o da tek tek bize baktı, en son gözleri bende oyalandı. Gözlerini benden çekti ve Leyla'ya döndü bu kez.
"Leyla hanım malum Efsun aç, önce bir yemek yiyelim yemekteyken de imzaları atarız. Hem bizde acıktık"
"Valla ben açım kardeşim, siz gelmeseniz bile ben Efsun'u alır giderim,hem Efsun'u ben çok sevmiştim, yemekteyken bana verdiği sözü de tutar hem"
Çağırı'nın bana dönüp konuşması ile herkes bize bakıyordu. Ben ona ne sözü verdim diye düşünürken aklıma hastane de Leyla ile yemek konusu geldi. Söz vermemiştim ama bu konuyu şu an açmak istemiyordum, ama Leyla'nın bakışları açtıracak gibiydi.
"Siz tanışıyor musunuz?"
"Tabikide tanışıyoruz"
Çağrı'nın artık susması gerekiyordu, sıkılmıştım bu durumdan gerçektende.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFSUN
Fantasyİki yabancı ikisi de birbirine zıt iki insan karşılaşırsa ne olur? Güzel tutkulu bir aşk mı,yoksa nefret mi?