O günden sonra ne aramalarına cevap vermiştim nede mesajlarına. Saçma sapan bir olayı kıskanmak ayrı bir konu, bunun için kalp kırmak neyin kafasıydı? Aradan 1 hafta geçmişti ve konuşmamıştık, bunu istememiştim. Oynanılan maça yedek olarak dahil olmuştu, bu onun büyük ihtimalle pek hoşuna gitmemişti. Farya'dan aslında kuzeni yani Altay ve Kerem'in arasının gayet iyi olduğu öğrenmiştim, nereden esmişti bu bilmiyorum. Şu an ne Altay'la Kerem nede Kerem'le ben arayı düzeltmiştik. Kerem'in zaten Altay'la pek işi olmamıştı, o ağzına geleni bana söylemişti zaten. Toplantının ardından kısa bir mola vermek amacıyla mutfağa inmiş kahveni beklemeye başlamıştım. Tezgaha yaslanmış bekliyorken telefonumun çalmasıyla elime aldım, Altay arıyordu? Fazla bekletmeden aramasına cevap vermiştim.
A- Ludmila?
L- Günaydın.
A- Gün benim için çoktan ayrı bile.
L- Diyorsun?
A- Sporcu insanın normal bir günü işte...
L- Doğru ya, sen kaleciydin değil mi?
A- En azından mevkimi biliyorsun, buna sevinmeli miyim?
L- Sanırım evet.
A- Peki o zaman sana bir teklifle gelsem?
L- Dinliyorum?
A- Akşama yeğenimin doğum günü var, sende gelmek ister misin? Projenin teslim tarihine az kaldığını biliyorum, ama bittiğinide biliyorum. Eğer bir işin yoksa tabii?
L- Güzel bir teklife yakışır bir cevap gelmeli, değil mi? İşim yok ve gelmek isterim. Yeğenin tam olarak kaç yaşında, cinsiyet versen? Hediyesiz gitmeyelim.
A- Aybars, yedi yaşına girecek.
L- Oldu, saat?
A- Sen 18.30 gibi hazır ol, bana konul atarsın?
L- Atarım.
A- O zaman akşama görüşürüz, antrenmana geçmem lazım.
L- Dikkatli ol, kolay gelsin!
A- Sende, görüşürüz.
L- Ne alınabilir o yaşta çocuğa? Şimdi okulu var ama oyuncakta alınabilir mi? Alınır canım, neden alınmasın? Ya alınmazsa, hayır rezil olamam. Önümdeki bilgisayarımla bir kaç saniyelik bakışmanın ardından Google'a girip " 7 yaş erkek çocuk hediye fikirleri" yazmıştım. Hiç yedi yaşında bir tanıdığım olmadığından bu yaptığımı gayet normal buluyordum. Kızım sen hasta mısın be?
...
L- Altay emin misin iyi göründüğüne, fazla mı spor duruyor? Ben elbise mi giyseydim ya şimdi yanlış anlaşılmasın ben genelde böyle giyiniyorum...
A- Eminim Ludmila? Dert etme, rahat ettiğin gibi gel hiçkimsenin senin kıyafetine müdahale etme gibi bir hakkı yok, ki benim ailem bunu pek takmaz zaten.
L- O zaman iyi, Altay?
A- Efendim?
L- Ben şimdi senin yeğenine yanlışlıkla oyuncak almış olabilirim ama yanlışlıkla?
A- Ne güzel işte?
L- Ona bebek aldım.
A- Bebek?
L- Evet bebek. Böyle düğmesi vardı tamam mı ağlıyordu, karnı doyunca susuyor altını falan alıyorsun. Hoşuma gitti çok Altay, aldım.
A- İnanılmaz ve unutulmaz bir hediye olacak buna emin ol.
L- Altay elbisede aldım bebek için...
A- Yaa?
L- Çok tatlı bir şey, ama gerçek değil...