Bölüm 20

83 3 1
                                    

Rüyamda kendimi , sanal oyundaki tarihte bir yerde gördüm. Her yer yeşil ve sarıydı, sanki o ve ben gibi, ağaçlar çiçekler, şırıl şırıl akan bir dere ve karşımda o , her zamanki gibi yakışıklı ve etkileyici bir halde ela gözleriyle beni seyrediyor.Üzerinde siyah bir takım elbise var , elini bana doğru uzattı gel der gibi.Adım attım ona doğru ve bir adım daha , sonra birden etraf karardı ve sarı aşkım bana uzattığı eline silah alıp beni vurdu , tekrar beni vurdu.....

Nefes nefese kanepeden fırladığımda karşımda kırmızıyı gördüm,,,

_Rüya görüyordun , sanırım rüyanda o vardı

_kim

_sarı onun adını sayıklayıp durdun

Bir elinde kahve fincanı diğerinde kaşık vardı.Tek kaşını kaldırıp imalı sorusu beni kızdırmaya yetmişti.

_Sana ne , rüyalarımı damı satın aldın yoksa?

_Yüklü miktarda ödeme yapınca onları da almış olurum sanırım

Suratındaki o gülümsemeyi her gördüğümde sinirlerimin nasıl bozulduğunu tekrar hatırlattı, cevap vermedim.Her ne olursa olsun ona bir şekilde ihtiyacım vardı , ve onu kızdırmak istemiyordum.Kırmızıya hiç güvenmedim ama bu olayları idrak edene kadar , bilgiye ihtiyacım vardı.

Ayağa kalkıp pencereye doğru ilerledim, sabah ilk ışıklarını yavaşça belli etmeye başlamıştı, bir fincanda kendime kahve doldurdum ve kırmızıya sabah sorumu sordum.

_Peki bu gün ne yapacağız

_Bu gün ben işe gideceğim sende doğudaki arkadaşlarımın yanına,

_nasıl yani

_Sana araba ayarladım, doğu ya doğru yol al durman gereken yeri bulacaksın ve orda seni karşılarlar

_Bu tam bir saçmalık , benim kim olduğumu bile bilmiyorlar nasıl bulacaklar

Daha istediğim cevabı alamadan Kırmızı dışarıya çıktı ve arabasına binip kontağı çevirdi.Yanına koştum ve durması söyledim

_Burda oyalanma kaçak kız , seni bulurlar hemen yola çık çabuk

Kırmızının arkasından boş gözlerle baktım.Gitmem gerektiğini biliyordum ve kapının önündeki diğer arabaya atlayıp yola koyuldum.,

Dağ evinden uzaklaştıkça yollar iyice tenhalaşıyor ve korkum paniğe dönmeye başlıyordu, Bir gün boyunca sürdüm. Arabanın tekerleri artık yanık kokusu vermeye başlamıştı, bir saat sonrada motordan duman çıkmaya başladı.

Arabayı durdurup indiğimde , kırmızıya küfür edip bagırmaya başladım.Beni duyması için her şeyimi verirdim.

Orada durmamın faydası yoktu, etrafımda hiç bir şey yada tek bir yaşam beliritisi bile yoktu.Yürümeye başladım, ilerde asder in robotlarını gördüm ve arkama bakmadan koşmaya başladım...

Nefesim bitecekmiş gibi hissettim , kafamdan gözlerime akan ter damlaları görüşümü engelliyordu, bacaklarımda yanmaya başlamıştı.Arkamdan ikaz eden iki robotun sesi bana çok yaklaştıklarının belirtisiydi.

Bacaklarıma fırlattıkları ip bileklerime dolandı ve yere düştüm.Ayağa kalkmama fırsat vermeden beni yakaladılar ve sürüklemeye başladılar.

Artık göz yaşlarıma hakim olamıyordum ve durmadan ağlamaya başladım.Ölecektim bu sondu ve emindim.

Aşk-ı  MechurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin