dördüncü bölüm

131 21 3
                                    

"Baba bak! Chae anneannem söz verdiği gibi Bitna'yı bağlamamış," YiWoo oturduğu koltukta sabırsızlanarak arabanın camını aşağı indirirken bahçedeki park yerine arabayı yerleştirdim. Ne zaman başımı çevirip sağ aynaya baksam Chanyeol'ü görüyorum diye oraya bakmadan park etmeye çalışmak epey bir zor olmuştu. YiWoo ikimizden önce arabadan inip bahçede kendisini bekleyen Bay ve Bayan Kim'in yanına gittiğinde emniyet kemerimi çözerken Chanyeol'e baktım. Oldukça kısa bir bakış atmak istemiştim ama göz göze gelmiştik.

"Şimdiden uyarayım Chanyeol, ikimiz de buraya işimizi yapmaya geldik. Ben oğlumun yanında değilken onun aklını karıştıracak bir şeyler söylersen eğer..." Cümlemi bitirmemi büyük bir arzuyla bekliyormuş gibi bakmaya başladığında duraksadım ve ne diyeceğimi düşündüm. Ne diyecektim gerçekten? Oğlumla benden izinsiz, gizlice konuşursa onu evden mi kovacaktım? Seve seve hakkımda tutanak tutup oğlumu saniyesinde benden alırdı. Doğru kelimeyi bulmaya çalışırken benden hızlı davrandı ve, "Ne olur?" diye sordu.

"Onu üzersin," dedim bakışlarımı gözlerinden çekip arkaya odaklarken. Koşup hemen Bitna'yı kucağına alan ve sevmeye başlayan oğluma. Onun üzülmesi benim bu sakinliğimi ortadan kaldırabilecek tek şeydi ve o zaman içimden çıkacak olan Baekhyun'u henüz kimse tanımıyordu. "Onu üzersen de ben seni üzerim Chanyeol."

"Benim işim çocukları üzmek değil, aileleri tarafından üzülen çocukları mutluluğa kavuşturmak." Benim oğluma ne kadar değer verdiğimi göremeyecek kadar nasıl bu kadar aptal olabilirdi aklım almıyordu. Her dakika bana ilgisiz, sevgisiz ve ahlaksız baba suçlamalarında bulunacaksa sabrımı çok yakın sürede kaybedeceğim kesindi. Sırayla arabadan indik ve bahçede bizi bekleyen büyüklerin yanına yürümeye başladık. Her bir adımda aklıma dolan düşünceler, sorularına ne cevap vermem gerektiği ile ilgiliydi ve biraz doğaçlama yapmaktan zarar gelmeyeceğini düşündüm.

"Chanyeol bak! Oy... Nasıl da tatlı!" YiWoo kucağında hareketlenen köpeğin başını öperken bana değil de Chanyeol'e seslenmesi ile yanımdaki bedene kısa bir bakış daha attım. Ne münasebet benden önce onun adını söylerdi ya?

"Merhaba Chae anne, Jae baba. Nasılsınız?" YiWoo elindeki köpeği Chanyeol'e doğru uzatıp direkt onunla iletişim kurduğunda ben de Minseok'un anne ve babasına selam verdim. Birbirimizi görmeyeli uzun zaman olduğu için kapıda da olsa muhabbet kesilmiyordu. Bizim orada kış tatili olmasına rağmen burada hava sıcaktı, sıcağı tekrar hissetmek güzeldi. Konuşma ne zaman dönüp dolaşıp Chanyeol'e gelecek diye beklerken ilk adımı atan Minseok'un babası olmuştu. "Bu bey kim, telefonda bir arkadaş demiştin ama-"

Chanyeol sorunun kendisine olduğunu anlayınca elini Jae'ye uzattı. "Merhaba. Ben Park Chanyeol, sosy-" Chanyeol kendisinin sosyal hizmetlerden geldiğini söylerse şayet burada bir dakika bile barınamayacağım için telaşla YiWoo'ya baktım. "Hayatım Bitna o kadar kucakta kalmayı sevmiyor. İçeri bıraksana. Hem sana kendi yastığını ve yerini gösterir belki."

Herkesin gözü bir anda Chanyeol'den çekilip benim kafa karıştıran hareketime döndüğünde gergince gülümsedim ve bir elimi kaldırıp Chanyeol'ün omzuna koydum. "Chanyeol, YiWoo'nun kreşteki sosyal etkinlik öğretmeniydi. Bu dönem bıraktı tabii. Biz öyle tanıştık işte." Bir elim omzunda dururken diğer elimi koluna götürüp doladım ve hafifçe başımı ona doğru yatırdım. Kendini geriye doğru çektiğinde gergince ellerimi kendime çektim. "YiWoo henüz babasını atlatamadı o yüzden de ilişkimizi öğrenmeye hazır olduğunu düşünmüyoruz." Ortamdaki gerginlik bir anda geçtiğinde ve yaşlılar bizi gürültülü sesler çıkararak tebrik ettiğinde derin bir nefes aldım. Chanyeol bu yalan yüzünden kesinlikle yalnız kaldığımızda canıma okuyacaktı.

"Siz de dikkatli olmaya çalışırsanız çok sevinirim, YiWoo öğrenirse gerçekten çok üzülür." Dudaklarımı büzerek konuştuğumda Chanyeol'ün rahatsız olmuş hareketlerini anlayabiliyordum. "İçeri mi geçsek yol çok yordu da bizi," dedim bir an önce ayrı ayrı odalara dağılabilmek için. İkisi hemen kapıya doğru yönelse de Chanyeol elini önüme doğru uzatıp durdurdu beni. "Deniz buradan çok güzel görünüyor. Birkaç dakika yürüyüp gelelim biz."

freefall | chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin