sabah uyandığımda başımda dikilmiş yedi adet insan beklemiyordum. bu odamın kartından onlara da vermeleri iyi olmadı. her an odamdalar. kaşlarımı çatarak üyelere baktım.
"ne dikiliyorsunuz başımda alacaklı gibi. çekilin başımdan. o kartı size vererek hata ettiler. bu ne ya? her an odamdasınız." dediğimde hepsi birbirlerine baktılar. ve bana bakıp sırıtmaya başladılar.
"neden sırıtıyorsunuz pişmiş kelleler. çıkın odamdan da hazırlanayım." dedim. kafalarını sallayıp çıktılar. odada işlerimi halledip üyelerin yanına gittim. beni gördükten sonra hepsi yemeğe başladı. insan bekler ya. neyse elimden geldiğince hızlı giderek yerime oturdum ve bende yemeye başladım. çok acıkmıştım o yüzden de birazcık fazla kaçırmış olabilirim. üyeler bana şok içinde bakıyorlardı. bende bu hallerine gülerek masadan kalktım.
"ayy çok komiksiniz şu an. neyse hadi kalkın da biraz dolanalım ben sıkıldım. alışveriş yapmam lazım. iki gün sonra fan buluşması var. kendime bir şeyler almam gerekiyor. kalkın bakalım. marş marş." dedim ve yürümeye başladım. üyelerin gelmediğini görünce onlara doğru döndüm ve bağırdım.
"hadisenize yaaa." dediğimde hepsi de bana umutsuz vakaymışım gibi baktılar.
"iyi ben tek giderim o zaman. sonra yine başıma bir şey gelsin. sonra da iyileşemeyim de bensiz kalın. o zaman sizi peşinden alışverişe sürükleyen bir kardeşiniz kalmaz." deyip yürümeye başladım. anında dibimde bittiler. arabaya bindik. bayağı bir mağaza gezdik. ve ben kendime bir ton şey almıştım. otele tekrar gelince yemek yedik ve odama geldik. ben sırayla üzerimde denedim. sonra da biraz sohbet ettik. bugün de yanımda HOSEOK abim kalacaktı. o da koltukta ki yerini aldı. bende kafamı yastığa koyduğum an uyuyakaldım.
