30.BÖLÜM Sorgu

5 2 6
                                    

İyi okumalarr oy verip yorum yapmayı unutmayınnn ✨✨💖

                                   🦋

Yazar'dan...

Yeji ve Yeonjun'un ifadelerini tamamlamaları üzerinden on dakika geçmişti. Yeonjun masum öğretmenini öldürdüğünden hâlâ bir ikilem içerisindeydi. Ölümünden beş dakika önce konuşmuşlardı. Bir tarafı konuşmalarından sonra bayıldığını düşünüyordu. Diğer yanı ise o kadını onun öldürdüğünü...

Yeji başını yerden kaldırıp etrafına bakındı Hyunjin'i hiçbir yerde göremiyordu. Onun içindeki ses de ayrı bir ikilem yaşıyordu. Kardeşini bulmalıydı, Yeonjun'u da yalnız bırakamazdı. İki farklı kişiydiler hayatları, yaşantıları, yaşanmışlıkları farklıydı ama ikisinin de yaşadığı ikilemler vardı bu işin içinden çıkmaları gerektiğini düşünüyor ama nasıl yapacaklarını dahi bilmiyorlardı.

4 polis memurunun kapıdan geldiğini gördükleri an ayağa kalktılar bu esnada Yeji Hyunjin'e onlarca mesaj atmıştı ama ikizi hiçbirine geri dönmüyordu.

"Gidelim mi? Sorgunuz uzun sürebilir. Reşit değilseniz karakolda ailelerimize haber verilecek." Yeji ayaklandığında Yeonjun'un dizine vurup kalkmasına yardım etti. Siren sesleri arasında polis arabasına bindikten sonra siyah bir poşetin içinde iki ambulans görevlisinin taşıdığı öğretmenlerini gördüler. Yeonjun gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. Gözlerinin önüne gelen o görüntüden kurtulamıyordu. Araba yavaşça hareket etmeye başladığında kenarda bekleyen arkadaşlarını gördüler. Endişeli bakışları herşeyi belli ediyordu.

Birkaç dakika sonra karakola vardıklarında ikisi de nefesini tutuyordu. Korktukları belliydi ama konuşamıyorlardı.

"Çocukların aileleri arandı mı? Sorgu için alacağım." Orta yaşlı adam oturan memurlardan biriyle konuşuyordu.

"Benim velime gerek yok reşitim zaten." Yeonjun büyük bir soğukkanlılıkla uzun süre sonra konuşmuştu.

"Tamam kızınkini arayın o zaman." Orta yaşlı adam Yeonjun'un özgüvenine şaşırmıştı.

"Hemen arıyorum komiserim." Memur emri onaylayıp işine devam etti.

"Takip edin beni gençler. Sorgu odası bu tarafta." Komiser önden yürümeye başladı. Sorgu odasına girdiklerinde Yeji kendini sandalyeye bırakıp kollarını bağladı. Yeonjun sakince oturmayı tercih etmişti.

"Başlayalım mı?" Yeji ve Yeonjun evet anlamında başını salladığında komiser diğer taraftaki memurlara işaret verdi.

"Olay saatinden önce öğretmeninizde veya okulda garip birşey fark ettiniz mi?" Komiser ilk soruyu yönelttiğinde Yeji Yeonjun'a kaçamak bir bakış attı.

"Hayır. Her şey normal seyrinde ilerliyordu. Bir ders önce konuşmuştum Taeyeon hoca ile sınıf başkanı olduğum için. Her şey yolunda gidiyordu." Yeonjun da başıyla onayladığında komiser not defterine birşeyler yazdı.

"Peki. Olay mahali herkesin girebildiği bir alan mıydı? Sadece belirli kişiler mi kullanabiliyor?"

"Yazılı soruları orada tutulduğu için bu hafta oraya öğrencilerin girmesi yasak." Daha fazla dikkat çekmemek için bu seferde soruyu Yeonjun cevaplamıştı. Memur art arda sorularını sıraladı. Uzun bir sorgunun ardından ikisi de serbest kalmıştı.

"Bitti ha?" Yeonjun gülerken sorgu sandalyesinden kalkmayı deniyordu.

"Bitti. Sonrası bize kalıyor." Yeonjun başıyla onayladı. Yeji önde yürümeye başladılar. Dışarı çıktıklarında kendilerini köşedeki banklara bıraktılar.

Yeji'den...

Bitmişti... Sorulan sorular bazen zor durumda bırakmıştı ama onu korumak zorundaydım. Hyunjin'i bir kez daha kaybetmek istemiyordum. Babam bizi başbaşa bırakmak için biraz ileride bekleyeceğini söyledi. Yeonjun omuzlarından bir yük kalkmış gibi nefes verdi. Ona doğru döndüm. Gözlerini kapattı.

"Teşekkürler." Kısık sesle konuştu. Yanaklarına doğru süzülen göz yaşlarını gördüm. İçimi parçalıyordu. Hislerim karışıyordu. Hyunjin'e yazmak için mesaj sayfasını açtığımda gelen arama ekranına baktım. Jisu arıyordu...

"Efendim Jisu." Merakından aramıştı. Birde Hyunjin'i yoklamak için... Bize gidiyordu. Hyunjin'e sürpriz olması için beni aramıştı. Ama yine de Hyunjin'e haber vermiştim.

"Ne zaman reşit oldun ailene haber vermeleri gerekiyorlardı yoksa."

"Biliyorum. Üç hafta önce 13 Eylül'de. Doğum günümü sevmediğimi biliyor çocuklar o yüzden kutlamadılar. Bir sene  ara verdiğim için bu sene reşit sayıldım. Hem ailem hiçbir zaman beni korumadı. Tüm dünyaları ablamdı." Gözlerinin içine baktım. Orada yatan sırları yavaş yavaş çözecektim. Bu şekilde iyileşebilirdi. Kendini güvende hissederdi.

"Niye bu aileler bu kadar kötü?"

"Öyle söyleme size çok değer veren bir baban var. Az önce ne kadar endişelendiğini gördün."

"Bilmiyorum babam çok iyi ama annem? Ölmeden önce bir kez dahi görmek istemedi. Hyunjin'e yaptıklarını saymıyorum bile. Travmaları yüzünden kaç kez onu kaybetmenin eşiğine geldim. Hâlâ da devam ediyor."

"Hyunjin zor bir tip evet. Anneni Hyunjin geldiğinde ondan öğrenmiştim hiç sözünü etmiyordun."

"Muhtemelen hepiniz için öyle oldu. Bir ara takılmaya başlamamız lazım galiba ikimiz de kitaplardaki haklarında çok az şey bilinen o karakterleriz."

"Evet. Yarın olur mu?"

"Yarın babamın bırakacağını sanmıyorum. Hyunjin'in terapistine gitmemi isteyecek muhtemelen. Ama yarın fırsat bulursam çocukları da alıp konuşmamız lazım fazla endişelilerdi anlatmamızı beklerler."

"Onu tamamen unutmuşum." Bir süre ikimiz de sessizliğe gömüldük.

"Prensesim sence bundan sonra neler olacak?"

"Ya bana prensesim deme ama. Daha yaratıcı olamıyor musun sen? O Hyunuma ve babama özel."

"Bunu devam ettirdiğimiz sürece dümdüz Yeji diyemezdim. Ona benziyorsun." Yeonjun'un kimi kastettiğini anlamamıştım.

"Kimi?"

"Ablamı. Nedenini daha sonra öğrenirsin zaten boşver orasını." Gözlerimin içine bakıyordu ve gitgide daha derine iniyordu. Bakışlarıyla öldürebilirdi beni.

"Neyse ya orasına sonra karar veririm." Utanıp arkasını döndü. Yüzümde ufak bir tebessüm oluşmuştu.

"Peki ben ne desem sana?"

"Jun? Çoğu kişi Yeon diyor zaten. Jun'u ablamdan başkası kullanmazdı. Şimdi de sen kullanmalısın bence."

"Tamam çok sevdim bunu." Elimi uzattım ve Jun ile beşlik çaktık.

"Kalkalım mı? Saat geç oluyor ve baban bekliyor. Hyunjin de merak etmiştir."

"İyi geceler Junnie." Sarılıp vedalaştıktan sonra babamın yanına doğru yürümeye başladım.

Serendipity Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin