0.3

159 17 6
                                    

Jimin'in Ağzından

"Yoongi, bir gelir misin?" çekinerek sorduğum soruyla birlikte Yoongi ayağa kalkıp yanıma geldi. "Evet?" Ne diyecektim, işte onu düşünmemiştim. İlk aklıma gelen şeyi söyledim. "Namjoon Hyung, sana bakmamızı istedi. Yani şey bakımından, iyi misin diye. Yanlış anlamadın umarım. Sadece sana bir şey olmasından korkmuş galib-" Cümlemi bozan şey bir kızın çığlığı oldu. "İmdat! Kaçın!"

Ben daha ne olduğunu anlamadan bileğime sarılan elle birlikte koşmaya başladık. Sonunda erkekler tuvaletinde bir kabine girdiğimizde Yoongi direkt kapıyı kapattı. "O ses de neydi öyl-" bu sefer sözümü bölen onun ağzıma kapanan eli oldu. Sanırım bu sessiz ol demekti.

Eliyle ağzımı kapattığından dolayı fazla yakındık ama o bunu fark etmedi. Sadece kapıya bakıyordu. Sonunda bana döndüğünde yakınlığımızı fark etmiş olacak ki geri çekildi. "Ortalık durulana kadar buradayız." Kafamla onu onayladım.

🥰

Jungkook

Gözlerimi açtığımda ilk gördüğüm şey pencerenin önünde, sırtı bana dönük olan adamdı. Biraz kendime geldikten sonra ayağa kalktım. İki sırayı birleştirip beni oraya yatırmıştı. Yanına doğru adımladığımda bana dönmedi. "Teşekkür ederim." dedim. Daha sonra devam ettim. "Ve özür dilerim." Ya şimdi ya da hiçti. Bu okulda kilitli kaldığımız zaman boyunca kaçamazdım. En kolayı özür dilemekti.

Sonunda bakışları bana döndü. "Bardaki olay için." diye açıkladım. "Önemli değil." dedi soğuk bir sesle. Önemliydi, biliyordum. Bir süre konuşmadık. "Ne zamandır baygınım?" diye sordum, konuyu değiştirerek. "Bir saat falan." Cevabının ardından onun gibi pencereden okulun bahçesine bakmaya başladım. Hava karardığı için pek bir şey gözükmüyordu. Üstelik kış mevsimi olduğu için hava erken kararıyordu.

"Adın ne?" diye sordum sonunda. "Taehyung."

"Ben de Jungkook."

"İsmin güzelmiş, Jungkook."

"Teşekkür ederim." dedim. Daha önce kimse böyle bir şey dememişti. "Artık sınıfa gidelim mi?" diye sordum.

"Bir süre buradayız." Kafamı sallayarak onayladım. Sonra yine sessizliğe büründük.

💀

Tahminimce bir saat geçmişti ve biz sınıfa dönmüştük. Benim düşündüğümün aksine herkes oldukça rahattı. Hatta bilek güreşi yapan bile vardı. Fazla rahatlardı.

Jimin hâlâ dönmemişti ve ona bir şey olmasından deli gibi korkuyordum. Tam sınıfın kapısından çıkacağım sırada Taehyung bana seslendi. "Nereye?" Sesindeki soğukluğun nedenini bilmiyordum. Belki de bardaki olay yüzündendi.

"Arkadaşım hâlâ gelmemiş, ona bakacağım." Aklıma kötü şeyler getirmemeye çalışıyordum ama çok zordu. Yanıma adımlayıp kapıyı açtı. "Ben de geliyorum " deyip önden yürümeye başladı.

"Gerek yok aslında, kendim bulurum." O ise beni umursamadı. "Nerede olabilir?" En son Yoongi'nin yanına gittiğini hatırlıyordum. Taehyung'u elinden tutup U dönüşü yaptım ve Yoongi'nin sınıfına doğru ilerledim.

Kendimle beraber onu da ilerletiyordum. Sonunda sınıfın önüne geldiğimizde ellerimizi fark edip elektrik çarpmışçasına elimi elinden çektim.

"Buraya gelmişti en son. Yoongi ile konuşacaktı." dedim. "Min Yoongi mi?" diye sordu. Evet anlamında kafamı salladım. Yüzünde bir gülümseme oluştu. "Yoongi işini iyi bilir. Jimin eğer onunla konuşmaya geldiyse ikisi birlikte güvendelerdir. Endişelenme." Yoongi'yi nereden tanıdığını deli gibi merak etsem de sustum. "Hadi sınıfa." Tam itiraz edecekken yine konuştu. "Yarım saat içinde gelmezlerse tekrar aramaya çıkarız." Sonunda kabul etmiştim.

Tekrar sınıfa döneli yaklaşık on dakika geçmişti ve sınıfın kapısı gürültüyle açıldı. İçeri Yoongi ve Jimin girdi. "Hemen kapının önüne bir şeyler koyun." Ne olduğunu anlamamıştım ama iyi şeyler olmadığı kesindi. "Hemen dedim." dedi, Yoongi bu sefer bağırarak.

Sonunda herkes kötü şeyler olduğunu anlamış olacak ki dediğini yapmaya başladılar. Ben de kalkıp öğretmen masasını kapıya itekledim. İşimiz bittiğinde bir çocuk konuştu. "Ne oluyor?"

"Okula da girmişler." dedi, nefes nefese Jimin. O sırada yanımda Yoongi yanımda duran Taehyung'u fark etmiş olacak ki "Lan," dedi. "Ne işin var burada?" Taehyung'un cevabı gecikmedi. "Malum buralara bakamazsın falan, buralara göz kulak olmaya geldim." Her zamanki soğuk tavrını takınmıştı.

İkisinin arasında kısa bir bakışma geçmiş sonra ikisinde kahkahayı basmışlardı. Daha sonra ellerini tokuşturmuş, sarılmışlardı. "Tamam, şimdi asıl meseleye gelelim." dedi Taehyung, bir anda ciddileşerek. "Nasıl girmişler içeri?" diye devam etti.

"O konuda bir bilgimiz yok. Gelirken bir zombinin kızın birini yediğini gördük." Jimin'e döndüm. Kendinde değil gibiydi. "Jimin," dedim onu omuzlarından sarsarak. Sonunda bana döndüğünde dolu olan gözlerini gördüm.

"Kendine gel." dedim. Sakin olması gerekiyordu. "Jimin!" diye bağırdım en sonunda. Bağırmamla birlikte ağlamaya başladı. Onu ensesinden tutup omzuna çektim. Gördüğü şeyler onu çok etkilemiş olmalıydı.

"Ben ölmek istemiyorum, Jungkook." Benim de gözlerim dolmuştu ama ağlamayacaktım. "Ölmeyeceksin aptal. Ölmene izin vermem." Bir süre daha ağlayıp sustu. Omzumdan çekildiğinde gözleri ve yanakları kıpkırmızıydı.

"Bu okuldan çıkmamız gerek." dedim aniden. Herkes bana döndü. "Saçmalıyorsun." dedi içlerinden biri. "Hayır, saçmalamıyorum. Burada kalarak hiçbir şey yapamayız. Hem yiyecekleriniz bize ne zamana kadar yeter? Peki, suyumuz? En azından dışarıda kaçacak yerimiz, yiyecek yemeğimiz var."

"Kaçmak kolay mı sanıyorsun?" dedi Taehyung. Sinirlenmişti ama ben sadece gerçekleri söylüyordum. "Kolay demedim, yapmalıyız dedim." İsminin Ae-Cha olduğunu bildiğim kız konuşmaya dahil oldu.

"Kaçtık diyelim, sonra?" dedi meraklı bir şekilde. "Yardım buluruz." dedim. "Eminim güvenli, korunan bölgeler vardır." Yoongi de bana katıldı. "Bugün oturup planımızı yapalım, yarın erkenden çıkarız." dedi.

"Kimse kabul etmedi." dedi içlerinden biri. "Zaten isteyenlerle gideceğiz." dedi, Yoongi. Daha sonra kimse konuşmadı. "Zombiler hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Bu birkaç zombi dizisi izlemekle aynı sey değil. Dışarda hayatta kalamayız." dedi Taehyung, sinirle. Sadece "Deneyip göreceğiz." demekle yetindim.

Burada daha fazla kalamazdık.

💌

Aman Allah'ım. Ben 3 gün boyunca her gün bölüm mü attım?! Başımıza taş yağmaz umarım. Nasıl olmuş bölüm beğendiniz mi?

Oy atıp yorum yaparsanız çok sevinirim. Hayalet okuyucu olmayın lütfen.

O zaman

Taekook'la kalın hoscakalinnnn aşk bahcelerim 😽😽


AMONG THE ZOMBİES/TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin