Vazgeçmem

44 3 1
                                    

Şimdi ne yapacaktı, nereye gidecekti? Kesin kararlıydı ,ne olursa olsun Ros' u bulacaktı ama nasıl? Kasaba meydanına indi Davit. İlla ki bu korsanların bir izini bulacaktı.Güneyden geldiklerini biliyordu. Esnaf ile konuşup bilgi almaya çalıştı.Herkesin tek söylediği bu kadar büyük bir saldırıyı ancak reislerinin yapabileceğiydi. Kimdi bu reis? 

Babası ile konuştu, Ros'u bulacağını söyledi. Kahya olan babası ne kadar karşı çıksada Davit dinlemiyordu. Kont 'a haber vermek gerekiyordu. Davit odasına geçip hazırlanmaya başlamıştı. Davit'in gidiyor olması Bety 'de endişelendirmişti. Kahya ile kafa kafaya vermiş Davit i vazgeçirmenin yollarını arıyorlarken Kont eve gelmişti. Kahya bir umut belki gitmesine engel olur diye hemen koşup Kont'a durumu anlattı. "Boşuna uğraşıyor. Çoktan satmışlardır kızı, nerden bulacak?" dedi Kont. Davit odasından çıkıp Kontun geldiğini görünce karşısına geçip gideceğini söyledi. "Onu bulamazsın" dedi. Davit "Ben arayacağım , onun için mücadele edeceğim "dedi. Bu sözler karşısında şaşıran Kont "Rosaline 'i seviyor musun?" diye sordu. Tereddüt etmeden "Tüm kalbimle" dedi. Kont anlayışla başını olumlu anlamda sallayıp "Aşkının önünde duramam Davit, gidebilirsin bulursan kapım ikinize de her zaman açık ."dedi. Kapının ardından Carolin onları dinliyordu. İki gün önce esirlerden asil olanlar fidye karşılığında  bir filika ile Huelva kıyısına bırakılmıştı. Oğlu ile birlikte kurtulan Carolin , Rosaline 'yi bu malikanede tekrar görmek istemiyordu. Davit'in ona aşk olduğunu öğrenince hemen odaya daldı. "Senin için üzülüyorum Davit. Rosaline' nin köle olarak satılacağını size söylemiştim ama o korsan reisleri öncesinde onu kendi hizmetinde  kullandı. Eminim ki ondan faydalanmıştır. Bence artık senin aşkına layık değil. Boşuna kendini yorma istersen " dedi. Bu acı sözlere kulağını tıkayan Davit "Rosaline 'i bulacağım ve bunun için ne gerekiyorsa yapacağım "dedi ve eline küçük valizini alıp malikaneden ayrıldı.

David sahile geldiğinde kendisine bir filika buldu. Filikanın kaptanı ile konuşup anlaştı. Korsan reisi bulmak için Fas'a gidecekti. Bu filika Davit ile birlikte üç kişiyi daha güney kıyılara götürecekti.Diğer  Zor bir yolculuk başlıyordu. ***        

  Nizam artık emindi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

  Nizam artık emindi. Ziyad Ros'a aşık olmuş ama bunu henüz kendisi bile farketmemişti. Bu ispanyol kızı sahiplenmiş ama ona yaklaşmaya çekinmişti. Eve doğru gelen Nizam'ı gören Ros heyecanla ayağa kalktı "Ben hazırım ,gidiyor muyuz?"dedi. Nizam "Ne bu acelen Ros ,Safi kaçmıyor ya. Bekle geliyorum hemen "dedi. Eve gidip Nazire' den bir şal istedi. Ros'un yanına gelince şalı Ros'a uzatıp" Bunu başına örtmen gerek Ros" dedi. Şala bakan Ros "Neden ?"diye sorunca "Ziyad öyle istiyor "dedi Nizam. Hafif bir tebessüm ile şalı aldı Ros .Şaçlarını geriye atarak şalına büründü. Bu şal ile sanki Ziyad'ı yanında hissetmişti. Safi 'ye doğru yola koyuldular. ***

