Ritüel

85 6 0
                                    

Günler sonra nihayet biraz uyuyabilmiştim. Sidi Ziyad ın yarasını diktim ve artık o iyileşen kadar hemşiresiydim. Yatağımı toparladım. Etrafa göz gezdirdim. Masası dağınıktı. Kıyafetleri her yerdeydi. Düzenlemeye başladım. Pencereyi açtım biraz temiz hava girsin içeri dedim. Uçsuz bucaksız denize baktım. Denizi seviyordum ama hiç kara görmeyince ürküyordum. Birden  kaptanı düşündüm. Kimsenin bana dokunmasına izin vermediği gibi beni herşeyden de koruyabilir miydi? Birden kamaraya gelmişti. Aklımdaki karşımdaydı. Pamsumanı değiştirelim dedim. Hem yaklaşmak hem de uzak durmak istiyordum. Bana tokat atan adamı pat diye odaya girdi. Onu sevmiyordum bakışları beni rahatsız ediyor tiksindiriyordu. Onun bakışları Sidi Ziyad ıda rahatsız etti ki kızmıştı seni gebertirim dediğini duydum. Demek beni korumayı istiyordu bu hoşuma gitmişti. Kamarada biraz dinlendikten sonra açık unuttuğum pencereden bir ses duydum. Bir insan şarkı söylüyordu. Bilmediğim bir dilde ilk defa duyuyordum. Şarkı bitince tayfalar ellerini yüzlerini yıkamaya başladı. Hepsi birbirinin aynı hareketleri yapıyorlardı. Sonra birinin önderliğinde iki uzun sıra oluşturdular. Önderleri ne yaparsa diğerleride yaptı. Ayin gibiydi. Sanırım dua ediyorlardı. Şu anda bende kilisede olup dua etmeyi isterdim. Kaptan Ziyad geri gelmişti. Beni pencerede görünce yanıma geldi. Ne yapıyorlar diye sordum Namaz kılıyorlar dedi. Sen niye yanlarında değilsin? Yaram iyileşinceye kadar sanırım kılamam yara kanarsa abdestim bozulur. Neyin bozulur? Abdestim dedi. O ne ki? Namaza başlamadan önce yapılan beden temizliği dedi. Şimdi anlamıştım. Elleri, yüzü, ağız ve kulakları, ayakları yıkamışlardı. Bu işlemin adı Abdestti. Bu dinimizin gereğidir dedi Ziyad. Bana biraz dininden bahsetti. Merakla dinliyordum. Şimdiye kadar İslam dini ve müslümanlığın sadece adını duymuştum ama o bana anlatıyordu. Anlattıkca hoşuma gidiyordu. Onun zalim tarafından başka bir yanını görmeye başladım. Bizi esir aldığı için ondan nefret ediyordum ama yarasına üzülüyordum,ateşlenirse diye endişeleniyordum. Ne zamandan beri onu bu kadar önemser olmuştum.                                               Güneş batmaya başlamıştı. Onlar ayinlerini günde 5 kez yapıyorlardı. Bu bir ritüel gibiydi. Ayine çağrının adı ezandı. Bu sesi duyduğumda içime huzur doluyordu. Kamarada sıkılmaya başladım. Acaba Carolin ve Jackson nasıllardı? Carolin benden kurtulmak istiyordu. Doğup büyüdüğüm Huelva yı bir daha görebilecek miydim? Betty, David beni özlerler miydi? Şimdi bizi arıyorlar mıdır? Bilmiyordum.

KUZEYDEN GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin