☯¹¹

180 16 79
                                    

-Heeseung-


Flashback

"Kaçamazsın!" kollarımı beline sardım ve bu şekilde havaya kaldırarak diğer tarafa doğru döndürdüm onu.

Çığlıkla karışık bir kahkaha atmıştı. Islak saçları yüzüne yapışmış, üzerindeki kıyafetlerden damla damla sular damlıyordu. Elindeki su balonunu bize gülen Sunghoon'un kafasına atmıştı.

Bu ani hareketi ile bende onu bırakıp Niki'ye doğru koşmuştum. Yoksa Sunghoon beni de ıslatacaktı.

"Ya! Onu kullanmayacağız dedik! Su faturasını sana ödetirim Sunghoon!" Jay yeniden bağırmaya başlamıştı. Sürekli bağıran biriydi. Çünkü onu sinirlendirmek eğlenceli olduğundan, bunu yapmadan duramıyorduk. O da bunu şakasına yaptığımızı bildiğinden, bazen bize ayak uyduruyor, bazen ise gerçekten kızıp, bağırıyordu.

Cheonsa'nın Jay hayranlığı bu hafta başlamıştı. Diğerleri ile Cheonsa'yı tanıştırmanın iyi bir fikir olmadığını söylesem de, ne yazıkki Sunghoon beni dinlememiş, Niki'de Cheonsa'ya çekingenliğini bir süreliğine yenebilmesi için tavsiyeler vermişti.

"Kes! Seni de boğarım bu suda!" ~Sunghoon

"Cheon! Kaç!" ~Niki

"Şu kızı bir salın..." ~Jay

Sunghoon, Cheonsa'yı elindeki hortum ile kovalarken, bizde Jungwon ile yeni su balonları hazırlıyorduk.

Jungwon ile Cheonsa da iyi anlaşıyordu. Birbirleri ile sohbet etmeyi sevmişlerdi anlaşılan. Hatta onlara Jake ve Sunoo da katılıyordu.

Acaba Jay ve Niki'yi boğarsam...

"Niki-ya! Buraya gel!" yüzümdeki hoş olmayan gülümseme ile Niki'ye seslendim. O da Jake ve Sunoo ile olan sulu kavgasından vakit bulup hızlıca gelmişti.

"Efendim hyung?" ~Niki

"Diyorum ki... Şu su balonunu yutsana." yeni doldurup ağzını bağladığım su balonunu Niki'nin yüzünde patlattım ve Cheonsa'yı Sunghoon'dan kurtarmak için o tarafa doğru koştum. Bu aynı zamanda kendi canımı da kurtarmak içindi. Diğerleri gülse de, Niki bu durumdan memnun değildi.

Sunghoon'un elindeki hortumu yanından geçerken onun yüzüne çevirdim ve biraz daha hızlanarak Cheonsa'ya koşup sarıldım.

"Mola! Çok ıslandık!" ~Heeseung

"Oyun bozanlık yapma hyung! Kulağıma kadar kaçtı su!" ~Sunghoon

"Benim de burnumdan girdi! Çok kötü bir his! Genzim yanıyor!" ~Niki

"Gerçekten, mola veremez miyiz?" diye sordu, kollarımın arasındayken. Benimkine kıyasla küçük olan bedeni, kendi kalbini zor taşıyordu. Kalbinin atışlarını bu şekilde hissedebiliyordum. Çok hızlıydı, az sonra göğüs kafesi delinip, kalbi yerinden çıkıp kendi başına gidecek gibiydi.

Ağır bir alerjik astım hastasıydı. Her ay rutin kontrolleri vardı ve ilaçlarını düzenli yapmadığından, hastalığı yokmuş gibi davrandığından doktor hiç bir zaman olumlu bir şey söylemiyor, ilacın dozunu arttırıp gönderiyordu. Neredeyse her ay hastalığı ilerliyordu.

Şu an etraftaki nem yüzünden nefes alamıyordu ve çok koşmuştu. Havaların yeni ısınması ile de alerjiden dolayı bir kaç gündür nefesi sürekli tıkanıyor, polenlerden dolayı hapşurup duruyordu.

Ama gelin görün ki, hanımefendi ilaçlarını ilk hafta düzenli yaptıktan sonra 3-4 günde bir akıl edip yapardı.

Sunghoon ve Niki oflayarak bizi bırakmış, Jay ile uğraşmaya gitmişlerdi.

"Dur tahmin edeyim, ilaçlarını yapmıyorsun." ~Heeseung

"Anlaması zor değil... Sunghoon ne kadarını anlattı?" ~Cheonsa

"Sınıfta yüzüne parfüm şişesi boşalttıklarını, sen onlara her gün günaydın derken onların sana “yine mi sen”, “ölsen de kurtulsak”, “neden ölmedin” tarzı şeyler söylediklerini... Ve sen, iki aydır birlikte olmamıza rağmen ne hastalığından, ne de bu olaylardan bahsetmedin." ~Heeseung

"Çünkü düşünmek istemiyorum... Bu şekilde mutluyum. Onları yine aklıma getirdin, şimdi daha iyi misin? Senin yanındayken onları unutuyorum, kendimi güvende hissediyorum... Anlatmama gerek yoktu. Çünkü hiç olmamış gibiydi. Zaten diğer zorbalık mevzusunu biliyorsun... Benim bu kadar beceriksiz, insanlar tarafından kabul edilmeyen, ezik olarak görülen biri olduğumu bilmeni istemedim..." ~Cheonsa

"Ben senin ne kadar muhteşem olduğunu da biliyorum. İnsanlara, hayvanlara, herkese ve her şeye nasıl sevgi ile yaklaştığını da. En azından ezilen tarafsın. Ezen değil. Asıl ezen taraf olsaydın sıkıntı olurdu. Sen bunları birine yapar mıydın?" ~Heeseung

"Hayır, asla." ~Cheonsa

"İşte, bu seni muhteşem yapıyor." ~Heeseung

"Be-ben dinlendim!" hızlı ve ani hareketi ile kollarımın arasından çıkmış, diğerlerinin yanına koşarak gitmişti.

Sunghoon'un sağ tarafı bana dönüktü. Yüzü ise Niki'yi adeta banyo yaptıran Jay'e. Bu yüzden Cheonsa'da Sunghoon'un sol tarafına, benim göremediğim tarafa geçti ve Sunghoon'a o taraftan sıkıca sarıldı. Sunghoon'da kardeşine bakmadan, gözleri hâlâ Niki ve Jay'de iken, kardeşine karşılık verip sarıldı.

Ne yaptım da benden kaçtı ki?

Kötü bir şey mi söyledim?

Gözlerimi kırpıştırıp, onunla daha fazla nasıl yakınlaşacağımı düşünürken, bende o tarafa, farklı olarak Sunoo, Jake ve Jungwon'un yanına doğru ilerledim.

𝐎𝐧𝐞 𝐌𝐨𝐫𝐞 𝐓𝐢𝐦𝐞 - 이 희승 ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin