Two Delta's & TaeggukV

Cehennemin ortasındaki melek

Önceki bölümleri okuduğunuza dikkat edin🥺💫
...

Jimin'in hafif çıkıklaşan karnını okşarken aklıma Taehyung'un söyledikleri geliyor, ve ben ise olduğum yerde utançla kıpırdanıp duruyordum. Çocuk için daha çok erkendi çünkü biz mühürlenmemiştik bile. Üstelik bu o kadar da kolay bir şey değildi.

Jimin'in elleri saçımı okşarken kulağımı alıcı bir merakla karnına koyarak gelen sesleri dinlemeye başladım. Fakat bebek daha minnacık olduğundan dolayı bana tepki vermiyordu. Bu yüzden dudaklarımı büzerek önümdeki hafif belirgin karına baktım.

"Jimin, bu ne zaman büyüyecek?"

Yanımda oturup Yoongi ve Victor ile sohbet eden Taehyung'un omzuna kafamı koyarken, Jimin de elini karnına atarak okşamaya o devam etmişti. "Daha şimdiden bir bebeğim var Tanrım."

Gülümseyerek bana bakarken yanağımdan acıtmayacak şekilde makas alarak tekrar önüne döndü. "Altı ay sürüyor hamilelik süreci. Biz Kurt adamların gelişimi oldukça hızlı. Bu yüzden altı ay sonra bebek doğmuş oluyor."

Şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırıp dururken yutkundum. "Senin kaç ayın var peki?"

"Benim daha beş ayım var." Taehyung'un yüzüklerle dolu elini avuçlarım arasına alarak her zaman ki gibi oynamaya başladım. "Umarım sağ salim doğar miniğiniz."

"Umarım meleğim, umarım."

Ben Taehyung'un parmağındaki lavantayla oynarken, o saçlarımı öpücükleriyle taçlandırarak kokumu içine çekiyordu. Parmak uçlarımla hafifçe lavantanın olduğu bölüme değerken yine aynı parıltıları saçarak sönmüştü. Kıkırdayarak aynı şekilde lavantayla oynamaya devam ettim.

"Çok sevdin galiba hm?"

Jimin'i zorla yanıma aldığım için diğer tarafıma geçemeyen Victor, Taehyung'un yanından bana seslendiğinde gülerek başımı saladım. "Çok eğlencelii."

Benim bu halimle ortamdaki herkes gülerken ben ise ruh eşi izimize sonunda salarak başımı Taehyung'un göğüs kaslarının olduğu yere gömdüm.
"Tete?" Dedim başım göğsüne abandığı için sesim boğuk çıkarken.

"Efendim güzelim?" Eğilip kulağıma fısıltısını bıraktığında yutkundum. Bu halinden hoşlandığımı bildiği için bu durumu sürekli yapıyordu.

"Eve gidince bana şarkı söyler misin?"

Gözlerimi yumarak başımı sert göğüse iyice sürttüm. Annem ve Babam teyzemler birlikte Sehun'un nişanlısı olan Hari'nin kasabasına ziyarete giderken ben tek kaldığım için ikizler herhangi bir tehlike karşısında önlem amaçlı beni yanlarına almışlardı.

"Soru mu bu? Tabii ki söylerim ay tanem. Sen iste yeter, sözün emirdir artık benim için."

Bu dediğiyle kıkırdayarak başımı kaldırdım ve burnunun ucundaki bene dudaklarımı bastırarak geri çekildim. Bu benden Victor da yoktu mesela, sadece Taehyung'da vardı ve bu onu daha da tatlı gösteriyordu gözüme.

"Sadece rica ettim Tete."

Alnımı öperek başımı boyun girintisine koymamı sağladı ve uzayan saçlarımla oynamaya başladı. "Olsun, bebeğime feda olsun."

Hitapları, beni can havliyle içten içe götürürken hızlanan kalp atışlarımın duyulma düşüncesi bedenimi alelade bir utanca sürüklüyordu. Bu yüzden ellerimle sıkıca boynuna sarılarak tekrardan gözlerimi yumdum. O da benim için rahatlatıcı feromonlar salgılamaya başlamıştı.

Çok geçmeden saçımda hissettiğim başka bir çift ellerle gülümseyerek iyice yaslandım olduğum yere.

Daha sonra ise sesler zihnimde gittikçe silikleşti, dünyam kayarak yıldızlara dönüştü. Uğultular çoğaldı kulaklarımda ve ben çok geçmeden güvenli yerimde uyuyakaldım.