Ros , Nizam ile kumaş dükkanlarını gezerken bir dükkanın vitrini dikkatini çekti. Nizam Ros'u başka bir dükkana yönlendirmeye çalışırken Ros sanki bu dükkana doğru çekiliyordu. Vitrin özenle yerleştirilmiş  birbirinden güzel renklerde ve desenlerde kumaşlarla kaplanmıştı. Nizam 'ı da peşinden sürekleyen Ros dükkandan içeri girdi.Hemen kumaşlara yöneldi. Tezgah üstünde olan kumaşların birini alıp, birini bırakırken "Şunlara bak Nizam , hepsi çok güzel değil mi"dedi Ros. Nizam "ben kumaşın güzelinden  anlamam  Ziyad ister ben alırım. "dedi. Ros "bak bak, burdan alalım ne olur" derken Nizam kapıya yöneldi "Genelde buradan almayız ama madem sevdin al bakalım ben dışardayım" dedi. Kapıyı hızla açmasıyla göğsüne çarpıp düşen kızı gördü.

Kucağında kumaşlarla yere düştüğünde sert bir kayaya çarptığını zannetti İmran. "Önüne baksana be adam ,kör müsün ?" dedi. Düşen kumaşlar etrafa dağılmış ,İmran'ın özenerek katladığı kumaşlar açıkmış, dizi acımıştı.Kafasını kaldırıp uzun boyu ile karşısında asık suratlı duran adamı görünce sinirlenerek "Bu boyla yükseklere bakmaktan ,aşağıyı görmüyorsun, anlaşılan. "dedi.  "Sırık "diyerek sessizce söylenmeye devam etti ama  Nizam duymuştu. Karşısında durmadan konuşan bu kıza bakıp "Sen küçüksünde görünmüyorsun ufaklık ,bir de taşıyamadığın yükün altına girmişsin "dedi. Üzerini silkeleyip kalkan İmran tam ağzını açmış cevap verecekken kapıdan dükkanın sahibi Sidi Cemal girdi. "Ooo hoş gelmişsin Sidi Nizam "dedi. Etrafın dağınıklığını ve Nizam'ın asık suratını farkeden adam kölesi olan İmran'a ters bir bakış atıp "Yine tutamadın dilini ,değil mi? Siz kusuruna bakmayın . Biraz sivri dillidir. Çabuk  ortalığı topla İmran, seninle sonra hesaplaşacağım "dedi. İmran düşen kumaşları kaldırırken Ros ona yardım ediyordu. İmran tam dükkanın arkadaki odasına yönelmişti ki Ros onu durdurdu." Bu kumaşlar çok güzel vitrinde özenle dizilmiş sen mi yaptın? "dedi. İmran başını olumlu anlamda salladı. "Bana bu kumaşlardan lazım yardım eder misin "diye sordu. İmran tezgahın arkasına geçip Ros ile kumaşlara bakmaya başladı.

Nizam'ı ağarlamaya çalışan dükkan sahibi bir yandan da İmran için af diliyordu. "Densiz kız. Aklında ki hemen ağzında. Köle pazarından alalı çok olmadı. Kumaşlardan anlıyor ,eli işe yatkın dedim ama dili durmuyor. Siz hiç merak etmeyin Sidi ,ben onun dilini keserim."dedi. Nizam adamın tavrından huzursuz olmuştu. "Gerek yok ,bende farketmedim kızı"dedi. İmran bir yandan Ros ile konuşuyor bir yandan da acıyan dizini tutuyordu. Bunu fark eden Nizam ayağa kalkıp yanlarına gitti. "Seçtin mi Ros, bittiyse gidelim. " dedi bir yandan da İmran'ın katladığı kumaşlara dokunuyor dağıtıp duruyordu. İmran'ın sinirli bakışlarını gören Ros  Nizam'a dönerek "Ben kumaştan anlamam diyordun "dedi . Nizam  "anlarım anlarım "dedi bir yandan da İmran'a bakıyordu. Uzun koyu renk saçlarının çevrelediği yüzünde sinirli ifadesiyle Nizam'ı etkileyen bişeyler vardı. İri gözleri , esmer teni ve biçimli dudakları olan bu köle tezgahtar onu fena çarpmıştı.  Ros "Tamam şimdilik bu kadar. Umarım tekrar görüşürüz İmran "dedi , bu kızı sevmişti. " Sizi tekrar  bekleriz "dedi İmran da ,eğilip Ros'un kulağına "ama sadece sizi"dedi.

KUZEYDEN GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin