☯︎¹²

149 13 39
                                    

-Heeseung-

Flashback

"O zaman ona insanlık dersi ver! Bir daha da benim sevgilimin yanına yaklaşmasın!" o kadar sinirlenmiştim ki, bunu fırsat bilerek o kızı itmiştim. Şimdi de kavga çıkmıştı.

Anneleri Sunghoon ya da Cheonsa evde olmadığı için, beni markete giderken yakalamıştı. Ve benden bir kaç parça şey almamı rica etmişti. İlk bizim eve aldıklarımı bırakmıştım. Sonra da onların evlerine giderek, onlar için aldıklarımı bıraktım. Bunu fırsat bilerek, bugün Cheonsa'nın okul çıkışına gidip gidemeyeceğimi sordum. Annesi de, bu aralar iyi anlaştığımızı, Cheonsa'nın sürekli mutlu olduğunu, bu yüzden arada böyle küçük süprizler yaparak gitmemi söyledi.

Ama okul çıkışı cehennem gibiydi. Anlaşılan bugün Cheonsa'nın arkadaşları gelmemişti. Çünkü bir kaç kız Cheonsa'yı itmiş, yere düşürmüş, başında ona gülüyorlardı.

Herkesin bunu görüp, hiç bir şey yapmaması beni daha da sinirlendirmişti. Duruma el atınca, olaya kızlardan birinin sevgilisi de karışmıştı.

Ayırmalarını geçtim, kimse "aa, kavga var, izleyelim" diye durmamıştı bile. Okul dağılmıştı. Ve kavga daha da büyümüştü. Ama kavgayı durduran, Cheonsa olmuştu.

Onun ağlaması ile, hepimiz durmuştuk.

"Kesin artık!! Hepiniz boş beyinli, insan kılıklı canavarlarsınız!! Siz bundan anlıyorsunuz işte!! İnsan gibi oturup iki dakika konuşamıyorsunuz!! Ben size ne yaptım?! Hiç bir şey!! Ama siz, bunu o küçük beyinlerinize sokamıyorsunuz!! Keşke benim yaşadıklarımı yaşayıp, dayanamayıp ölseydiniz!!" ağlaması daha kötü olunca, onu daha fazla bu "canavarla" karşı karşıya bırakmamak için bileğinden tutarak hızlıca yürütmeye başladım.

Annem şimdiye evden çıkmış olmalıydı. Marketten onca şeyi aldırmasının sebebi, arladaşına gidip, onunla yemek yapacak olması ve akşam orada kalacak olmasıydı. Babam ve abim zaten evde değildi. Bu yüzden Cheonsa'yı hızlıca bizim eve götürdüm. Annesi merak edecekti tabii ki, o yüzden onun telefonundan aradım ve bilgisayardan oyun oynama bahanesi ile izin istedim. Tabii ki bunu yapmak çok zordu çünkü Cheonsa hiç durmadan ağlıyordu.

Eve geldiğimizde, onu karşıma oturttum ve ellerini tuttum.

"Lütfen, ağlama artık. Bundan nefret ediyorum. Güzel gözlerine yazık. Sana yazık. Özür dilerim... Kavgalardan hoşlanmadığını biliyorum. Çünkü seni korkutuyor... Ama dayanamadım. Sana zarar gelmesine izin veremezdim. Birisi buna dur demeliydi. Geç bile kaldım... Yeter. Ağlama. Bu beni üzüyor. Benim üzülmemi ister misin?" ~Heeseung

Kafasını kaldırıp, kırmızı gözleri ile bana baktı. Bir anda boynuma sarıldı. Bu şekilde ağlamasına izin verdim. Ne kadar ağlamamasını söylersem, o kadar onu üzmüş olurum, değil mi? Sonuçta, her şeyi içine atacak. İçinde kalmasındansa, benim yanımda ağlaması daha iyi.

Sunghoon ile bir plan yapıp, Cheonsa'nın bizde kalması için izin aldık. Babaları bu gece işteydi. Haftada bir gece de çalışırdı. Bu yüzden annesini ikna etmemiz yetmişti. Sunghoon'a ne olduğunu detaylıca anlatmamıştım, çünkü beni suçlayabilir ve Cheonsa'yı yanımdan alabilirdi.

Akşama doğru ağlayarak uyuyakaldı kollarımın arasında. Çok mu korkmuştu, yoksa içindeki her şeyi atmak mı istiyordu?

Bende ona sıkıca sarılıyordum. Bu şekilde uyusam, bir zarar gelmez diye düşündüm ve gözlerimi kapadım.

Bu his beni deli ediyor. Onunla ilgili ne olsa, kalbim çok hızlı atıyor, heyecan yapıyorum. Güzel bir his ama elimden gider diye korkuyorum. Bir şarkı vardı, bazı sözleri şu an o kadar anlamlı geliyor ki...

Tüm bunlar bir rüya gibi görünüyor / Kaybolmaya çalışma / Çok güzelsin ve ben bundan korktum / Eğer ellerini bırakırsam , uzaklara uçacaksın ve kırılacaksın diye / Korkuyorum , korkuyorum , korkuyorum, bundan Korkuyorum/ Zamanı durduracak mısın / Bu an bittiğinde / Sanki hiç yaşanmamış gibi / Korkuyorum , korkuyorum, seni kaybetmekten korkuyorum / Uzaktan izliyorum, eğer ellerimiz birbirine dokunursa , seni kaybedecek miyim? / Kalbim hala senin için parçalanıyor / Aşkım sonsuza dek sürecek

Keşke sonsuza dek mutluluğun ışığı altında, el ele dursak. Işık gözlerini aydınlatsa, yıldız gibi parlasa, kalplerimiz buluşsa...

𝐎𝐧𝐞 𝐌𝐨𝐫𝐞 𝐓𝐢𝐦𝐞 - 이 희승 ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin