Oyun bitmişti 12 ye 10 biz kazanmıştık ve şaşırtıcı bir şekilde bu ailenin hepsi fazla iyi yakar top oynuyorlardı yaşlı ama hızlınin tam karşılığı buydu herhalde her neyse şuan hep beraber arka bahçedeki şöminenin etrafındaki koltuklarda oturuyorduk ve tabiikide bu sıcakta şömine yakmiyoduk tamam biraz sorunlarımız var ama şömine yakacak kadar da salak değildik çok şükür etrafıma baktığımda abim mert ve can bir şeyler konuşuyor mehmet bey ile öyku hanim taş kağıt makas konusunda tartışıyor mahkeme suratlı ikili ise abimlere dik dik bakıyordu ben ise hayatı sorguluyordum bir anda olaylar nasıl buraya gelmişti evinde şiddet gören ses çıkarmayan buraya gelmeden tacize uğrayan ve şuan da tanımadığım insanlarla aynı evde yaşadığım üstüne üstlük kaybolup bide kalp hastası olup bana rağmen burada gulebiliyordum iyi olmadığımı hissediyordum ama sadece saklıyordum geçiştirmeye çalışıyordum durduk yere dolan gözlerim düğümlenen boğazım dalıp giden gözlerim bunların belirtisiydi ağır geliyordu her şey ilk önce babam sandığım adam tarafından yıllarca şiddet görmüş annem sandığım kadın tarafından piskolojik şiddete ugramıştım daha sonra ise hatırlamak istemediğim iğrenç taciz olayı geliyordu daha sonra ise hayatımın gerçekleri hırsını alamamış babasının emirlerine boyun eğmek zorunda kalmış bir kadının intikam hırsından yaptıklarına kurban gidişim daha sonra ise geldigim yerde yine sevilmemem neden ben diye isyan etmiyodum ama neden sevilmediğimi düşünmüyor değildim ama bazen mutlu görünmek en iyi kaçış yoludu sanırım ve bende kacıyordum ama bir gün çok acı bir şekilde bunlarla yüzleşmek zorunda kalacağımın farkındaydim ama o günden ne kadar kaçabilirsem iyiydi yani sanırım.
Gözlerimin dolmasiyla hemen kendimi toparladım ve elimle yüzüme yelpaze yaptım daha sonra başımı yanımdaki abimin omzuna koydum abim hemen kolunu bana sardı ve kaldığı yerden konuşmasına devam etti bir süre sonra abim
"Saye güzelim biraz konuşalım mı seninle?" Dediğinde kaşlarımı çatıp abime baktım ne knusacaktık ki?
"Olur abi" dediğimde ayağa kalktı bende onunla birlikte kalktım ve beraber ön bahçedeki salıncağın oraya geçtik kocaman gözlerle abime baktım sallanmak istiyordum çünkü
"Tamam hadi otur otur da sallayayim seni" dediğinde ellerimi birbirine vurdum ve salıncağa oturdum çocuk gibiydim ama bunun suçlusu ben değildim bana çocukluğumu yaşatmayan annen ve babam sandığım o adamla kadındı abim arkamdan hafif hafif ittirmeye başlayınca yüzüme vuran rüzgarla gülümsedim sallanmayı seviyordum bir süre sessizlik oldu abimin ne diyeceğini bilmiyordum fakat nedensiz bir şekilde sormakta içimden gelmiyordu ama ne kadar istemesemde konusacaktik abim
"Gölgem" dediğinde sallanmaya devam eden salıncakta gülerek abime baktım
"Efendim abimm" dedim ama o benim aksime gülmüyordu
"İyi misin?" Sorduğu soruyla duraksadim yüzümdeki gülümseme gitmişti salıncak yavaslarken ayağımla salıncağı tamamen durdurdum ve yere bakmaya başladım iyi miydim? Bilmiyordum abime söylemek istiyormuydum? Bilmiyordum hiç bir şey Bilmiyordum ben kimdim ne yapıyordum hiç bir şeyin cevabını Bilmiyordum abim ağır adımlarla önüme geldi dizlerinin üstüne çöktü ve ellerimi tuttu
"İyi olmadığını görüyorum gölgem gözlerin sürekli dalıyor kalabalık ortamlarda muhabbetten uzak kaliyorsun hiç susmayan sen şimdi eskisi kadar konuşmuyorsun üstüne bu kadar olay yaşamışken bu kadar mutlu olman daha doğrusu öyle gözükmeye çalışman normal değil ben senin abinim seni en iyi ben tanırım hadi anlat güzelim ne düşündüğünü ne hissettiğini anlat bana?" Dediğinde gözlerim dolmuştu ne hissedeceğimi Bilmiyordum
"A-abi" devamını getiremeden hiçkirarak ağlamaya başladım abim hemen beni kolları arasına aldı ama sakinleşemiyordum ağır geliyordu bana ne hissedecegimi ne düşüneceğimi Bilmiyordum yorgun düşmüştüm yaşadığım hayattan ve iste bu da patlama noktam oluyordu sanırım ya da ben öyle sanıyordum ben düşüncelerime dalmışken abimin saçlarımdaki eli beni sakinleştirmeye başlamıştı yavaş yavaş hıçkırıklarim susmuş sonra göz yaşlarım şimdi ise sadece iç çekişlerim duyuluyordu abim beni kendinden uzaklaştırıp yüzümdeki saçlarımı çekti daha sonra ise yanaklarım daki gözyaşlarımı eliyle sildi bir süre daha sessizlik oldu aramızda sanırım benim anlatmamı bekliyordu ama bunu yaparkende beni zorlamak üzmek istemiyordu derin bir nefes alıp konusmaya başladım
"Ben ben ne hissedecgimi bilmiyorum abi ağır geliyor yaşadıklarım önce yıllardır annem babam sandığım adamdan şiddet piskolojik baskı görüyorum hiç bir suçum olmadığı halde çocukluğumu bile yaşayamadım hala deli gibi salıncağa binmek parka gitmek pamuk şeker yemek çizgi film izlemek istiyorum çocukluğumda kalan her şeyi yapmak istiyorum daha sonra sırtımdaki yara izleri daha yeni iyileşmeye başlamıs olan kaşım la dudağımdaki yaralardan kurtulmak istiyorum sadece yaralar değil aslında kurtulmak istediğim geçmişimin tüm kötü anılarından kurtulmak istiyorum o yaralar la beraber ben o adam yüzünden birinin bana vurmasından köpek gibi korkuyorum sevilmemekten korkuyorum benim için önemsiz biri bile olsa beni sevmeyen canımı yakıyor içimdeki çocuğu susturamiyorum ben abi daha sonra tacize uğradım ben bunun bile acısını doğru düzgün yaşayamazken hayatımın yalan olduğunu öğrendim bir intikam oyununa kurban giden masum bir çocuk olduğumu öğrendim sonra kendimi bir anda tanımadığım onca insanın yerin içinde buldum senden ayrılmak zorunda kaldım üstelik geldiğim bu yerdeki insanların iğrenç tavırlarıyla karşılaştım orospu oldum para avcısı oldum yalancı oldum ben gerçek anne babamı sevemedim geçmişim yüzünden abi bu kadar şey olmuşken nasıl davranacağımi bilmiyorum bana en mantıklı geleni yapıyorum ama iyi değilim ben abi" dediğimde çoktan tekrar ağlamaya başlamıştım bile ama bu sefer tek aglamiyordum çünkü abimde benimle birlikte ağlıyordu bu sefer yavaş yavaş salıncaktan indim ve abimin yanına yere oturdum sonra abimin arkasından ona sarıldım
"Özür dilerim gölgem özür dilerim sana iyi bir abi olamadım" Hayır kendini sucalyamazdi sonuçta onunda hiç bir şeyden haberi yoktu ayrıca bana destek veren tek kişiyken kendini suçlayamazdi
"Hayir abi kendini suçlama sen tam tersi çok iyi bir abisin hep yanımdasın teşekkür ederim abi" dediğimde abim bana döndü ve beni kollarının arasına alıp saçlarıma bir öpücük bıraktı hemen gözyaşlarımı silip ayaklandım
"Hadi hadi arka bahçeye gidelim diğerlerinin yanına" dediğimde o da ayaklandı
