Serkanın gözleri Edanın bulunduğu tarafa doğru dalıp gitmiştir Eda yandan bir sırıtışla onun bakışlarını farkeder sabahlığını koltuğa bırakıp yataktaki kendi tarafına oturur yanlar saçlarını omuzlarından savurarak.Serkanın gözleri o yatağa gelene kadar takip etmiştir yanı başına geldiğindede yutkunarak süzmüştür baştan sona Edayı.
Eda elini başına koyup onun gözlerine bakar noldu der gibi göz kırpar sırıtarak,ince askılı derin göğüs dekolteli geceliği incecik çatalını gözler önüne seriyor bu da Serkanı deli ediyordu.
Eda;
"Noldu sen bi daldın gittin?"Serkan bir derin nefes alarak arkasına yaslanır çünkü biraz daha Edaya bakmaya devam ederse kalp krizi geçirecekti.
Eda saçlarını okşayarak tebessümle onun yüzünün her bir çehresini seyreder öpücükler kondurur yanağına
Eda;
"Özledinmi sen beni hı?" diyerek öpmeye devam eder burnunu boynuna yaklaştırıp derin derin kokusunu içine çeker bir adam nasıl bu kadar mis gibi kokabilirdi diye düşünür üstelik gün boyu o kokusu hiç gitmiyorsa sanki kokusu bedeninde,boynunda kalıcıymış gibi çünkü bu kokunun başka bir açıklaması olamazdı Edaya göre.Serkan yüzünü onun yüzüne yaklaştırır ikisininde dudaklarının birbirlerine değmesine milim vardır Serkan dudaklarını dudaklarına yaklaştırarak konuşur içli içli özlem dolu.
Serkan;
"Acaba özlemediğim bir an bir saniye akşam ya da sabah varmıdır acaba acabaa" diyerek Edanın ensesinden saçlarını sever koynuna yaklaşırken, yanağından öper koklayarak omuzundan sarar.Edanın dudaklarının omuzlarında küçük küçük dokunuşlar bıraktığını hissediyordur gülerek bakar ona