11

160 39 27
                                    

iyi okumalarr

simdiye kadar butun ficlerimin en uzun bolumu😎

umarim begenirsiniz

diger ficlerime bakmayi da unutmayinnnn

~~~~

Yaşanan kısa yakınlık sonrası Hyunjin kendini hızla geri çekti. Bir amaçları vardı ve buna kesinlikle öpüşmek dahil değildi.

"İşe koyulsak iyi olur." sesinin çatlamasına engel olamadan konuşması Chan'ın gözünden kaçmadı. Çocuğun böyle bir yakınlık istemediği belliydi.

"Chan, bir amacımız var ve sen yine amaçtan sapıyorsun!"

Zihninde Hyunjin'in küskün sesini duyduğu sırada çocuğun yüzüne bakmıyor olsaydı bunu şimdi dediğini düşünebilirdi. Fakat bunun zihninde belirdiğini bildiğinden sesini çıkarmadan çocuğu onayladı.

Yavaşça en yakındaki rafa yöneldiğinde Hyunjin'in ondan uzak bir köşeden bakınmaya başladığını gördü. Zihninde beliren bu saçma görüntü ve sesleri anlayamıyordu. Hyunjin'in aksine o buraya yeni gelmemişti. Çocukluğu da dahil her anında buradaydı. Hatta çoğunlukla cehennemde... Bir çocuğun bulunmaması gereken bir yer olsa da çocukluktan eğitilen biriydi Chan. Dünyaya biriyle ilişki yaşayacak kadar uzun bir süre inmemişti. Bizzat melekler buna izin vermemişti. Chan'ın da babası gibi dünyadan ve cennetten uzak durması gerektiğini savunuyorlardı. Bir zamanlar en yakın arkadaşı olan Felix'i kandırarak ondan uzaklaşmasını sağladıklarını daha dün gibi hatırlıyordu.

"Bir daha oğlumun yakınına dahi yaklaşmayacaksın, duydun mu beni?!" Felix'in babası kendisini hiç de kibar olmayacak şekilde uyarırken bir köşede kendisine dolu gözlerle bakan arkadaşını hatırladı Chan. O günden sonra Felix asla Chan'a inanmamış ve onunla muhattap olamamıştı. Yalnızca Chan'ın kötü bir şeyler yaptığını gördüğünde onu azarlamak için yanına yaklaşmıştı.

Chan bu kadar yalnızlık içinde Minho, Jisung gibi dostlar edinmişti neyse ki. Herkes aksini düşünse de onlarla birlikte olduğu için çok şanslı hissediyordu.

Minho ve Jisung'la yakın oldukları zamanları düşündü Chan. İlk tanışmalarında fazlasıyla dalgındı. Hatta o zamanlar biraz fazla dalgındı. Hafızasından şüphe edip kendisine büyü yaparken bile yakalanmıştı. O zamanlar en büyük destekçisi Minho'ydu. Henüz bir tanımlanmayandı ve sürekli başını belaya sokuyordu. Chan'ın gizli saklı yaptıklarını görünce ona yardım etmişti. Zamanla Jisung'la Minho yakınlaştığından Chan Jisung'un yanlarına gelmesine müsaade etmişti. İtiraf etmesi zaman alsa da Jisung tahmin ettiğinden daha çok işe yaramıştı. Babaları ciddi anlamda yakındı ve Chan, babasının onu Yoongi'den sonra sağ kolu yapmak istediğini biliyordu. Şu anda da sağ koldan farksızdı ve hatta daha çok şey biliyordu.

Jisung, sorgulama gereği bile duymadan Chan ne öğrenmek istediyse onu bulmak için çabalamıştı. Şimdi fark ediyordu, o zamanlar babası bu büyü olaylarına çok kızmıştı. Normalde onun kuralları çiğnemesi asla umrunda olmazdı. Hatta eğlendiğini daha çok görürdü fakat o olayda babası da tamamen karşısındaydı.

Ne olduysa o zaman oldu, diye düşündü Chan. Birileri zihniyle oynamıştı ve Chan bu işte parmağı olan herkese hak ettiğini verecekti.

"Hyunjin, gidelim. Bugünlük bu kadar yeter." Chan düşünceli bir sesle mırıldandı ve çocuğu odasına bırakana kadar doğru düzgün konuşmadı.

~~~~

"Chan son zamanlarda garip davranıyor sanki, ne dersin?" Hyunjin yatağına uzanmış hazırlanan Jisung'u izlerken konuştu. Çocuğun onu aniden öpmesini de apar topar odasına götürmesini de anlamlandıramamıştı. Belli ki Jisung ve Chan'ın tanışıklığı da oldukça uzun bir zamana denk geliyordu. Jisung aynadan ona bakarken omuz silkti.

dance with the devil | hyunchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin