Her kese merahabaaalar.Yeni bölümle sizlerleyim.Öncelikle şunu söylemek istiyorum.Bölüm sonunda çok önemli bir duyurum olucak.Orayı okursanız sevinirim.Şimdi yeni bölüme başlayalım.
---
13.Bölüm-Çocukluk Anıları
"Sevgi gösterilmez,hiss etdirilir."
---
Çocukluğumdan bu yana hep bir şeylerden korkardım.İnsanlardan,hayvanlardan,arabalardan, gördüğüm ve göreceğim her şeyden.Çünki savunmasızdım.Tek başımaydım.Hep yapayalnız mücadele ederdim.Çünki etrafımda sırtımı dayayacağım kimse olmamışdı.Ne arkadaşlarım,ne de bir ailem vardı.Benim tek dostum kendimdi.Eziyet ettiğim bedenim,ruhum.Onlar benim kardeşim.Yol arkadaşımdı.Hani derler ya korkunun üzerine gidin.Korkuyla yaşayan ve büyüyen bir insan,kendinden başka kimsesi olmayan bir çocuk nasıl korkularıyla savaşa bilirdi ki?Nasıl?
"Baban mı?" diye sordu Sibel ve Rüzgar aynı anda.Yüz ifadelerinden şoka uğradıkları belliydi.Bir tek Ayaz şaşırmamışdı.Çünki olayı en iyi o biliyordu.
"Evet." dedim başımı yere eğerek.Yüzlerine bakamıyordum.O adamın kızı olmaktan nefret ediyordum.
"Utanma bizden." dedi Ayaz ciddi bir şekilde."Baban yüzünden kendini suçlama."Kafamı kaldırıp ona baktım,gözlerim dolmuşdu.Çekinerek kafamı onlara taraf çevirdim.Rüzgar'ın ayaklandığını ve bana doğru geldiğini gördüm.O sırada Ayaz'ın sesini duydum.
"Öhöm öhöm."Rüzgar aniden durdu."Her kesin sevgilisi kendine Rüzgarcığım." dedi ve ayağa kalkıb yanıma geçti."Ben yaparım." dedi ve bana sıkı sıkı sarıldı.Rüzgar'da yerine geri oturdu ve oda Sibel'e sarıldı.Az önce ağlayacak gibi olsamda o an gülüyordum.Ama biliyordum.Her şeyi bilmek istiyorlardı.Şu an belli etmeselerde merakdan patlıyorlardı eminim.Anlatmak istiyordum.Bu yükden kurtulmak istiyordum.Sarılmalar bitdiğinde her kes bana meraklı gözlerle baktı.Anlatmaya başladım.
"Babam bir doktordu.Daha doğrusu ben öyle biliyordum."
"Biz öyle biliyorduk." dedi Ayaz.Ona bakıb gülümsediğimde Rüzgar'ın sesini duydum.
"Bir dakika sen onun babasını nereden tanıyorsun?" dedi beyni error vermiş bir şekilde.
"Mahalledeki insanları muayene ediyordu.Onlardan biride Ayaz'ın babasıydı.Mahalledeki her kes onu çok severdi.Oda her kesi çok severdi.Benden başka."Gözlerim dolmuşdu.Yutkundum.
"Beni hiç sevmedi.Sabahları erkenden uyanırdım,ama kapım hep kilitli olurdu.Dışarı çıkamadığım için odamın penceresinden dışarıyı izlerdim.Oynayan ve gülen çocukları.Hep düşünürdüm.Acaba bir gün o çocuklar gibi ola bilirmiydim?Öğlene kadar beklerdim.Sonra bir kapı sesi duyardım.Elinde bir poşetle salına salına içeri girerdi.Poşeti masaya bırakıp kapımı açardı.Öğlenler uyanık olurdu bu yüzden pek kızmazdı bana.O pizzasını yerken bende bir köşede onu izlerdim.Bazen insafa gelip banada bir tane küçük pizza alırdı.O günler kendimi çok özel hiss ederdim.Öğlenler keyfi yerinde olduğunda dışarı çıkmak için izin isterdim.Evin önünden uzaklaşmamam şartıyla izin verirdi.Dışarı çıksamda çocuklar onlarla oynamama izin vermezdi. Ben de kaldırımda oturup onları izlerdim.Bir keresinde oynamaya çıkdığımda çocuklar beni dövmüşdü,bende ağlayarak eve geldiğimde bana doğru döndü."
"Niye döndün?"
"Çocuklar benimle oynamak istemiyor.Dışlanmaktansa,odamda otrurum daha iyi."
Uzun bir süre yüzüme baktı sonra önüne döndü ve konuşmaya başladı.
"Hazırlan.Gidiyoruz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimizden biri
Teen Fiction7 milyar insan arasından birinin hikayesi.Bu bir başlangıç hikayesi.