"Hadi gidelim bücür" dediğinde zıplayarak ensesine bir tane yapıştırmaya çalıştım yani çalıştım diyorum çünkü 150 ben 190 abime nasıl yetişsin mantıklı olmak lazım simdiArka bahçeye geldiğimizde az ileride olan oturduğumuz yere baktım keşke kör olsaydım bakmasaydim çünkü poyraz ve aren de gelmişti Allahim sen bana bolca sabır şu gerizekalilara da akıl ver amiiiiin ileriye doğru ilerledigimizde yerimize arenin ve poyrazin olduğunu farkettim mecbur onur ve barışın yanına oturacaktim tabi tane tekli koltuk boştu ama ben oraya otursam abim ile onuru kimse ayriamazdj biri karakola biri mezara yani anlayacağınız o yüzden hiç haz etmesemde onurun yanına oturdum herkes bir şeyler konuşuyordu ve benim ise yaşlılar gibi bu konuşmayı kafam kaldırmıyordu sanki zorla bizim eve misafirliğe gelen komşunun çocuğu gibi bitse de gitsek havasindaydim bir süre sonra sultan abla gelip yemek hazır dediğinde neredeyse halay çekecektim mutluluktan çünkü hem acıkmistım hem de bu sıkıcı ortamdan
kurtuluyordumYemeğimizi yemiştik abim ile mertte gitmişti ve ben ise dinlenmek istediğimi söylediğim için odama çıkmıştım ama aklımdaki düşünceler dinlanmeme izin vermiyordu bu gün abimle konustuklarim üstüne geldiğim den beri ki yani daha 3 gün yeni bitiyordu yarın 4.gundu her neyse uğradığım hakaretlerin ardı arkası kesilmiyordu evet deneyeceğim diye söz vermiştim ama sanırım yapamiyordum olmuyordu eğer sadece 3 gün de böyle ise diğer günler nasıl olur düşünmek bile istemiyordum bunları hak edecek bir şey yapmamıştım bir süre sonra kapım çalındı can olduğunu düşünüp
"Geeel" dedim ama gelen can değildi gelen elinde düşünmekten içmeyi unuttuğum kalp ilaçlarım ile barıştı birincisi ilaçlarım nasıl ondaydi ikincisi ise kalp hastası olduğumu biliyormuydu
"Neden geldin?" Dedigim de elindeki ilaçları işaret etti kafasıyla
"İyi bırakıp gidebilirsin" dediğimde
"Olmaz ilaclarini ben takip edecegim" dediğinde kaşlarımı cattim kim oluyordu da ilaçlarımı takip ediyordu o benim
"Yeter artık bırak şu ben doktorum zirvalarini olmuyorum ilacımı kendim içebilirim" dediğimde
"Bende meraklı değilim babam istedi" dediğinde ayağa kalktım ve onun elinden ilaçlarımı aldım
"Gerek yok doktorum var benim bunu mehmet beye de söyledim ama ise yaramadı galiba her neyse ben Mehmet beyle konuşurum şimdi çıkabilirsin" dediğimde arkasına bakmadan oda dan cikti isteğiyle yapmadığını ancak bu kadar belli edebilirdi ayrıca mehmet beyin bunu barışa söylemesi sinirlenmeme neden olmustu ama bunu yarın konusacaktim onunla ilaçlarımı içip yatağa girdim ve tek bir gece yanliz bırakmayan dusuncelerim ile uyumaya çalıştım...Selaaam ben geldim bölümler geç geliyor hatta neredeyse haftada bir atıyorum ama okulum yüzünden biraz yoğunum sizden özür diliyorum ama merak etmeyin bir şey olmadığı sürece bu kitabı bitirmeye kararlıyım neyse oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum görüşürüzzz 🏃♀️🏃♀️🏃♀️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ailem
General Fictionsaye'nin bir gün ailesi sandığı insanlar aslında gerçek ailesi değilse? ve gerçek ailesi onu almak istiyorsa? peki saye'nin bi ikizi kardeşi ve abileri varsa? abileri ikizi ve kardeşi ile saye anlaşabilecek mi? saye eski ailesinde neler yaşadı? saye...